Attack On Titan | Reactions, Oneshots & Textings

- Tepki 02 -

Tepki

Bulunacak karakterler:
- Eren
- Mikasa
- Armin
- Levi
- Jean
- Pieck
- Porco
- Zeke

Eren
Görevden yeni dönmüştünüz, çoğu kişi ölümden dönmüştü veya hayatlarına veda etmişlerdi. Hayatını kaybeden kişi bir titanın ağzında değil, senin avuçlarının içinde kaybetmişti kanlı kafasıyla. Bu kişinin adı Armin idi. Altın rengi saçlarının parlaklığı sönmüştü, kopardığın kellesi koyu kırmızı kan ile boğulmuştu. Göz kapakları açık, senin sırıtmış suratını seyrediyordu. Yüzündeki ifade, her zaman neşeli gözüken ifadesini ezip geçmişti. Onu sen öldürmüştün. Eren'in görevden sonra sana soracağı birçok şey vardı. Bunun için de heyecanlıydı, sorularının cevaplarını sadece sende bulabilirdi. Yanına vardığında, gülümseyen eğik kafasını henüz yerden kaldırmamıştı. "Sana sormak istediğim bir şey var, Y/N. İlk olarak-" Sorusunu soracağı sırada kafasını kaldırmıştı. İşte o an, kimse onun içindeki hissini tahmin edemezdi. Ne Armin'in ölümüne, ne senin Armin'i öldürüp sırıttığına, bir an ona şaka gibi gelmişti. Şokunu henüz atlatamamıştı. Gözlerinden süzülen birkaç yaş ile kendine geldiğinde, elini ağzına doğru yaklaştırdı. "SENİ LANET OLASI!" Elini sertçe dişlerinin arasında kanattığında büyük bir patlama oluşmuştu bulunduğun yerde. Patlamanın etkisiyle havaya uçan bedenini Eren yakalamış, iki elleriyle vücuduna parçalara ayırıp, ardından kelleni koparmıştı dişleriyle. O günden sonra da, Eren, Eren değildi.

Eren S4 koymak isterdim fakat aklıma hiçbir şey gelmedi. Muhtemelen o da titana dönüşüp öldürürdü tereddüt etmeden ve gözyaşı dökmeden. O günden sonra da hiçbir şey belli etmezdi.

Mikasa
Eren'in kellesi senin ellerinin arasındaydı. Mikasa, bir an artık yaşamanın bir anlamı olmayacağını düşündü fakat Eren'in intikamını almadan ölmeyecekti. O, Eren ve Armin'den sonra sana değer veriyordu. Sen o değeri görememiştin. Vakit kaybetmeden üzerine doğru koştu, acı çığlıklarını hissetmemek mümkün değildi. Kılıcını boynuna saplayacağı sırada kolunla tutmuştun fakat fazla sert vurduğu için bir faydası olmamıştı. Kolundan es geçerek kelleni omuzlarının üzerinden ayırmıştı. Fakat seni öldürdükten sonra, Eren için bir gözyaşı bile dökmemişti. Acısını içinde saklıyordu. "Eren, sorumluluğu benim almamam gerekiyordu.. özür dilerim."

Armin
Bir elinde Mikasa'nın kellesi ve sırıtan sen. Şoka uğramıştı adeta. İlk düşündüğü şey Eren'e bunu nasıl anlatacağı bile değildi. Hiçbir şey yapamadı sana karşı, yere çöküp gözyaşlarına boğulana kadar. Senin nasıl bir hain olacağın onun aklının ucundan bile geçmemişti. Bir şokun üzerine bir şok daha gelmişti. Şu anda kafasından gelip geçen şeyler darmadağındı.

Levi
Hange'yi öldürmeye cürret etmiştin. Levi'nin seni dilim dilim doğrayacağını biliyordun ve bunu göze almıştın. Hange, Levi ve sen. Arkadaşlığınız kelimelere sığmayacak kadar güzeldi. Bunu mahveden sendin. Görevden sonra Levi, Hange ve seni görmeye gelmişti. Seni o hâlde görünce, tereddüt bile etmeden düşündüğün gibi seni dilimlere ayırmıştı keskin kılıçlarıyla. Ardından, bir senin yarattığın, bir de onun yarattığı cesetlere bakarak sessizce ağlamıştı. Hange bunu sana yapmış olsaydı, Levi onu da parçalara ayırırdı. Üçünüzün arasında güçlü bir bağ vardı. Sen ise bunu görmek istemiyordun, göremeyecek kadar kördün. Bu manzara ona bir şeyi hatırlatmıştı. Fakat iki cesedi öldüren kişi, anormal bir dev değildi...

