.9.

360 47 13
                                    

30.09.11

Dayanamadım Malik,

Dayanamadım ve aldım albümünüzü. Ama inanır mısın aldığım günden beri gözümde yaş eksik olmuyor.

Albümün tamamını dinlemeyi planlıyordum ama Taken'da kaldım Malik. Çünkü beni anlattığını biliyordum Malik. Benden intikam aldığını.. Ama bilmediğin bir şey vardı Malik. Ben bunları hak etmemiştim Malik.

Eğer beni o gün dinleseydin. Konuşmama izin verseydin bu halde olmayacaktık Malik. Ama dinlemedin.

Bu sefer yazacağım. Sen okumasan bile ben yazacağım Malik.

Seni o soğukta dışarıda beklerken. Titreyerek beklerken Nick geldi yanıma ve senin gelemeyeceğini söyledi. Kızdım sana. Çünkü hiç haber vermemiştin bana. Beni bırakmayı teklif etti Nick. Hatta şöyle demişti lanet herif: "Burada biraz daha beklersen donacaksın. Hadi atla arabaya seni istediğin yere bırakayım."

Saf gibi inanarak bindim arabasına. Tek gitmek istediğim yer evdi. Tarif ettim. Hava kararmıştı. Kar daha da bastırmıştı ama arabası sıcaktı. Gidiyorduk. Ben ektiğin için kırılmıştım sana. Nereye gittiğimizin farkında değildim. Bilmediğim bir evin önünde durduk. Sesler geliyordu evden. "N-nereye geldik?" diye sordum endişeyle.

"Biraz eğlenip kafa dağıtacağız." dedi bana.

"Buna hiç gerek yok Nick. Evime gitmek istiyorum." dedim.

Ama ne yapıp edip kandırdı beni. Onun tilki gibi suratı vardı hatırlarsan. Ben de çok saf olduğum için girdim eve.

Parti vardı evde. Ter kokan bedenler, okuldan tanıdık birkaç yüz. İçki ikram ettiler. İçmeyecektim ama ısrarla, zorla içirdiler. Sonra uyuştuğumu hatırlıyorum. Kahkahalar eşliğinde birkaç kişi kolumdan tuttu. Bende bilincimi kaybetmiştim sanırım. Net hatırlamıyorum. Bir odaya taşıdılar beni. Kaç kişiydiler ki. 3 ya da 4, belki daha fazla. Biri pantolonumu çıkartıyordu, diğeri kazağımı. Üşüdüğümü ama bilinçsizce kahkaha attığımı hatırlıyorum. İç çamaşırlarımı yırtmışlardı. Sonra üstüme çıktı teki. Vücudumla birlikte beynim de uyuşmuştu sanki kontrol edemiyordum. Bir acı saplandı. Girmişti içime. Çığlık atmış mıydım acaba. Odada alkış sesleri vardı. İlki üstümden kalktı. Ama diğeri kaplamıştı vücudumu. Pantolonunu çoktan çıkarmıştı bu. Elleriyle göğsümü sıkıyordu. Çok korkunçtu Malik. Bilincim hem var hem yok gibiydi. Hem hatırlıyordum hem hatırlamıyordum. Üçüncüsü daha sertti. En serti oydu. Kalçamı kendine bastırıyordu. Bunda bağırdığımı hatırlıyorum. Ama kimse yardım etmiyordu. Sonra biri onu itti üstümden. Kurtuldum sanmıştım. Çok çabuk sevinmişim. Nick. Karşıma geçmiş fotoğrafımı çekiyordu. Sonra makineyi başkasına verip üstüme geçti. Acıyla gözlerim kararmıştı. Sonra kim çıkardı beni o cehennemden bilmiyorum. Sabah evimin önündeydim. Her yerim ağrıyordu. Morluklar, çürükler, şişlikler..

Annemler çok endişelenmiş. Beni öyle zombi gibi görünce ağladılar, kimin yaptığını sordular ama konuşamadım. Tek bir kelime bile edemedim.

İki hafta okula gitmedim. O iki haftada tüm fotoğraflar, videolar okulda yayılmıştı. O iki haftada 6 kilo vermiştim ben. Ve seni beklemiştim. Umutla bakmıştım kapıya. Sonunda gelmiştin. İki haftanın sonunda. Ellerin dolu gelmiştin hatta. Aldığım tüm hediyeler. Arkadaşlığımıza dair tüm özel şeyler. Odanın bir köşesine bunları koyarken şunu dedin "Tam sana çıkma teklifi edeceğim gün, bana görünüşünün altında ne olduğunu gösterdiğin için teşekkür ederim."

Arkandan koştum, dinle dedim, ama senin de beynin beni dinlemeyecek kadar yıkanmıştı.

Ve şimdi "Kim olduğunu sanıyorsun?" diye soruyorsun ya Malik. Ben tüm acılara rağmen ayakta duran kızım. Bu süreçte yanımda olmayıp sen kim olduğunu sanıyorsun Malik? Sence çok mu iyisin Malik? Sen kimsin Malik!

-Hâlâ ayakta sürünen kız.

~~~

Taken'ı dinleyin.

Letters for MalikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin