Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ormanda hala koşuyordun. 1 haftalık görevinden yorulmuş bir şekilde hashira toplantısına yetişmeye çalışıyordun ama nafile. Hala 2 saatlik bir yolun vardı. 3 gündür hiç uyumadan devriye yapıp bir köye yardım etmiştin ve öğrencilerini çalıştırmıştın. Hashira olsan bile sende insandın ve yorulmuştun. Kargana Oyakata-sama'ya geç geleceğini söyleyen bir özür mesajı yolladın. Önüne gelen (H/C) rengi saçlarını kenara çektin. Bir kaç saat önce bir iblisle savaşırken iblis saçlarını boynuna gelecek şekilde kesmişti. Ellerini gür ve ipeksi saçlarının içinde gezdirdin. Derin bir nefes aldıktan sonra koşmaya devam ettin. Koşmaya başlayalı neredeyse 1 saat olmuştu. Ayakların sızlıyordu. Hava çok sıcaktı ve başının döndüğünü hissettin. Yakınlarda su sesi işittin, bir nehir olmalıydı. Zorda olsa su sesinin olduğu tarafa gittin. Evet, bir nehir vardı. Kar beyazı dizine gelen düz botlarını çıkarttın ve suya soktun. Az da olsa rahatlamıştın. Biraz daha durduktan sonra botlarını giyip koşmaya başladın. ... Sonunda Oyakata-sama'nın malikanesine varmıştın. Cidden bayılcak gibiydin. Suratın iyice kızarmıştı.Geç kaldığın için kendine küfrettin. Toplantının yapıldığı yere geldiğinde bütün herkes ordaydı. 90 derece eğilip zorda olsa özür dilemeyi başarmıştın. Mitsuri ile Rengoku'nun arasındaki yerini aldın. Rengoku ile Mitsuri sana endişeyle baktı. Sende zoraki bir gülümse vererek iyi olduğunu söyledin.(Yazar-chan :Yaw he he nah iyisin)Ayağı kalkçağın sırada başın tekrar döndüğü için Rengoku ile Mitsuri'ye tutunarak kalktın. Toplantı sonunda bitmişti. Rahat bir nefes verdin.(Y/n-san iyi görünmüyosun .) Dedi Rengoku. Mitsuri onayladı. Obanai'nin sana baktığını fark ettin. Uzun zamandır Obanai'den hoşlanıyordun. "Y/n-san lütfen benimle kelebek konağına gelin. Sizi tedavi etmem lazım. İyi görünmüyosun. "Dedi Shinobu. "Gerek yok kocho-san ben iyiyim." Dedin. Tam o sırada Giyuu ile Rengoku seni omuzların tutup kelebek konağına götürmeye başladı. Kafanı çevirdiğinde Obanai'nin hala sana baktığını fark ettin. Uzun bir süre bakışsanızda gitmeniz gerekiyordu. ... Uyandığında kelebek konağındaydın. Vücudun sızlıyor ,başın felaket ağrıyordu. "Demek uyandın canım" sesin olduğu tarafa baktığında Shinobu'yu gördün. " Noldu bana?" Diye sordun. "En son arkana bakıyordun. Önüne döndüğünde bayıldın. Rengoku-san seni buraya getirdi. Birde ben iyiyim diyordun." Dedi Shinobu. Derin bir nefes verip yatağa geri yattın. Shinobu içmen için sana ilaç verip dışarı çıktı. İlacı direk kafana diktin ve bardağı yanındaki masaya bıraktın. Aniden kapı açıldı. Obanai en sevdiğin çiçek olan zambak ile odaya girdi. Onu görünce gülümsedin. Obanai yatağının yanındaki sandalyeye oturdu."Nasılsın? Bugün çok bitkin görünüyodun ayrıca bayılmışsın. "Dedi Siyah saçlı adam." İyiyim merak etme sen." Dedin. Yataktan doğrulup." Yalan söylemeyi kes Y/n." Dedi Iguro. "E/c gözlerin eskisi gibi parlak değil. 1 hafta boyunca ne yaptığını biliyorum. İyi bile dayandın ama dinlenmen gerek ." Dedi bir elini tutarken. Şaşırarak Obanai'e baktın. "Seni seviyorum Y/n ." Dedi Obanai ." Bende seni seviyorum Obanai, benimle geçirdiğin her anda sana olan sevgim artıyor." Dedin içten bir gülümsemeyle. Kollarını ona doladın . Oda aynı şekilde kollarını sana doladı. Batmakta olan güneşin ışıkları odayı doldurdu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
