10(M)

2K 122 29
                                    

Yi Fan, kemereni çözerek Yixing'e baktı. Gözlerindeki acı geçmişinden kalan bir şeydi. Içi acımışyı. Yixing'in ona her Wu Fan demesi eskileri hatırlatıyordu.

Reddedilişini, aşkının kabul edilmemesini..

Elleriyle dudağını içeri itti Yi Fan. Gözlerini kapattı hızla. Dişleri sökmeye başladı dudağının üzerindeki deriyi. O'nu hatırladığında hep bunu yapardı istemsizce. Hep aynı duyguyu hissederdi. Yarım kalmışlık..

Bu duygu kaçamayacağı, saklanamayacağı laneti olmuştu. Onu derinlerine gömmek senelerini almıştı.. Şimdi evcilik oynadığı biri mezarından çıkarıyor, diriltiyordu o'nu. Bu, Yi Fan'a müthiş bir acı veriyordu...

Ona ne olduğunu bilmemek, ne yaptığını öğrenememek yakıyordu canını. Tüm bunları yaşamak ise.. Her şeyden daha zor geliyordu Yi Fan'a. En çok da Yixing'in gözlerinin içine bakınca hissediyordu eksikliğini..

Yixing'e her baktığında ilk aşkına ihanet ettiği hissine kapılıyordu. Bu belirsizlik, bu ruh hali Yi Fan'ın ele geçiriyordu yeniden. Derinlerdeki acılarını uyandırıyordu o tek kelime.. Wu Fan...

" Bir şey söyle? "

Yi Fan, gözlerini yolun karşısındaki kalabalığa odakladı. Tek bir cevap istiyordu. Bundan sonra neler yapacağına karar vermesini sağlayacak basit bir cevap istiyordu sadece Yixing'den.

" Konuşsana! "

Yi Fan, bu sessizliği sevmemişti. Neden ona Wu Fan diyip durduğunu öğrenmek istiyordu. Kimdi şuanda baktığı genç adam? Kimdi Yi Fan'ı bu kadar derinden etkileyen?

" Sakin bir yere gidelim her şeyi anlatacağım. "

Yeniden taktı Yi Fan kemerini, Yixing'in dediklerinden sonra, tek kelime dahi etmeden bastı. Hızla sürdü arabasını en sevdiği cafeye doğru. Merak ediyordu nedenini.. Wu Fan demesini, söylemek istediği ama yuttuğu kelimelerini.. Yixing'deki tuhaflığın nedenini bilmek istiyordu sadece..

" Artık konuşacak mısın? "

Yixing kafasını kaldırarak baktı Yi Fan'a. Bunu söyleyip söylememe konusunda kararsızdı. Pişman olmaktan korkuyordu. On beş dakikadır neler söyleyeceğini düşünüyordu. Bunu nasıl açıklayacaktı ki? Neden gittiğini nasıl söyleyecekti? Nasıl açıklayacaktı yedi yıl sonra gelişini?

" Ben.. "

Derin bir nefes aldı Yixing cümlesini yarıda keserek.

" Ben..Ben şeyy. " Yixing, parmağını bardağın ağız kısmında gezdirmeye devam etti. Boğazına düğümlendi kelimeler. Yavaşça yutkundu.. Korkuyordu, Yi Fan'ın duygularının değişmiş olmasından, onu istememesinden korkuyordu deli gibi.. Abisi yüzünden sevdiği adamın ona biriktirmiş olduğu kin düşüncesinden korkuyordu işte.

" Sen ne? "

Yi Fan merakla baktı Yixing'e. Sıkıntıyla nefes verdi, artık duymak istiyordu Yixing'in söyleyemediklerini ve söylemek istediklerini.

" Ben.. Be-be-ben . "

" Kekelemeyi bırak ve söyle artık. "

" Üzgünüm Wu Fan, aşkını kabul edemem. "

Yixing bakışlarını hızla eğdi masaya. Işaret parmağını bardağın ağız kısmında dolaştırdı yeniden. Yi Fan'ın bir şey demesini bekliyordu. Herhangi bir şey.. Şaşırma, kızma ya da tek bir kelime.. Ne olduğunun bir önemi olmayan, önemsiz bir kelime duymak istiyordu tıpkı Yi Fan gibi.

Tek Metinlik Aşk( Kray Fanfic ) (✓) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin