Kara Mühür : İblis Mida'nın laneti

#35-Ay ışığı

Kara Mühür//Part 35

Biz ne kadar uyarsak da Topçu tak diye kapıyı kırdı. İçeri girince etrafı biraz inceledim ve anılarımı tazeledim hatırladığım gibi oldukça klişe ve baya büyük bi saray. Eskisi gibi altın kaplamanın üzerine siyah boya çekilmiş duvarlar var. Gördüğüm tek değişiklik avizenin etrafına bir sürü asılı mızrak koyulmuş olması.

Mida : Bu mızraklar ne?
Kika : Davetsiz misafirleri gafil avlamak için babam uzaktan kontrol ediyor. Bi saniye... dikkatli olun.
Topçu : Daha da fazla tuzak var, dikkat edin gerçekten.

Biz konuşurken odanın sonundaki merdivenlerden 3 tane adam indi güç bela onları gördüm ve kare liderler olduklarını anladım. Aynı Topçu ve Kika gibi göz bebekleri şekilliydi, kare şeklindeydi.

Zens : Ben üç kardeş olan kare liderlerin en büyüğü ve en güçlüsü Zens, bu noktadan sonra sizin af dilemenizi beklemeyeceğiz. Üç kişiye karşı üç kişi hilesiz ve adaletli bir düello sonucu kazanan hayatta kalacak.

Ben Zens, Topçu Barton ve Kika da Skip ile eşleşti. Bu üç kardeş de mavi zırhlar giyiyordu ve ilk bakıştan Tepe seviyesi olduklarını anlamıştım. Tepe+ seviye bir iblisle kendi başıma savaşmak zorundaydım. Üstelik bu iblis bana kardeşimi andırıyordu.

Zens : Ay ışığı tekniği, ilahı yay.

Zens çıkardığı yay ile bana 3 tane ok attı ama ben ne sezebildim ne de durdurabildim. Hızlıca okları çıkartıp iblis iyileştirme attıktan sonra arkamdan kolları çıkartıp atıldım ama yine oklardan kaçamadım. 

Zens : Biz iblisler karanlığın tam tersi olduğundan ışık gücü kullanamayız, ama hileli bir şekilde ay ışığını kullanabiliriz. Ustalaşması normal ışık gücünden bile zor ama ben başardım. 
Mida : Bu hayret verici üstelik sadece bunla kalmayıp göz tekniklerin de var. Ne yazık ki bilmen gerek, karanlık yeterince yoğun olursa her element ve büyüyü engeller.
Zens : İşte, yeterince yoğun ve güçlü değilsin.

Işık gücüne biraz alışırım ve sırtımdaki kollarımı kaybetsem de şimdiki atışları durdururum. Karanlık kesişler atarım ama ay ışığından olan yay'a yaklaştığı anda erir gider. 

Tamam o zaman, hızlı akış formu! 

Sırtımda çıkan borudan karanlığı ateşlerim ve ışıktan kaçabilecek hıza gelirim. Oklardan bir tanesini elimle tutup geri atarım ve Zens'in zırhından bir parçayı kopartır. Elime çok küçük ama aşırı yoğun bir bıçak yaparım ve böylece ışığı kesebilirim. Tekrardan karanlığı ateşler ve hızlıca arkasına geçerim yayı kullanarak engellemeye çalışsa da bıçakla yayı keserim. Zens yukarı sıçrar ve yukardan ok yağdırır ama ben karanlığı üçüncü kez ateşleyerek kaçarım. 

Mida : Ay ışığı gerçek ışık kadar hızlı olmadığı için şanslıyım sanırsam. 
Zens : Tek tekniğimin ışık olmadığını biliyorsun. Kare göz, takip eden yıldız!

Zens'in gözünden kareler çıkar ve dönerek  shuriken'e benzerler. Sırtımdan kollar çıkartarak kesmeye çalışırım ama bu sadece daha hızlı dönmelerine sebep olur. Bir kez daha karanlığı ateşleyerek kaçarım ama kare-shurikenler beni takip eder ve hepsi bana saplanır. Durdurduğumu düşünürüm ama dönmeye devam ederler bende elimle çıkartıp iblis iyileştirme atarım. Tam anında da yukardan bir mızrak düşer ve sol kolum mahvolur.

Son çarem bu sanırsam, gerçek iblis formu!