I WANT

5

Bilinmeyen: Yaramaz oluşun sırıtmamı sağlasa da sürtündüğün penisim kendini hatırlatıp içine girmek istiyor. Ona istediğini vereceğim. Seni kucağımdan kaldırıp yatağa yatırıyorum ve yatağın üstüne dağılmış saçların, öpüşmekten kızarmış dudaklarınla tapılası duruyorsun Lee Felix. Bekletmeden parmaklarımı ağzına veriyorum sen onları emerken bu görüntüyü bir salise bile kaçırmamak için göz kapaklarımla bir savaş veriyorum. Yeterince ıslandığında parmaklarımı çıkarıp karnından deliğine kadar bir çizgi çekiyorum hissettiğin ıslaklıkla titrek bir nefes alıyorsun. Daha önce yaptığın şeye rağmen aslında hâlâ deliğine girmemden korkuyorsun. Çünkü zevkten kendimi kaybedip çok sert davranıyorum her seferinde. Üzgünüm bebeğim beni çok zorluyorsun.

Sunshine: Bu daha ne kadar sürecek? Liseye falan mı gidiyorsunuz?

Bilinmeyen: Lise? Senden yaşça büyüğüm bebeğim.

Sunshine: Büyüklerimin aptal oluşundan utanç duyuyorum.

Bilinmeyen: Hey Lix söylesene aşık olduğun çocukla hayal kurdun mu hiç?

Sunshine: Ne?

Bilinmeyen: Seninle düşündüğüm şeyleri ona karşı hayal ettin mi hiç?

Sunshine: Hayır. Onu bu şekilde kirletmek istemiyorum. Aslında daha önce aşık olduğum kişilerle hayal kurmaktan çekinmezdim ama ona asla ulaşamayacağımı biliyorum. Bunları ona karşı düşünürsem utancımdan bir daha yüzüne bakamam sanırım. Yine de bazen beni gerçekten zor durumda bırakıyor...

Bilinmeyen: Ona neden ulaşamayacağını düşünüyorsun?

Sunshine: Sence? Onun farkında değil misin? Chan bir tanrı o bunu fark etmeyip kendisinin taptığım özelliklerinden utanarak bahsettiğinde dudaklarına yapışıp ne kadar mükemmel olduğunu ona saatlerce anlatmak istiyorum. Onunla kimi kıyaslarsam kıyaslayayım yanında değersiz bir çöp gibi oluyor. Onun kendisine olan bakış açısını değiştirmek istiyorum. Kendisini beğenmemesinden nefret ediyorum her özelliği nefesimi kesecek kadar güzelken onun bu özellikleri sevmemesinden nefret ediyorum.

Bilinmeyen: Düşüncelerin beni ağlatıyor bebeğim/

Bilinmeyen: O çok şanslı.

(görüldü...)