(3)SAUDADE-en baştan

8 0 0
                                    

~Ertesi gün


-Tae
Kapıyı kilitleyip yanıma ilerledi. Sessiz olmaya çalışarak

"Baban bu durumdan hiç hoşlanmayacak umarım farkındasındır." Diyip streslice ellerini kızıl saçlarının diplerini daldırmış odada bir ileri bir geri volta atıyordu.
"O bok kafandan nasıl sikik planlar geçiyor bilmiyorum ama amcamı bir kez daha kandıramayız Taehyung" dedi ve sıkıntıdan kurtulmaya çalışırmışçasına iç çekti. Yanı başıma gelip elini omzuma attığında bakışlarını tüm ciddiyetiyle yüzüme sabitledi " bak o sensiz yapabiliyor seni hatırlamıyor. Sende unut." Dedi ve gözlerimin içine bakıp vereceğim tepkiyi ölçmeye çalıştı. Verdiğim tek tepki yanaklarımdan usul usul süzülmeye başlayan göz yaşlarından başka bir şey değildi.

Hoseok'un beni asla incitmek istemeceğinin farkındaydım ama...

O halde bu söyledikleri de neydi?

Belki bir kaç gün önce aynı cümleyi duysam bu şekilde tepki veremezdim ne de olsa onu görmeyeli o kadar uzun zaman olmuş kalbim o kadar uzun zaman boşlukta kalmış ki alışmıştım artık kalbimin mutluluktan teklememesine, hissizliğe, onsuzluğa alışmıştım. kalbimin büyük bir kısmının karanlıkta hapsolmasına izin vermiştim ama onu tekrar gördüm ona sarıldım kokusu yine burnuma doldu ardından ciğerlerime hapsettim. Şimdi nasıl bırakabilirdim ki?

Ben onsuz yaşayamazdım oda bensiz.

Ağladığım öğrenildiğinde bu zayıflığım için ceza alacağımı bile bile ağladım. Ağlamam daha da şiddetlenince hıçkırıklar kaçmaya başladı dudaklarımın arasından.

Hoseok sesim duyulmasın diye eliyle ağzımı kapatıp" bunu demek istemezdim ama gerçek bu Taehyung. Neden sadece kabullenmiyorsun? Neden bile bile kendine bu kadar eziyet ediyorsun?!" Dedi

Sorusuna cevap vermek yerine göz temasını kesip başımı oturduğum yerden sterlice kaşıdığım elime çevirdim.
Kan

Ellerimi ne de iğrenç ve acınası gösteriyor. Göz yaşlarımın aksine

Döktüğüm bu göz yaşları zayığımdan değildi. Ben hiç bir zaman zayıf olmadım. Onlar birikmişliklerdi.

Ağzımdan elini serçet çekti "çok aptalsın. Kendini bile bile ateşe atıyorsun." Dedi ve odamdan çekip gitti ve beni kederimle başbaşa bıraktı.
.
.
.

kook-

"Hyung senin evin yokmu amına koyayım sürekli bizim evdesin. Ben senin kadar evimde kalmıyorum ulan" diyerek Namjoon hyung'un yıkanmış çamaşırlarını katlayıp sürekli burada olduğundan ona özel ayırdığımız çekmeceye koyuyordum.

"Çok meraklı olduğumdan değil herhalde sebebini sen biliyorsun zaten" deyip imalı bakış attı ve bakışlarını tekrar elindeki kitaba döndürdü

Onca iş yapmaktan açıkçası canım sıkılmıştı biraz sohbet hiç fena olmazdı konu açmaya çalışarak "Ne okuyorsun?" Diye sordum.


Namjoon hyung oturup iyice yayılmış olduğu koltuktan duruşunu dikleştirdi. "En son gelen mafyamsı zengin adamların ve lüks arabaların yanında nasıl hissetmiş olduğuma dair bir kitap" diye cevap verdi. Vermeseymiş daha iyiymiş bilmece gibi cevap.

SAUDADE (Taekook)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin