9 Bölüm.

373 22 20
                                    

Sadece gözlerime bakıp bir şey demedi. Lavabodan çıkıp odaya geçtim çantamı almak için peşimden gelip kolumu tutarak kendisine doğru çevirdi beni.

E: Ne yapıyorsun

K: gitme Ender

Tüm sözleri unutmuşçasına baktım, biliyordu ona hayır diyemeyeceğimi biliyordu ne yapsada vazgeçmediğimi biliyordu. Olmuyordu belki de olmasını istemiyordum.

E: Hayır hayır yapma

Kolumu çekip çantamı aldım kapının önünde durmuştu şu anda ne yapacağımı bilmiyordum

E: Çekilirmisin

Çekiştik biraz ikimizinde tükendiği belliydi. Tam çıkacak fırsatı bulmuşken belimden tuttu gözlerine baktığımda aniden kendine çekerek öptü beni, geri çekilmeye fırsat bulamadım bile, sadece gözlerimi kapamakla yetindim benden karşılık alamayınca kısa bir süre yüzüme baktı bense hiç bir şey söylemeden kapıyı açıp çıktım. Eve vardığımda Caner henüz uyumamıştı.

C: O ablacım

E: Sen niye uyumadın

C: Seni bekledim ablacım

E: anladım canım saat çok geç hadi uyu, bende uyuyacağım.

C: Bu gezme sana iyi gelmiş anlaşılan ablacım moralin yerinde gibi gözüküyor. Nerelere gittin?

