2.BÖLÜM

609 30 18
                                    

"BU ÇOCUĞU TEK BAŞIMA YAPMADIM ÇAĞRI BEY!BABASI OLARAK NÖBET SİRASI SENDE!"

Aklı sıra tembellik yapıp işin içinden sıyrılacaktı.Herşeyi devletten yani benden bekleyemezdi.Oluşturduğumuz sıralı nöbetleşme düzenini bozamazdı.Dün nasıl şikayet etmeyip,nöbetimin başında durduysam aslan gibi çağrıda aynısını yapmalıydı.Neymiş paşam yarın işe gidecekmiş bende okuluma gideceğim.Bazen böyle benciliği tutuyordu.

Sanki sadece onun uykusu vardı burada uykusuzluktan bayılmam an meselesiydi.Bebek ağladıkça benimde oturup ağlayasım geliyordu.Annemi arasam bir kamyon laf eder,aradığıma bin pişman ederdi.Kaynanam desen kafayı bakıcı tutmakla bozmuştu.Bakıcıya güvenip bu devirde çocuk emanet edilmezdi.En sağlıklısı ikimizin çocuğumuzu büyütmesiydi.Onu da sanırım pek beceremiyorduk,resmen ebeveynlikten sınıfı geçememe yolunda emin adımlarla ilerliyorduk.

Çağrı:Gerçekten çıldıracağım şimdi. neden susmuyorsun oğlum?Bak sabah baba işe anne de okula gidecek.Yapma böyle lütfen.Birşey yapmayacak mısın zeynep?

Zeynep:Vay be çok ikna edici bir konuşmaydı gözlerim yaşardı ayrıca ne yapayım delirtme beni!Gören üç çocuk annesiyim zanneder.Haliyle ilk tecrübem olunca elim ayağıma dolaşıyor.

Çağrı:Senin sinirlerin mi bozuk hayatım?

Zeynep:En çokta süper zeka oluşuna tutuluyorum.Einsten'la yakından akrabalığın olsa gerek.

Çağrı:Neden ters cevap veriyorsun? Şurada insanca,efendice soru sordum.

Zeynep:Odunlar ne zamandan beridir insanlık ünvanına erişti?Hiç haberim yok doğrusu.

Çağrı:Pardon bir daha söyle!Ben miyim odun?Bırak Allah aşkına!Romantikliği benim gibi sende sevmiyorsun!Eğer sevseydin tam anlamıyla romantik birisi olamasam da senin için gayret gösterir,olmaya çalışırdım.

Denizdeki anormalliği farkedimce tartışmamıza son verdim.Denizin ağlaması bitmemiş aksine şiddetlenerek artıyordu.Çağrı mutfağa,bende denize koşmuştum.Eve daha internet bağlatamadığımızdan google'a ağlayan bebeğin susturulma yöntemlerini de  yazamıyordum.

Elinde pınar markalı 200 ml sütle döndü.Ciddi ciddi çocuğun içeceğini düşünüyordu.Çocuğa sütü verir vermez, saniye sürmeden kafasına fırlattı.Acımış olmalı ki ekşiyen suratıyla kafasını ovalıyordu.

Çağrı:Annen terlik sen süt salsanız mı şu kafamı acaba?

Aybike:Suç sende vallahi hakediyorsun ki fırlatıyoruz.Çocuk daha yeni bir ayını doldurmuş.Marketteki hazır pastörize sütten içirmeye kalkışırsan olacağı budur.

Belki sakinleşir ihtimaliyle kucağıma aldım.Ateşi yoktu lakin nefes alışverişlerinde düzensizlik vardı.Zile basılmayan kapı tefeciye borçlanmışızçasına alacaklı gibi yumruklanıyordu.Çalar çalar gider düşüncesiyle bakmayacaktık.Zaten derdimiz başımızdan aşkındı hiç uğraşamazdık.

Pes etmeyip inadına vuruyordu.Gecenin ikisinde geliyorsa mutlaka mantıklı sebebi olmalıydı.Denizi çağrının kucağına verip kapıya gittim.Açtığımda teyzemi görüşümle geçirdiğim şaşkınlıktan donakaldım.Teyzemse umursamayarak beni yana kaydırarak içeri girdi.Rahatlığın kaçıncı seviyesindeydi zirvesi galiba?

Sahra:Amanınnn çocuk sizin mi yoksa?Minik prensin adını bağışlar mısınız?

Çağrı:Yok komşunun ödünç aldık.Sevip geri vereceğiz.Ayrıca adı bağışlama neymiş yeşilçam filminde miyiz?(kısık sesle)

Zeynep:Öhöm öhöm ayıp sussana duyarsa rezil oluruz deyip kolunu cimcikledim.Evet bizim çocuğumuz deniz.

Sahra:Ah ağlamaktan katılmış yavrucağız.Yüzünün beti benzi atmış.Elektrikli süpürge var mı?

Çağrı:Var.

Zeynep:Pardon teyzeciğim bağlantıyı kuramadım.Ne alaka şimdi?

Sahra:İşkembeden konuşmuyorum canım anlarsın birazdan.Yeni nesil hep aceleci,sabırsız.

Yan odadan getirdiği süpürgenin fişini prize takan,berkin tuşa basıp 4-5 dakika boyunca çalıştırmasıyla huzursuzluğu gitmiş esnemeye başlamıştı.Şaşkın bakışlarımız eşliğinde mutlulukla teyzeme sarıldık.

Zeynep:Teyze aklına nereden geldi?

Sahra:Anlaşılan deniz sana çekmiş.
Bebekken ağlama krizlerine girince kader süpürgeyi çalıştırır çalıştırmaz hemen uysallaşırdın.

Çağrı:İyiki gelip yardımcı oldunuz sağolun çekyatı açayım size.

Sahra:Önemli değil.Yabancı değilim kendim açar yatarım.Haydi iyi uykular.

Zeynebe baktığımda çoktan uykuya dalmış horluyordu.Uyurken tarif edilemez derece tatlı oluyordu.İkimizi çizgi film karakterlerinden tomla jerry'e benzetiyordum.Didişiriz,kavgamızı ederiz ancak birbirimizden asla ayrı kalamazdık.
Diğer yarımım,yapbozumun eksik parçasıydı.Açıkta kalan üstünü battaniyeyle örttüm.Yanına kıvrılıp uykusuzluktan kendiliğinden kapanan gözlerime yenilip uyudum.....

~2.BÖLÜM SONU~

Aşkın Gelişi|Zeyçağ|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin