23

150 6 19
                                    

Sırama oturduktan sonra Minho sınıfa girmişti.Okula ilk girdiğimde böyle gözükmüyordu.Saçı başı dağılmış,gömleği kırışmış,kravatı gevşemişti.Yine bulmuştur kendisi gibi bir orospuyu onu da duvar kenarlarına çekmiştir.Sonrası hâlinden belli zaten.

Minho falan umurumda değil,ben Felix'e verdiğim sözü tutamadığım için üzülüyordum.Uzun zamandır da ziyarete gitmiyordum,kendime de hatırlatmış oldum.Okul çıkışı giderim artık.

~~~

"Felix,Lixie çok tatlı,aynı senin gibi.Sadece çilleri yok o kadar.İsmini de senin adının son harflerinden koydum,ona da çok yakıştı." dediğimde Lixie'nin sesini duydum.Yada bana öyle geldi.Sesi duyduğum an etrafa bakındım ama bırak Lixie'yi ortalıkta kedi bile yoktu.

Çok umursamadım.Felix ile biraz daha konuşup mezarlıktan çıktım.Otobüs durağına doğru giderken Hyunjin'i gördüm.Yanına gidip "Felix'i ziyarete mi geldin?" diye sordum.Yukarıya bakan kafasını bana çevirdi ve "Hayır,senin için geldim.Eve tek dönmeni istemedim." dediğinde "Gerek yoktu,yine de sağol." diye cevap verdim.

Kolunu omzuma attı ve beraber durağa gittik.Eve gidene kadar birbirimizi bırakmadık.Eve girdiğimizde Hyunjin koltuğa yığıldı ve bana bakarak bacağına vurdu.Bu "Yanıma gel" demek oluyordu.Ceketimi askıya asıp yanına gittim.

Kafamı Hyunjin'in bacağına koydum.Yüzüme bakıp gülümsedi."Seni çok seviyorum Jisung,bunu sakın unutma." dediğinde gülümsedim.Gözlerimi kırparak "Bende" demek istedim.Hyunjin'de anlamıştı zaten.

O gün banyoda birbirimize bağırmış olabiliriz ama kavga etmemiştik.Ben duştayken biri içeri girse bende küfür eder,bağırırım.Hyunjin ile sevgili değildik ama arkadaşta değildik.Birbirimizle flört ediyorduk işte.

Hatta ilk gecemi onunla deneyimlemiştim.Yabancıya gitmesin ayağına kandırmıştı beni şerefsiz.Klasik Hyunjin işte ne beklersiniz ki.

Canımdan çok sevdiğim kişilerden biriydi Hyunjin.Ama beni kıran tek birşey vardı,o da Jeongin ile beraber olmasıydı.Seungmin ile flörtleşen Jeongin,nasıl olduysa Hyunjin ile beraber oluyordu.Gerçekten sinir olmuştum.Jeongin'i de diğerleri kadar çok seviyordum ama konu Hyunjin olunca deliriyordum.

Neden bilmiyorum ama Hyunjin ile aynı evde yaşadığımdan beri onu daha çok sahiplenmiştim.Belki de düşündüğümden daha çok seviyorumdur.Artık hiçbir duygumu anlamıyor,hissetmiyorum.Ve bu işleri daha da zorlaştırıyor.

Sessizliği bozup "Hyunjin,sen Jeonginle sevgili misin?" diye sordum.Kafasını aşağıya eğip yüzüme baktı.Böyle bir soru beklemediği için şaşırmış olmalıydı.Yüzünü bana daha da yakınlaştırdı."Hayır,sadece sana aşığım." diyip burnunu burnuma sürttü  ve gülmeye başladı.

"Ama sizi yatakta gördüm." dediğim anda gülmesini sonlandırdı.Buna daha çok şaşırdığına emindim."Jisung bu gördüklerini unut gitsin.İstediğimiz için yapmamıştık onu." dediğinde kafamı bacağından çekmiştim.Yanına oturduktan sonra "Nasıl yani,ne demek istiyorsun?" diye sordum.

"Konuyu kapatalım Jisung lütfen.Sende gördüklerini unut,öyle birşey yokmuş gibi devam edelim." dedi Hyunjin.Kafamı iyice karıştırıyordu ama yalan söylemediği belliydi.Yüzünden ve ses tonundan anlaşılıyordu.

Hyunjin'e sarıldım ve "Ne olduğunu bilmiyorum ama üzme kendini.Söz veriyorum birdaha konusu açmayacağım." dediğimde o da bana sarılmıştı.

Hyunjin'i mutlu etmenin yolunu biliyordum."Sana havuçlu kek yapayım mı,içine tarçında koyarım." dediğimde geri çekilip "Olurrr." diyerek sırıtmıştı.Hyunjin'in bedeninden ayrılıp mutfağa gittim ve kekin malzemelerini çıkarmaya başladım..

SEVGİLİ ÖĞRENCİM [ MİNSUNG ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin