Ailurophile | Taennie

3

Jennie'nin kombinini medyaya koydum.

İyi okumalar🖤

.

Gözlerimi açtığımda ilk idrak edemedim. Gözlerimi ovup sağ tarafıma baktım, Ella bacağını bacağımın üstüne atmış kolu Taehyung'un karnında uyuyordu. Küçüklüğünden beri çok dağınık yatıyordu.

Taehyung çoktan uyanmıştı bile. "Günaydın." Tavanı izlediği için benim uyandığımı fark etmemişti. Seslenince kafasını bana çevirip gülümsedi. "Günaydın. Neden uyandın bu kadar erken?" Bilmem anlamında dudak büzdüm. "Sen?" Bakışları suratımda dolaştı, ardından Ella'ya indi. "Her zaman böyle güzel manzara olmuyor, uyumak istemedim gece." Tüm gece ayakta mı durmuştu?

"Gece hiç uyumadın mı?" Kafasını iki yana salladı. "Uyu istersen, birazdan Ella'yı uyandırırım ben, gideriz zaten." Kolunu büküp eliyle kafasına destek vererek hafif doğruldu.

"Beraber güzel bir kahvaltı yaparız, Ella'yı uyandıralım." Birden Ella'nın doğrulmasıyla sıçradım. "Ben uyanığım zaten." Ben de doğrulup vücudunu vücuduma yasladım.

"Ne zaman uyandın sen?" "Siz konuşurken uyandım." Kafamı sallayıp yataktan kalktım. Taehyung da kalktığında sadece Ella kaldı. "Kalvaltı hazırlayalım mı?" Taehyung Ella'ya yöneltmişti bu soruyu. Ella onaylayınca onu kucağına alıp önden gitti. Arkalarından giderken odadan çıkmadan son kez Taehyung kokan odayı kokladım.

.

Kahvaltıdan sonra Ella'yı okula bırakıp şirket binasına geçmiştim. Biraz geç kaldığım için adımlarımı hızlı tutmaya çalışarak asansöre bindim. Toplantı odasının olduğu kata geldiğimde son kez saçımı kontrol edip kapıyı tıklattım.

"Kusura bakmayın, geç kaldım." Kaldıkları yerden devam ederken Jisoo Unnie'nin yanına oturdum.

.

2 gün sonra

Bugün Bts'in konseri vardı. Ne kadar Ella da gitmek istese de onu götürmeyecektim. Lalisa sevgilisi Jungkook, Chaeyoung yeni evlendiği eşi Jimin, Jisoo unnie ise birkaç senedir basından gizli tutmak zorunda olduğu ve bu yüzden yeni yeni rahat takılabildiği sevgilisi Yoongi için gidecekti.

Ben de sözde kızlarla eğlenmek için gidecek olsam da Taehyung'u sahnede her izleyişim beni heyecanlandırıyordu. Bts grubu olarak zaten harikalar yaratıyorlardı fakat özel olarak günlük hayatındaki tarzına uymayan kıyafetlerin tam oturduğu vücudu ve sesinin birleşimiyle benim için tarifi olmayan bir şölen sunuluyordu.

Saçlarımı hafif dalga yapıp üstüme biraz önce kararlaştırdığım kombini geçirdim. (Görmeyenler olmuştur diye buraya da yazmak istedim. Kombininin fotoğrafını medyaya koydum.)

Makyajımı da tamamladığımda son rötuş olarak kırmızı rujumu da sürüp çantama önemli eşyalarımı attım. Odadan çıkıp odamın hemen yan tarafındaki Ella'nın odasına girdim. Yatağında yan bir şekilde yatıyordu.

Yanına yaklaşıp yatağının kenarına oturdum. "Ella, iyi misin?" Yatağında doğrulup suratıma baktı. İkna etmeye çalışacaktı. "Ben de gelmek istiyorum konsere. Babam konser veriyor ama gidemiyorum."

Elin ellerimin arasına aldığımda kaybolmuştu. Üstünü okşadım. "Okulların olmadığında seni de götürüyorum bebeğim. Bir sonraki konser okul gününe denk gelmezse başka şehirde bile olsa götüreceğim seni tamam mı?" Kafasını sallayıp yatağından ayağa kalktı. "Bir sonraki konsere kadar ben de babamın evde bana konser vermesini isterim o zaman."

Bedenime sardığı kollarına karşılık ben de kollarımı beline sarıp saçlarına bir öpücük bıraktım. "Seve seve sana konser verir bence. Ama artık çıkmamız gerekiyor."