Çanakkale Savaşı yıllarında Galatasaray Lisesi ve birçok okul mezun vermemişti. Lise ve ortaokul çağındaki gençlerimiz adeta birbirleri ile yarışırcasına askerlik şubelerine koşuyordu. Hatta sonradan Irak Cephesi'nde şehit düşecek olan,646 okul numaralı Celal ibrahim,"1 Numaralı Gönüllü" olabilmek için geceden askerlik şubesi önünde bekleyerek ilk sırayı almıştı. Bu gençlerden bir tanesi de gönüllü olarak Çanakkale cephesine giden Mehmet Muzaffer idi. Mehmet Muzaffer' in destanını gazeteci Ziyad Ebuzziya şöyle anlatıyordu ;
Üç aylık vir talimden sonra Mehmet Muzaffer "Zabit namzedi"olarak Çanakkale' de idi. Müttefik İngiliz ve Fransız kuvvetleri,Çanakkale' de uğradıkları mağlubiyetlerden ve verdikleri 150 bin kayıptan sonra Boğazı aşamayacaklarını anlamışlardı.1916'nın ilk haftasında bütün hatlarını tahliye edip çıkıp gitmişlerdi.
Galatasaray Lisesi öğrencisi iken gönüllü olarak Çanakkale cephesine giden subay adayı Mehmet Muzaffer Bey'in alaya lazım olan lastikleri satın almak için bir gecede yaptığı sahte 100 liranın ön yüz altında "Bedeli Çanakkale' de Altın Olarak Ödenecektir"yazılıdır. Teğmenliğe yükselen bu vatanseverimiz,1917 yılında Gazze'de şehit düşecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çanakkale Savaşı'ndan Mektuplar ve Hatıralar
Fiksi Umum"Soluk soluğa süratle koşan,Vurarak ateş çıkaran,Sabah erkenden baskın yapan,Orada tozu dumana katan ve Düşman topluluğunun ortasına dalanlara andolsun ki..." Kasas Suresi 1-5