Hani bazı sabahlar vardır ve uyandığınız ana sizi küfrettirir ya... işte bu öyle bir sabah. Neden uyandım? Bilmiyorum ama kalbim hızla çarpıyor ve üşüyorum. Kafamın içi hıncahınç dolu ve gürültülü. "Kafayı yiyeceğim" diyorum yatağın ucunda otururken. Umay bir ayağıyla neyin var der gibi beni dürtüyor.
"Başım çatlıyor Umay."
"Benim de..."
"içmeseydin keşke o kadar." Cevap vermiyor. Yüzümü ona dönüyorum. Çarşafı kafasına çekiyor."Acıkmışsındır," diyorum.
"Hmhm." Kısık, çatlak bir ses. Çarşafın üzerinden beline sarılıyorum.
"Bir süre buradayım, gitmiyorum."
sessizce sırıtıyor, biliyorum.
Göğsüne kafamı koyup kalp atışlarını dinliyorum.