Jean
O, sadece yemek tıkınmakla geçen masum en iyi kız arkadaşını nasıl veya neden öldüreceğine inanamadı. Dehşet ile iki kanlı bedene bakıyordu. Sana ve Sasha'ya. Sırıtışını duyabiliyordu. Elindeki parçalara ayrılmış olan kılıcı elinde iyice konumlandırdı ve sıktı. Elleri titriyordu. Sasha'yı kaybetmişti senin ellerinde, sen de onun için değerliydin. Bir arkadaşını daha kaybetmek istemiyordu fakat hâlâ bunun senin yapmış olmana inanamıyordu. Seni öldürmemesi için senden mantıklı bir sebep duymak istiyordu, çok istiyordu. "Lütfen, bunu sen yapmadın. Başkası yaptı." Yanına yaklaşarak yakandan tuttu ve kendi çekti. "Sen yapmış olamazsın! Sen yaptıysan da yalan söyle! Git suçu başkasına at!" Jean ağlayamıyordu, yüz ifadesinden anlaşılıyordu her şey. Hiçbir cevap vermediğinde öylece bakıştınız birkaç saniyeliğine. Sana vurmak istemiyordu. Yakandan sertçe bırakıp odadan hızla çıktı. İntikamını almamıştı, daha doğrusu alamamıştı ve bu ona gelecekte büyük bir pişmanlık katacaktı.

Pieck
Gabi. Küçük bir çocuğun kellesi kucağındaydı. Pieck ise titan formunda karşındaydı. O çok fazla zaman kaybeden birisi değildi. Küçük çaplı bir şok geçirmişti ve sadece saniyeler içinde küçük bir çocuğun canını nasıl alabilmeni kurcalamıştı. Pek uzun sürmemişti. Titan hâliyle koca ağzını açarak sertçe senin bedenini parçalamıştı. Senin ve Gabi'nin ölümünden sonra da, kendisini bir süre kaybetmişti. Fakat en uzun sürede kendine gelmişti. Yine de ikinizin manzarasını aklından çıkartamıyordu. O da seni öldürmek istemezdi.

Porco
Önce seni zindana kilitleyip işkenceler yaptırmıştı. Senin o küflükte acı çekmeni istiyordu. Kısa süre içerisinde de senin dayanamadığına emin olarak, istemeye istemeye kardeşi Marcel'ın intikamını almıştı. Üçünüz her ne kadar yakın olsanız da, Marcel senden değerli olamazdı onun için.

Zeke
Porco'nun yaptığı gibi, seni sadece zindanda kilitlemişti. Yemek veya su bile vermeyerek öylece ölmeni seyretmişti. Arada bir ziyarete geliyor, seninle konuşuyordu. Reiner'ı nasıl öldürdün bilmiyordu fakat önemi yoktu. Haftalar geçmişti ve sen hayatını kaybetmiştin.

En çok kimin tepkisini beğendiniz? Yorumlarınızı bekliyorum.

Sonraki tepkiyi de buraya yazabilirsiniz. Şuna benzer tepkileri çok fazla yapmayacağım, haberiniz ola. Biraz da eğlendirelim karakterleri.

Birkaçının tepkileri biraz abartıya kaçmış olabilir fakat aklıma bir şey gelmedi. Eleştirebilirsiniz bu arada, hatalarımı düzeltirim. O yüzden kesinlikle kitabı eleştirmenize karşı değilim.

Ha bu arada, vereceğiniz tepkinin aşağısına istediğiniz karakterleri de yazın.

Yazım hatalarını da görmezden gelin şimdilik, gece olduğu için uyumam gerekiyor. Sabah belki düzeltirim.

Esenlikli günler.