sanal üstü

"30 papel"

Ah o mükemmel cumartesi sabahına uyanmıştım nihayet. Bugünümün güzel geçiceğini umarak yatakta doğruldum ve ayaklarımı sarkıttım tam karşımda duran aynalı dolabımdan şişmiş gözlerimi görmemle bütün modumun düşmesi bir oldu. Cidden şu lanet sabaha bi kere dizilerdeki kadınların uyanışı gibi uyansam olmaz mıydı? Ayağa kalkıp yüzümü yıkadıktan sonra Steph'in odasına uyanmış mı diye bakmaya gidicektim ki tam o sıra ev kapısının açılmasıyla dikkatimi oraya verdim.

"EVETT! Mükemmel iç çamaşırı takımları aldım kızım görmen lazim"

"Tanrım Steph gene ne işler peşindesin"

"Bu akşam farklı fantezilerim var Dicle odama girme sakın"

Evet steph benim ev arkadaşım ve aynı zamanda çocukluk arkadaşım ama kendisi benden 5 yaş büyük o 24 yaşında bense 19, istediğim üniversite onunla aynı şehirde olduğundan onun evinde kalıyorum son bir yıldır.

Acıktığımı belirten karın guruldamamla mutfağa yönlendim ve kendime yapılabilcek en kolay kahvaltıyı hazırladım. Tabikide tost. Steph'in bu akşam ne yapçağını merak ediyorudum, tam bir hayat kadını kendisi ama neden bu sefer odasına kapandığını anlamadım genelde barlara gider yada baska adamların evine. Tostumu bitirip bulaşıklarımı makineye koyduktan sonra odama geri dönüp test çözmeye başladım, lanet olası sınavı geçen sene tutturamadım istediğim üniversiteye ondan bu sene tekrar giricem umarım bu sefer puanımı tutturabilirim yoksa babam beni yanına alıcaktı ve o evde kalmak en son istediğim şey. Kim ailesiyle yaşamak isterdi ki hemde en güzel yaşlarında.

İki üç saate yakın aralıksız test çözümümdem sonra beynimi hissetmicek kıvama gelmiştim ve buna en iyi çözüm sigara molasıydı tabikide.
Sigara pakedini ve çakmağımı alıp balkona çıktım, yanıma tabletimi alıp pinterestte gezerken saatin nasıl geçtiğini fark etmemişim. Hava kararmıştı ve sanırım Steph'in odama girme dediği zamana gelmiştik. Merak ediyordum ama girme dediği için patavatsızca odasına dalma fikrini kafamdan atmaya çalışıyordum.

Salonda oturmuş öylesine televizyonda dolanırken kapının çalmasıyla huysuzlanarak ayağa kalkıp kapıya doğru gittim. Kapıyı açtığımda yaklaşık 30 yaşlarında orta boylu bi adamı beklemiyordum şahsen. Gözlerine bakıp ona sorarcasına baktığımda

"İyi akşamlar ben Steph'in arkadasıyım kendisi evde mi acaba şuan?"

"Bir dakka çağırıyım bekleyin"

Adamın yüzüne kapıyı kapayıp Steph'in odasına gittim. Kapıyı çaldım ama cevap vermedi en sonunda sinirlenerek içeri daldığımda böyle bi mazarayla karşılaşmayı hiç bekmeiyordum.

"Tanrım Steph gene mi paranın peşindesin"

Şakasız karşısında duran bilgisayarın önünde twerk atıyordu. Kafayı yemiş olmalı bu kız.

"Dicle sana odama girme demiştim noldu?" dedi kızgınca.

"Aşağıda seni bekliyen bi adam var onun için gelmiştim sadece"

Steph kameraya dönüp çişim geldi bir dakka diyip gittiğinde arkamı döndüm ve kendimi kameranın açısında olduğumu fark etmemle bilgisayarandan gelen sesle şok oldum

" Veririm 30 papel soyunmana"