E: sonra konuşuruz çok yorgunum ablacım hadi

C: tamam abla iyi geceler

E: iyi geceler canım

Odama geçtikten sonra aynaya hemen gözüm çarptı rujum çıkmıştı elimi yüzümde gezdirdim acaba doğrumu yaptım diye; kalbim git aklım kal diyordu. Ne yapmış olursa olsun her şeye rağmen kalbim onu affetmeye bir şey buluyordu yine. Makyajımı çıkardıktan sonra yatağa yattım hiç bir şekilde uyuyamıyordum dönüp duruyordum yatakta en son ilaç almaya karar verdim kalktım sabahlığımı dolaptan alırken gömleğe gözüm çarptı, biraz düşününce bende kaldığında giydiği gömlek olduğunu hatırladım ben giymiştim diye almadan çıkmıştı. Elime alır almaz kokusu burnuma geliyordu bunun yanlış olduğunu bilerek yapıyordum hemde; aklım kendime zarar verdiğimin farkındayken kalbim karşı koyuyordu. Yatağa yattım gömlek elimde ona sarılmışcasına gömleğine sarıldım bir anlık "acaba o da benim kıyafetlerimle uyuyormudur" diye geçirdim aklımdan sonra bu düşünceleri dağıtıp uykuya daldım.
Sabah.
Her şey her zamanki gibi gidiyordu kalktım kahvaltı yaptım şirkete gittim sessizlikti bu da benim dikkatimi oldukça çekiyordu. Kapı tıklatıldığında tüm düşüncelerimi def ettim.
E: Gel
K: Ender
E: buyurun
K: konuşa bilirmiyiz
E: tabi iş hakkındaysa buyur otur
K: sen biliyorsun ne hakkında
E: neden bahsettiğini anlamıyorum
Telaşa kapılmıştım bile kalbimin sesi kulaklarımdaydı sakinleşmek için sandalyeden kalkıp cama yaklaştım.
K: Dün geceyi diyorum Ender konuşalımmı
Ben hiç bir şey söylemezken bana yaklaşıyordu adımlarının sesi kulaklarımda çınlıyordu.
E: anlamadım
Elini yüzüme götürdüğünde gözlerine şaşkınlıkla baktım nazikçe okşadı yüzümü dudaklarıma dokunup kulağıma yaklaşarak "rujunu tekrar bozmak istiyorum" dedi. Her zaman olduğu gibi kendimi kaybediyordum beni sözleri bile karşısında güçsüz kılıyordu. Bir iki adım geri gittim
E: Lütfen
K: Ender bana sırıl-sıklam aşıksın neyin gururu bu?
Sahi neyin gururuydu bu aklımda yankılanıyordu bir şey söyleyecekken kapının tıklamasıyla kapıya doğru baktım
E: gel
Y: Ender hanım
E: bir şey mi oldu Yasemin
Y: efendim hatırlatmamı söylemiştiniz on beş dakika sonra toplantınız var
E: tamam çıka bilirsin
Kayanın masanın üzerine bıraktığı telefonu çaldı baktım isim yoktu sadece numaralar yazıyordu telefonu alıp uzattım "seni arıyorlar" dedim telefonu alıp cevap verdi kısa bir konuşmanın ardınnan telefonu masaya bıraktı
K: Ender
E: sevgilim çağırıyor toplantıyı erteleyelim diyeceksen olmaz
K: Sevgilim değil
E: öylemi
K: öyle, bir arkadaşım merak ettiysen numarasın vereyim ara
E: hayır ne münasebet canım merak etmiyorum niye edeyim hem bana ne değil mi
K: öyle olsun
E: ehteresan
K: neymiş enteresan olan
E: insan arkadaşını niye rehberine kaydetmesin ki
K: ha yani kaydetmediysem yalan söylüyorum öylemi? Bunu mu ima ediyorsun, yanlız ima etmene gerek yok açık-açık söyleye bilirsin
E: Ben
K: Sen beni deli gibi kıskanıyorsun
E: hiçte bile. Ayrıca ben toplantıya geç kalıyorum
K: kalıyoruz
Hiç bir şey demeden odadan çıktım toplantı normal ilerliyordu ta ki o kadın bana tuhaf gelene kadar
M: Kaya bey numaranızı ala bilirmiyim bu işle alakalı sorum olursa size yazarım
K: Ender hanımda numarasın kaydetsin isterseniz asıl konuyla alakalı kişi o çünkü
M: sizin numaranızı ben alayım ben sizinle iletişime geçerim sizde Ender hanıma iletirsiniz. Bir problem olmaz değil mi Ender hanım
E: No no no
M: güzel telefonunuzu ala bilirmiyim
K: Buyurun
M: çaldırıyorum
K: tamam
M: bu arada Kaya bey eyer bu akşam işiniz yoksa bir akşam yemeyine ne dersiniz işle alakalı
K: olur niye olmasın
M: görüşürüz o zaman bana müsade. Hoşçakalın
Kadın masadan kalktıktan sonra kendimi tutamadım.
E: Yuh yani gerçekten sözün bittiği yerdeyim ya
K: ne oldu
E: yani birde soruyormusun Kaya? Kadın sana asıldı resmen
K: Yoo
E: ya belli bir şekilde asıldı işte.
K: sana öyle gelmiştir, kalkalımmı akşama kadar işlerimi halletmeliyim malum yemek var
E: Yani ciddi-ciddi bu kadınla yemeğe gideceksin öylemi?
Telefonuna mesaj geldi. Telefona bakıp tekrar bana döndü.
K: Niye gitmeyeyim bak kız rezervasyon yaptırmış "XXXXXXXX" restourantında. İş için gidiyorum hem
E: İş için
K: evet, ama gitmeni istemiyorum bu akşam bir şeyler yapalım diyorsan başka
E: hmm, sen beni mi kıskandırmaya çalışıyorsun?
K: böyle bir şeye ihtiyacım yok Ender. Sen zaten beni deli gibi kıskanıyorsun!
E: sana öyle gelmiştir hem ben karışmıyorum. Bana ne ki?
K: gideyim yani
E: git tabi canım banane. Hem
K: kalkalım o zaman akşama hazırlanmam gerek
"Bari iş için olduğunu yalandan söyleme" dedim kendiliğimde
K: bir şeymi dedin?
E: yoo
K: güzel o zaman yarın şirkette görüşürüz
E: babay
Eve gittim Caner televizyon izliyordu.
C: hoşgeldin ablacım
E: hazırlanması gerekiyormuşmuş ya daha yeni tanıdın sen bu kızı hemen ne evet diyorsun. Sonra ben gaddar oluyorum. Şeytan diyor git yık başlarına orayı birde benimle kaldığı restauranta rezervasyon yaptırmış hamfende oh ne güzel. Sanki hiç bir şey yok ya ya biz ayrılalı daha 1 ay olmadı bu ne hız ya
C: abla ne söyleniyorsun ne oldu?
E: bir şey olmadı iyiyim ben
C: kime saydırıyorsun o zaman
E: hiç kimseye, ben biraz dinlenicem.
C: tabi ablacım
E: Fatma hanım benim kırmızı elbisemi hazırlarmısınız akşama
C: hayırdır abla
E: bir yer varda oraya gidip gelicem
C: tamam ablacım
E: neyse ben odamdayım dinlenicem.
Odama çıkıp bir-kaç saat sinirden delirmemek için çabaladım, daha sonra duş alıp hazırlandım.
Bitiyor Ender bu gün her şey bitiyor her şeyi eskide bırakıp yeni bir sayfa açacaksın, kendi gözlerinle görmelisin. Görmelisin ki kabullenesin bu adam seni sevmiyor sadece istediğinde seni kullanıyor sende salak gibi ölüyorsun bu adam için o yüzden kendini kullandırıyorsun. Gözlerimden akan yaşları ara-sıra silip tekrar göz kalemimi tazeliyordum. Çok güzelim o beni kaybetti diye diye kendime teskinlik veriyordum. Tamamen hazır olduğumda aşağı indim.
C: abla senin gözlerine ne oldu
E: kalem sürerken yanlışlıkla gözüme girdi ya silip-silip tekrar sürmek zorunda kaldım. Hem sen bunu boşver sana bir şey söyleyeceğim
C: buyur abla
E: bana biraz güzel şeylerden bahsetsene ablacığım. Moral olur
C: hayhay ablacığım, kraliçem. Çok güzelsin, çok başarılısın seni kaybedenler kör pişman, ağlıyorlar hiç kimse senin gibi olamaz.
E: Ayy öylemi diyorsun
C: öyle tabi ablacım
E: Çok iyi geldi teşekkür ederim birtanem
C: ne demek ablacım her zaman
E: tamam canım ben çıkıyorum hadi hoşçakal
C: güle güle ablacım
Evden çıkıp taksiye bindim araba kullanmak istemiyordum, restaurantın karşısına geçtikte durdum ama restauranta girmeye cesaretim yoktu yolun karşısında bekledim saate bakıyordum ara-sıra 9 da demişlerdi. Dokuza beş dakika kalmıştı herhalde şimdi gelicekler. Kendimi her türlü göreceğim manzaraya hazırlıyordum. Bunu görüp tüm eski defterleri bağlayacaktım. Derinden nefes aldım........
















Merhabalar, yeni bölüm sizlerle. Uzun bir bölüm oldu. Tahminleri de ala bilirim. Yorumlarda buluşalım.

Keyifli okumalar.

Sadece AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin