I Would Rather Die•Taennie

10

Uzun süredir -sadece 3 gün- Taehyung'u görmemiştim. Taehyung'u neden bu kadar çok görmek istediğimi bilmiyordum.

Rosé bugün benim yanıma oturduğunda Jisoo'da direkt Lalisa'nın yanına oturmuştu. Kimya öğretmenimiz bazı kişilerle birlikte Rosé ve bana arkamızı dönmemizi söyledikten sonra konuştu.

"Karşınızdaki insana iyice bakın."

Ben karşımdaki Jimin'e bakarken Rosé de karşısındaki Yoongi'ye bakıyordu. Jimin beni süzdükten sonra bakışlarını Rosé'ye çevirdi. Rosé'ye döndüreceğim bakışlarım yanlışlıkla Yoongi'de takılı kaldığında bakışlarımı kaçırdım.

"Bu kişiler yarın sizin labaratuvar arkadaşınız olacak."

Jimin ile tekrar bakıştık. Sessizce önüme döndüğümde Rosé de bana ayak uydurmuştu. Düşüncelerimle bitirmiştim dersi.

Ağırlık altında eziliyordum. Bu ağırlık tam olarak neydi bilmiyorum ama ben sürekli eziyordu. Düşüncelerim bu ağırlığın üstüne bir şeyler ekliyor ve dayanma gücümü zorluyordu.

"Benimle takım olmadığın için üzülmüş olmalısın."

Yoongi'nin sesi kulaklarıma dolduğunda ona yönelttim bakışlarımı. Sadece koridorda başıboş yürüyordum. Neden sürekli bana bulaşıyordu ki ?

"Evet. Çünkü Jimin senden daha kötü biri."

Jimin alayla güldü.

"Alınıyorum ama."

Rosé kolumdan çekiştirirken Yoongi'nin son sözü ile duraksadım.

"Hoseokla oynadığın gibi şimdi de Taehyung ile mi oynuyorsun ?"

Koridorda yankılanan tokat sesi herkesin bakışlarını bize çekerken gözlerimin dolmasını engelleyemedim. Yoongi sol eliyle sol yanağını tutarken elime bakıyordum.

Nasıl böyle düşünebilirdi ? Hem de ölen birinin ardından nasıl böyle düşünebilirdi ?Nasıl onlarla oynadığımı düşünebilirdi ?

"Bu duruma geldiğimize inanamıyorum."

Elime bakarken söylediğim söz üzerine Yoongi sessiz kalmayı tercih etti. Ona yönelttim bakışlarımı. Ardından omzundan ittirdim.

"Bu hale geldiğine inanamıyorum ! Yoongi nerede !? Eski Yoongi nerede !? Hoseok öldükten sonra ne yaptın Yoongi'ye !? NE YAPTIN HA !?"

Art arda omuzlarından iterken kollarımı sertçe tuttu ve üstüme eğildi.

"Sen o gün beni de Hoseok'u da öldürdün."

Başımı iki yana salladım.

"Ben yapmadım."

Etraftaki kalabalık artarken Jisoo girdi araya.

"Dağıl arkadaşım. Ne o ayı mı oynatıyorlar ? Gir sınıfına! "

Taehyung'un eli Yoongi'nin omzunda yerini bulduğunda bakışlarım Taehyung'a döndü.

"Bıraksan iyi edersin."

Yoongi kollarımı bıraktığında Taehyung'a yöneltti bakışlarını.

"Ne istediğini biliyorum ama asla elde edemeyeceksin."

Yoongi ve Jimin sınıfa doğru ilerlerken olduğum yerde durdum. Kendimi yere bıraktığımda Taehyung dibime çöktü. Ellerini omzuma koydu ve beni yavaşça sarstı.

"Hayır. Sakın Jennie. Sakın."

Gözlerim dolarken nefes almak için ağzımı araladım. Bu astım yüzünden değildi. Sadece kalbim kırılmıştı.

"Taehyung..."

Onun da gözleri dolduğunda beni omuzlarımdan tutup kalkmama yardım etti.

Beni revire götürdüğünde direkt yataklardan birine oturdum. Bir bardağa su doldurduktan sonra yanıma oturdu. Endişe dolu gözleri yüzümde dolandı. Suyu içmeme yardım ettikten sonra bardağı masaya bıraktı ve yüzüme odaklandı.

"Jennie..."

Hoseok'un öldüğü an aklıma gelince burnumu çektim. Bakışlarımı Taehyung'un gözlerine odakladım. Bana sarılıp sorun değil demesini istiyordum. Bana inanmasını istiyordum.

"Ben yapmadım."

Kollarını sonunda bedenime sardığında sesli ağlamaya başlamıştım. Ben de kollarımı onun beline sardığımda beni kendine daha çok çekti.

"Sana inanıyorum. Her ne oldu bilmiyorum ama senin suçsuz olduğuna eminim."

Nedenini sormak istiyordum ama konuşmaya enerjim yoktu. Artık ağlamaya bile enerjim yoktu. Kaza aklıma geliyordu. Sürekli beynimde başa saran sahne nefesimin daralmasına neden oluyordu.

Sen Kim Jennie. Aptallığınla Hoseok'u da Yoongi'yi de öldürdün...

Yorum yapmamanız ve oy vermemenize çok üzülüyorum ya
En azından güzeldi ya da kötüydü deseniz olur mu 💜