Attack On Titan | Reactions, Oneshots & Textings

Karakter Eleştirileri | pt. 1

Bu bölüm bayağı uzun olacak gibi çünkü birinci sezondan tut, dördüncü sezondaki karakterlerin hepsini eleştireceğim. Bazılarına ağır, bazılarına değil.

Şimdiden söylüyorum, bunların hepsi benim düşüncelerimdir. Zaten kitaba bin yorum atacak okuyuculara sahip değilim, o yüzden bunu okuyanlar benimle aynı fikirde değilseler, tek istediğim yorumlarda kaba davranmamanız.

SPOİ İÇERİYOR.

Karakterler
- Eren
- Mikasa
- Armin
- Jean
- Connie
- Sasha
- Levi
- Erwin
- Hange
- Mike
- Annie
- Reiner
- Bertholdt
- Porco
- Marcel
- Pieck
- Zeke
- Falco
- Gabi
- Zofia
- Udo
- Levi Takımı
- Keith Shadis
- Carla
- Grisha
- Kenny
- Caven
- Niccolo
- Hannes
- Floch
- Marco
- Yelena
- Hitch
- Ymir
- Historia
- Marco
- İsabel
- Farlan
- Rico

42 tane çıktı, normalde daha fazla var ama ben sadece hakkında konuşmak istediklerimi koydum.

Eren
İlk önce bunu demek istiyorum. Birinci, ikinci ve üçüncü sezondaki Eren'i çok özledim ulan.

Ve ben Anime'ye başladığımda ana karakterin Eren olduğunu yeni keşfetmiştim. Sinirli davranışları, kendisi birinci sezonda bana pek çekici gelmiyordu ama aynı şeyi dördüncü sezon için söylemeyeceğim.

Ölümünün Mikasa'nın ellerinden olması beni pek şaşırtmamıştı. Olur yani öyle şeyler. Şu tür sonlarla çok karşılaştım. Mikasa ile olan ilişkisine de gelirsek ben onları hiç shiplemedim, ben kimseyi shiplemedim. Ve Eremika shipi bana saçma gelmiyor.

"Seni o atkıyla defalarca saracağım." Deyişinden sonra....

Shipleri geçtim, dördüncü sezonda Eren'i gayet haklı buluyorum. Kendisi gerçekten çok acı çekti. Ailesini kaybetti, en çok güvendiği arkadaşları tarafından ihanete uğradı, Hannes'i de kaybetti.

Masa sahnesinde Mikasa'dan nefret ettiğini söylediğinde, tabi ki de buna kimse inanmamıştı, iyilikleri için yapmıştı ki zaten bunu herkes biliyor.

Eren'i tam olarak çekici bulmaya başladığım sahne ise Pieck ile olan sahneydi, o sakin duruşu, ceplerindeki elleri, agaaaaaa..

Marley'de savaş başlatıp çocukları öldürdüğünde onlara acımıştım, sonuçta hiçbir şeyin farkında değillerdi. Fakat hatırlarsak aynısını Shingashina'ya da yapmışlardı Reiner ve Bertholdt. Devleri öldüreceğine yemin ettiğinde ise şaka yapmıyordu, pes etmeden ilerledi ve başardı en sonunda. Her ne kadar rahmete kavuşmuş olsa da.

Eren hakkında diyebilecek daha çok fazla şeyim var, özgürlüğü hakkında, rumbling hakkında ve Marley'e olan nefreti hakkında daha fazla konuşmak isterdim ama bölümü fazla uzatmak istemiyorum.

Yine de Eren favori karakterlerimden birisi değil, bazen takık olup yine bıraksam da, onun yeri tamamen ayrı. Puanım 9/10.

Bir eksi puanım Porco'yu yaraladığı için, kusura bakmayın, bu adama deliyim ben. Ve bana "kendisi intihar etti" demeyin, çünkü onu yaralamasaydı devam edebilirdi. İntihara kalkışmayabilirdi.