Tövbeler Olsun

The Terlik Boy

İsa'nın emriyle Musa'nın kavliyle cc Muhammeti Cebraile istioz

Olaylar üzerinden beş iftar geçti.

Tövbeliler oldukça gergin ve açtı. İmamın kardeşi Harry ve köyün dolandırıcısı Louis çok dikkat çekmişti şimdi herkes o ikisinin bir çeşit şarlatan ya da din düşmanı olduğunu düşünüyordu.

Şaka şaka.

Kimsenin götünde değillerdi.

Tüm köyün tek derdi iftara kadar nasıl bekleyecekleriydi.

Ya da nasıl iftarı bekliyor gibi görünecekleri.

Genel olarak başarılılardı aslında. Herkes işine gücüne devam ediyor ellerinden geldiğince zaman öldürüyordu ama pürüzler elbette olacaktı. Misal, geçen gün Bakkal Hüseyin, sizlere ömür, ambarda salam ekmek yerken yakalanınca regl olduğunu iddia edip linç yemişti. Ceza hükmünde, iftar yemeği yememek üzere camide gün boyu namaza mahkum edildi.

Ramazan şimdiden aksiyonluydu Tövbe köyü için. Ama daha durun yeni başlıyoruz!

İşler yeterince kızışmamış gibi bir de her namaz sonrası kaybolan terlikler cemaati çıldırtınca halk orucun da verdiği hararetle gidip mevzuyu imama izah ettiler. Louis elinden geleni yapsa da, Zayn artık köyde bir hırsız olduğunu biliyordu. Hırsızı bilirse dolandırıcıyı öğrenmesi de an meselesidir sonra alkol taciri Abidin ve haşhaş tarlası saklayan Memo bile bulunur. Zayn bunları öğrenirse Louis Harry ile evlenme şansını kaçırmakla kalmaz aynı zamanda hapse bile girebilir!

İmamdan gelen o müthiş iman power hepsini cezalandırmak için orada olacak sonuçta. Öylece duracak hali yoktu ya doğru jandarmaya gider şikayet ederdi kesin!

Her şey Niall'ın elindeydi artık, hırsız olduğu ortaya çıkmamalıydı! Bu işin sonunda yanma ihtimali en yüksek kişi Louis'ydi.

Çünkü o zırtoyla az iş yapmamıştı, üstüne komşulardı, ekstra olarak Niall'ın süt kardeşi Louis'nin kuzeninin kızının nişanlısıydı.

Genç adam başına vura vura Kürt Sılo'nun mekanından çıktı ve kuzeninin kızının nişanlısının süt kardeşinin evine yol aldı.

Bu sırada malum hoca elinde ince bir sopayla kardeşinin etrafında dönüyordu. "Tövbe estağfurullah, tövbe estağfurullah-"

Harry ise sadece somurtuyor, dinliyor "Yahu, cemaatin terlikleri nereye gidiyor ki?" bir yandan abisine elma soyuyordu. İftar henüz bitmişti ve Harry bulaşıkları yeni yıkamıştı.

Zayn bıçağın ucundaki dilimi alıp sinirle ısırdığında genç başını kaldırıp ona baktı. "Oturarak ye abi."

Hoca sopayla koltuktaki kardeşinin kafasına vurdu. "Sus." sopanın tek amacı arada bir Harry'nin kafasına vurmaktı. Kardeşinde her an kafire dönme potansiyeli vardı, dikkat etmeli, sıkı tedbirler almalıydı. Bir de onunla uğraşamazdı.

"Kalk namaz kıl."

Harry şaşkın şaşkın baktı, ağzında bir parça elma çiğniyordu. "Daha yeni kıldım." Eşarbı bile kafasındaydı amk. "Nafile kıl, ramazandır sevap." Zayn terlik konusundaki tüm stresini kardeşinden çıkartıyordu anlaşılan, Harry sinirle iç çekip kalktı.

Eteğini düzeltti, tabağı sehpaya sertçe bıraktı. Bu münafıklık işleri gittikçe can sıkıcı olmaya başlıyordu. Özellikle de Louis'e yaklaştıkça daralıyordu Harry. Özünde olduğu kişi gibi davranamamak çok zordu.

"Nereye?" Abisine dönüp kıpkırmızı bir suratla cevap verdi. "Camiye."

En azından orada Louis'i bulabilir.

Ümitsiz. Louis kesinlikle camide değil. "Başın dertte diyorum sana embesil."

