^5^

517 56 123
                                    

vote ve yorum lutfenn

"Benden mi hoșlanıyorsunuz?" İçinde ki sevinç patlamalarıyla zar zor konușabildi Minho.

"Kimseye söyleme. Mesleğimi kaybetmek istemiyorum, lütfen."

"Bay Hwang, bana güvenin kimseye söylemem."

"Öyleyse, teșekkürler."
"Min..."

"Efendim Bay Hwang."

"Sen bana karșı bir șeyler hissediyor musun?"

"Evet, bende size karşı bir șeyler hissediyorum. Ama siz evlisiniz, yani.."

"Dur! Önce beni dinle." Minho sadece kafasını salladı.

"Eșim Soo-young, biz resmi olarak evliyiz evet ama bir ilișkimiz olduğu tartıșılır. Kızımız doğmadan önce - ki kızımız mı onu bile bilmiyorum- bașka bir adamla birlikte olduğunu öğrendim. 1,5 yıldır tamamen düzensiz bir ilișkimiz var, Haewon annesini haftada bir kez belki de hiç görmüyor. "

"Haewon'a üzüldüm. Bir keresinde paylașmıștınız, cidden çok tatlı. "

"Ağlamasını görsen bir, aynısını der misin acaba? "

"Her neyse, șimdi gideyim. Zil çalacak birazdan."

"Min gitmeden önce, dur biraz utanıyorum." Yerinden kalkıp Minho'ya doğru ilerledi. Gözleri ve mimikleri hiçbir șey söylemiyordu.

"Minho-ah, benimle çıkar mısın?"

"Üzgünüm Bay Hwang. Her ne kadar sizden hoșlansam da siz evlisiniz."

"Önce boșanmam mı gerekiyor?"

"Mantıklı olan bu, evet. Șimdi derse gitmeliyim. Görüșmek üzere."

Arkasını dönüp gittiğinde Hyunjin'in ne tepki verdiğini merak ediyordu ama dediklerinin üzerine arkasını dönmesi pekte mantıklı değildi.

~

"İyi akșamlar gençler. Ödevlerinizi unutmayın. " Bay Bang sınıftan çıktığında herkes derin bir nefes aldı. Bay Bang'in dersleri en disipli geçenlerdi. Eğer bir hatanız olursa çıkıșta sınıfı temizlemek için tüm planlarınızı iptal etmeniz gerekirdi.

"Bu adamıda hiç sevmiyorum." Ağzından çıkan birkaç kelimenin ardından alnına büyük bir tokat yedi Jisung.

"Adama öyle demesene, sadece dersini anlatıp gidiyor."

"Seungmin... Canım arkadaşım, ben o adamla 8 kez cezaya kaldım. Bu yüzden ondan nefret ediyorum."

"Ben çok seviyorum uf."

"Sizde așık olacak birini bulamayıp hocalara yürüyorsunuz."

"Aman git sen Felix'ine."

"Biri Felix mi dedi?" Felix kașlarını sahtece çatmıș Jisung ve Seungmin'in olduğu masaya doğru geliyordu.

"Ben gidiyorum așıklar. Gideyim de Hyunjin'i uyandırayım hala arkada uyuyor."

~

"Ne güzel uyumușum he. Christe uyandırmamıș. Oh, ne güzel!"

"Uyumayı bırakta, Hwang arabasına gidiyor. Selam ver așkına."

"Gidemem yanına. O gelsin bir kere de."

"Bu da kime naz yapıyor? Mal mıdır nedir?" Jisunf kendi halince haklıydı.

"Oha! Geliyor!" Seungmin dediklerinin ardından Minho'nun sırtına vurdu ve kolaylık diledi.

"Hadi kolay gelsin, görüşürüz kardeșim."

"Oğlum bırakmayın beni. Lan gelin! Orospu çocukla-"
"Merhaba Bay Hwang."

"Sana da merhaba Min. Eve mi gideceksin?"

"Nereye gidebilirim ki bașka?"

"Yani, soru olsun diye sordum iște. Sende hemen bozma beni."
"Seni eve bırakayım mı?"

"Olur aslında. Șimdi yürümek istemiyorum."

"Hadi gel o zaman. Arabam șurada."

Hyunjin arabasını ișaret etti.
~

Arabanın ne kadar güzel olduğunu düşündü Min, o buna binmeye kıyamazdı ki.

"Min, binecek misin?"

"Ah, dalmıșım ben. Öne oturabilir miyim?"

"Tabii, gel. Hızlı ol"  Min hızlıca kapıyı açtı.

"Kemerini bağla güzelim." Minho duydukları ile gülümsemesini gizlemeye çalıșarak bağladı kemerini.

votelayin lutfenn
bie gunde iki bolim atmak ne kadar saglikli bilmiyorum ama Rokert0 cok istedi bu yuzden ikinciyi yazdimm

special secret, hyunhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin