Hermione, uzun zamandır Ron ile yolun sonuna geldiklerinin farkındaydı ama Ron onu başka bir kadınla aldatınca bu ilişkinin ikisi için de bittiğini anladı.
Draco, savaştan sonra kendisi gibi safkan bir aileden gelen Astoria ile tanıştı. Aklında Asto...
Hermione, tereddütlü gözlerle aynaya bakıyordu. Slytherin düğününe gideceği için zümrüt yeşili bir elbise giymeye karar vermişti ancak dakikalardır bu kararını tekrardan sorguluyordu.
Elbisenin derin bir göğüs ve bacak dekoltesi olmasına rağmen klasik bir şıklığı vardı.
Saçlarını bukle bukle bırakmaya karar vermişti. Makyajını hafifçe yapıp ayaklarına gümüş rengindeki gri ayakkabılarını geçirdi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gümüşi Gri ve Zümrüt Yeşili...
Ne kadar Slytherinceydi.
Hermione görünüşünden Gryffindor gururuna rağmen memnundu.
Ancak önceki gün Draco, ona düğüne gitme teklifinde bulunduğunda neredeyse reddecekti. Savaştan sonra hem Draco hem de Pansy- Theo çifti kendisinden özür dilemiş olsa da hâlâ birçok safkan ailenin bulunduğu bir törene gitmek kendisini kaygılandırıyordu.
Düğün basına kapalı olarak gerçekleşeceğinden henüz ne Ron ne de Astoria sahte ilişkilerini öğrenemeyecekti bu yüzden gitmek istemiyordu. Ama Draco'nun da dediği gibi daha inandırıcı olmak için beraber gözükmeleri gerekliydi.
Son defa aynadaki görüntüsüyle göz göze geldi ardından Malfoy'un evine cisimlendi.
Draco, normalde bu tür özel etkinliklere katılmaktan hoşlanmazdı. Ancak yirmi yıllık arkadaşlıktan sonra bazı fedakarlıklara katlanmak gerekiyordu. Granger şimdiden beş dakika geç kalmıştı. Zümrüt yeşili kol düğmelerini iliklerken cisimlenme noktasından bir ses duydu. Sol kolundaki düğmeyi de ilikledikten sonra arkasına döndü.
"Granger, sonunda evin yolunu-"
Draco, sertçe yutkundu. Granger'ı daha önce hiç böyle görmemişti.
Bir Slyhterin gibi.
Dürüst olmak gerekirse düğüne geleceğini bile düşünmemişti.
Zihni alışana kadar tüm gece gözleri onun üzerinde olacaktı.
"Evet, evin yolunu hatırladım Malfoy. İstersen her an geri dönebilirim." Hermione elbisesinin eteğini düzeltirken somurttu.
Draco'nun istediği şey bu değildi. Bu gecenin tadını çıkarmak istiyordu.
Hermione'ye doğru adım atarak koluna girmesi için yanında durdu. "Kırk yıllık Slytherin gibi gözüküyorsun Granger."
Hermione sırıttı. "Bunu iltifat olarak kabul edeceğim."
Cisimlendikleri mekan tam olarak peri masalından çıkmış gibiydi. Her çift için birer masa ayrılmıştı, masaların üstünde bembeyaz çiçekler ve şarap bardakları vardı. Hermione, gözlerini alan gökyüzündeki parlak nokta şeklindeki ışıklandırmalar karşında kendinden geçmişti.