Niall terliklerle dolu odada pembe olana sarılmış televizyon izliyordu. "Banne diyorum ben de."

Louis iç çekti. Bu işi halletmek zorundaydı, tövbeliler çok meraklıydı onlardan kurtulmaya. Louis yardım almalıydı. Yoksa heri ile evlenemezdi.

Tek seçenek ise köyün büyücüsü Tayyar Taylor gibi görünüyor.

Niall'ı huzurlu ve şapşal bir şekilde bırakıp evden çıktı. Sarı pipi başına ne bela aldığını bilmiyordu. Kasap Fikri terliklerini çalan şanssız ruh için infaz bıçağı almıştı bile.

Sağına soluna bakıp yavaşça köyün karanlık sokaklarına ilerledi. Akşam olduğu için, herkes karnını yeni doyurduğu için kimse Louis'e dikkat etmeyecekti.

Harry hariç.

Üzüntüyle eve dönerken Louis'nin neredeyse korkuyla duvar arkalarından bir yöne gittiğini görünce peşine düştü.

Plastik terlikleri ses çıkarmasın diye parmak uçlarındaydı. Louis'nin arka tarafını izlemek çok eğlenceli olduğu için etrafın iyice karanlıklaştığını evlerin boş ve yıkıklaştığını anlamamıştı. Hey maşallah diyordu içinden, kütür kütür göt.

Bunca yıllık pavyon yıldızıydı, her yerde dansöz vardı ama o böyle göt görmemişti Allah nimet kuran çarpsın.

Errkeğinin bir kapıdan geçtiğini gördü ve duraksadı. Burası neresiydi amk! Kaşlarını çattı. Kurt sesi falan duyuluyordu uzaktan. Titreyerek boş evlere baktı. Abisinin öğrettiği tüm duaları okumaya başladı ve Louis'nin girdiği eve yaklaştı. Pencere açık olduğu için bakması rahat olacaktı.

Yavaşça eşarbını yan bağladı ki rahat olsun, sonra da eteğini yere değmesin diye dizine kadar çekip yere çömdü ve yavaşça pencereye yükseldi.

NE

KADIN

İÇERİDE KADIN VAR!

Sarı saçlı bir kadın hem de, tüm tarih bilir ki sarı saçlılar yellozdur! Gözlerini kısıp Louis'nin endişeli yüzüne ve gıcık karının bilmiş bakışlarına baktı. Yoksa bu karı aşk kuşunu, helalini tehdit mi ediyordu ha!

Oda kazan ve cam şişe doluydu, heri geri zekalı salak değildi kadının ne olduğunu anladı tabii. O bir yamyamdı ve Louis onun yemeği olacaktı. Buna izin veremezdi. Louis sadece Harry'nin yemeği olabilirdi.

Yerden taşı aldı. Ayağa kalktı, bir şeyler karıştıran kadının elindeki şişeye o taşı attı.

Taş sen şişeyi kır, iksir sen gel dökül Tayyarın üstüne cam da Louis'nin parmak arası terliğinden ayağına düşmesin mi?

Tayyar birden yere yığıldı, Louis çığlık attı Harry de çığlık attı. Liam da çığlık attı.

İkisi önce birbirine şaşkın şaşkın baksa da sonra öteki pencereden içeri bakan Liam'a dönüp tekrar bağırdı.

"Liam!" Aynı anda.

"Efendim?" Az önce çığlık atan o değil gibi takkesini düzelterek yerdeki kadına sakince bakıyordu. Louis ve Harry de aynı şeyi yaptı.

"Tayyar!" Mavi gözlü adam yere oturup bir aylık uykuya dalan kadına çaresizce baktı. Niall'ın Terlik çalışını durdurmak için uyku iksiri almaya gelmişti ve şimdi tek uyuyan uyumaması gereken kurtarıcısıydı.

Harry pencereden içeri hemen atlayıp anaç bir edayla gerindi ve Louis'nin kolundan tutup onu kaldırdıktan sonra adamı omzuna alıp kapıya tekme attı ve eteğini tutarak karanlıkta koşmaya başladı.

"BU YAMYAMDAN UZAK DUR LUE SENİ YİCEK!"

"Tayyar hıığ!" Louis elini geride kalan kulube ve umutlarına doğru uzattı ama aldığı tek dönüş Liam'ın el sallaması oldu.

Medya fav şarkm