Bölüm 1

191 74 3
                                    

Esrarlı bir gecede genç çocuk evden kaçan kız kardeşini aramak niyetiyle dışarı atmıştı kendini. Yağan sağanak yağmur gencin ipek saçlarının arasından süzülüyordu. Öylesine soğuk bir hava vardı ki, genç çocuk tir tir titriyordu. Burnunda bir yanma hissi boğazındaki acı tat gencin ağladığını gösteriyordu. Göz yaşları yağmur damlaları ile akıp gidiyordu. Kendini derin bir kuyunun dibindeymiş gibi hissediyordu. Öyle bir duruma düşmüştü ki, sanki bir daha bu işten çıkamayacak gibi hissediyordu. 

Genç başını göğe doğru kaldırdı ve şiddetle yağan yağmurun yüzüne çarpmasına izin verdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Genç başını göğe doğru kaldırdı ve şiddetle yağan yağmurun yüzüne çarpmasına izin verdi. Dizlerinin üzerine çöktü ve Tanrıya yalvarmaya başladı. Dakikalardır dua etmek onun için bir boka yaramıyordu. Asfaltın üstüne diz çökmüş genç o anlık öfke ile kafasını yere doğru vuracakken onu bir şey durdurdu. Eski, yırtık kanlı bir ayakkabı. O ayakkabıyı gördüğünde hiç bir şeye anlam veremedi. Neden buradaydı? Ölümüne nefret ettiği üvey kız kardeşini neden bulmak istiyordu? Açıkçası aklındaki tek bir sorunun cevabını almak istiyordu. Kız kardeşinin ayakkabısı üzerinde neden kan vardı?

Kardeşinin biraz ilerideki cansız bedenine nasıl ulaştı inanın bilmiyordu. Üzerinde beyaz iç çamaşırlarındaki kanı yağan yağmur temizliyordu. O üşümesin diye genç çocuk hırkasını kızın üzerine örttü. Onu kaldırmayı denedi fakat vücudu yorgun düşmüştü. Tek yapabildiği şey ağlamaktı. Aklı başına geldiğinde telefonunu eline alıp ambulansı aradığında, başında bir acı hissetti ve gözlerini istemsizce kapandı. 

Genç çocuk uyandı, etrafa bakınca biraz afalladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Genç çocuk uyandı, etrafa bakınca biraz afalladı. Gün doğmaya yakındı. Yanındaki cansız bedene bakınca bir damla yaş süzüldü gözünden. Yerde yatan kardeşinden gözlerini çekti ve az önce uykusuzluktan net göremediğinden etrafa bir kez daha göz gezdirdi. Annesi polisler ile konuşurken ağlıyor babası ise onu teselli ediyordu. Dün ne yaşandığını hatırlamaya çalışırken biri gencin yakasından tutup yukarı doğru çekti. Bileğine takılan kelepçe ile karışındaki bedene bakıverdi. 

"Lee Yongbok, Cinayete teşebbüs ve Taciz suçundan tutuklusunuz."                                                                                                                                                                                      

Mahkum . HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin