Benim inanamadığım tek şey sürekli, her saat, hep, her gün mesaj atmaya nasıl usanmadığı. Sınavlarımın ve önemli işlerin yoğun olduğu bugünlerde ben bir arkadaş edindim. Bu hata mıydı? değil miydi? Bende bilmiyorum. O zaman düşünelim bakalım neler yaşandı? Yarın üç sınavım olduğu halde ben hala Myung Hoon ile konuşuyorum, evet ben. Onunla konuşmamız çok güzeldi, -hey hey hey!
+ah gene mi?
-ah evet gene
+sınavın yok mu?
-var ama çalışmak istemiyorum :)
+hmm. Hangi dersin sınavı?
-Ingilizce ;)
+hadi bana türkçe öğret
-neyi?
+Türk alfabesini
- a b c ç d e f g ğ h ı i j k l m n o ö p r s ş t u ü v y z
+Korece alfabe ile anlat
-bende bilmiyorum
+sen nasıl bir Türk? (Türkçe söylüyor)
-yarın görüşürüz
+gitme, lütfen. :(
-yarın üç tane sınavım var. Özür dilerim çalışmalıyım.
+oh anladım. Tamam bay bay :(
-bay.
Sınava çalıştım diyemem çünkü onu düşünmekten dolayı odaklanamıyordum
Berbat bi durumdayım. Biraz Arirang hiç fena olmaz, izleyelim. Haberler mi? Kakaotalk? Ne? Kakaotalk tehlikeli mi? Kullanmayalım mı? Ne diyor bu spiker? Neyse uyduruyorlardır, boşveeer. Artık çalışmam lazım. Ciddi ciddi çalıştım. Ve saat sabaha karşı üç. Üç saat sonra uyanıp okula gitmem lazım. Uyusam mı? uyumasam mı? Uyu ya etrafta ruh gibi dolaşmak yerine uyu uyu. Üç saat uyku da uykudur. Alarmlar kurup uyudum. Hepsi bir anda kulaklarımdaki inşaata başladı. Uyurken o minik çan sesi resmen çığlık atan Nurella oluyor. Hadi kalktım hepsini kapatıp, tuvalete girdim. Giyinip yemek yedikten sonra okula gittim zaten üç dakikalık yol. Okulda öldüm de sınava girdim, girdim, girdim. Onlar da bana girdi. Her teneffüs çıkıp onu kestim. Okul çıkışı onu kestim. Bir insanla göz göze gelmek bu kadar zor olamaz. Ama olur. Eve gidip yayıldım. Uyudum. Uyanınca üstümü değiştirdim. Sonra telefonuma baktım ama hiç mesaj yok. Kakaotalk'a girdim. Dün izlediğim haberi ciddiye alan biri var mıdır? Myung Hoon Kakaotalk ı silmiş, yok mesaj görmüyor. Milyonlarca mesaj attım ve pes ettim. Iki ay geçti ve ben hala onu özlemekten başka birşey yapamadım. Kakaotalk'da ona "사랑해" yazan bir fotoğraf yolladım. Evet onu seviyorum. Sonra ben de kakaotalk'ı sildim ve Koreli arkadaşlardan vazgeçtim. Yaz geldi ve Istanbul'a yollandım, sanki kargo taşıyorlar. Her gün gez gez gez derken Koreli erkekler ve türkçe konuşuyorlar. Yanlarına gitme isteği ile yandım tutuştum. E gittim. Ve başladım söze türkçe : - Meraba
+ Merhaba, siz kim?
-ben Kore fanıyım. Sizinle tanışmak istiyorum.
+ telefonunu verir misin?
Verdim yani
- al
Numarasını ve kendi telefonundan bakarak arkadaşlarının numaralarını kaydetti.
+ Sonra konuşalım. Gidelim dostlar.
- Ah peki, tamam.
Gittiler. Fotoğraf bile çekinmeden. Neyse ben bunların whatsapplarını inceliyim. Niye bir kişi 오빠 diye kayıtlı ki? Neyse ya belli ki tekrar görüşeceğiz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
başlangıç
Romanceküçük yaşta başlayan bir tutku, hayal,istek ve azim Her şey 12 yaşında you're beautiful izlemesiyle başlamıştı.Bu kadar ileri gidebileceğini tahmin etmiyordu.İzledikten sonra k-pop'u tanımaya başladı.Big Bang, 2NE1 derken aradan 4 yıl geçti.Artık 1...