Lisadan
Sabah erken saatte kalkmıştım. Bugün Jungkookla buluşup almam için tutturdugu kolyeyi alıp laboratuara gecicektim. Zaman makinesini incelemem lazım ayarlanan son koordinatlarına göre babamın hangi yıla gittiği bulmalıydım.
Ne kadar o beni umursamasa da ben onsuz yapamıyorum. Hem belki bu sefer onu bulduğum için beni takdir eder.
Pek sanmıyorum ama
Jungkook'a attığım konum evimin yakınlarında ki bir parktı.
Saat yaklaşmıştı. Evden çıktım ve 5 dakika mesafe de olan parka yürüdüm.
Parka varmamla gördüğüm ilk banka oturdum. Saat erken oldugundan olsa gerek park bomboştu. Umarım Jeon beni bekletmez. Beklemekten hoşlanmıyorum.
10 Dakika sonra parkın girişinde gördüğüm siyah lüks araba ile Jeon'nun
geldigini anladım.Arabadan inip yanıma doğru yürüdü ve karşımda durdu. O durunca bende ayağa kalktım ve " Ver hadi şu ısrar ettiğin kolyeyi" diyip elimi uzattım.
Jungkook suratıma bakıp hic bir sey söylemiyordu.
"Hey Jeon hadi ver şu kolyeyi de gidiyim" dedim bir kez dahaJungkook" Ah kolye doğru, veriyorum"
Elini cebine attı ve kolyeyi çıkardı. Bu kolyeyi pek hatırlamıyordum. Büyük ihtimal o gece Jisoo'nun zorla taktırdığı bir kolye oldugundan dikkat etmemiştim.
Lisa" Tamam o zaman almayı istemesem de yine getirdigin icin saol" deyip uzaklaşırken Jungkook seslendi
"Lisa! Bu akşam yine bizim mekanda parti var sende gelsene" diye teklifte bulunmuştu.Yapıcak ve düşünecek bir ton işim var ve bana partiden bahsediyor. Onun gibi bos beleş insanları asla sevmiyorum.
Arkamı dönmeden "Meşgulum işim var " dedim yürümeye devam ettim.
Jungkook arkamdan koşturup kolunu boynuma koymuştu
"Hadi ama biraz eğlenmek herkesin hakkı, kendine bu kadar zalim olma Lisacık"
"Kolunu çek , Ayrıca Lisacım ne ya ? "
Kolunu çekmiş ve boğazını temizleyip" Tamam gelmiyorsan sen bilirsin zorlama yok sonucta" dedi ve o da arabasına doğru yürüdü. Bende eve uğramadan direkt laboratuara gitmek üzere taksiye bindim.
Hakim Bakış Açısı
Lisa taksiye bindikten sonra Jungkook da arabasıyla onu takip etmeye başlamıştı.
Adam 'Benden önemli ne işi olabilir' düşüncesiyle kadını takip etmeye karar vermişti. Adama göre çevresinde ki herkesin merkezinde o olmalıydı. Ondan önemli hiçbir şey olmamalıydı. Çocukluğundan beri öğrendiği buydu
Taksi durdugunda Lisa inmiş ve eski bir binaya girmişti. Jungkook da arabayı göze çarpmayan bir alana park edip arabdan inmişti. Adam bir yandan böyle bir binanın hala yıkılmadıgına şaşırıyor bir yandan da Lisa'nın burda ne işi olduğunu sorguluyordu.
Lisa binaya girip kapıyı kapatmıştı. Jungkook kaçıncı kata gittiğini görememişti. Içeriye nasıl gireceğini düşünürken şansı yaver gitmiş olmalı ki apartman sahibi binaya girmek üzereydi.
Jungkook hızla yaşlı kadının yanına gelip kadının anahtatı ile kapıyı açmasını bekliyordu. Yaşlı kadın bastan aşağı süzdü adamı. Gözleri ile ne demek istediği açıktı. Bu zengin görünümlü adamın neden burda olduğunu sorguluyordu. Jungkook yaşlı kadının sormasına izin vermeden konuşarak "Arkadaşım davet ettiği için gelmiştim ama bana hangi katta oturduğunu söylemedi. Telefonumu da unutmuşum arıyamıyorum." sozlerini söylemişti.
Yaşlı kadın" Kim arkadaşın? Söyle ben tanırım "
Jungkook" Kahküllü kumral renginde saçları var biraz uzun boylu bir kız"
Yaşlı Kadın"Ah şu bodrum kata inen kız senin arkadaşın demek. Merdivenin anahtarını verdi mi sana? Aşağı inen merdivenlere hep kitler"
Jungkook" Yok vermedi benim için açma şansınız var mı?"
Yaşlı kadın bina giris kapısını açmış ve jungkookla birlikte binaya girmislerdi. Bina içi kolidorda biraz yurudukten sonra bodruma inen merdivenlerin onune gelmislerdi. Merdivenler demir kapı ile kilitliydi.
Jungkook bu binanin ne kadar pis oldugunu ve daha ne kadar bu yaşlı kadınla konuşması gerektigini düşünüyordu. Lisanın bu yeri bu kadar sıkı güvenlikle koruması onu daha da meraklandırmıştı.
Yaşlı kadın" Şanslısın ki apartman sahibiyim bu merdivenlere açılan kapının anahtarı bir bende birde o arkadaşında var" demiş ve kapıyı jungkook için açmıştı.
Jungkook kadına teşekkür etmiş ve merdivenlerden yavaşça inemeye başlamıştı.
O sırada Lisa zaman makinesini mahzenden çıkarmış ve ana alanda ki çalışma masasının üzerinde inceliyordu. Makinenin notlarina ve girilmis olan son koordinatlara bakıyordu . Ayrıca nasıl çalıştığını da kavramıştı. Lisa ne kadar babasından yakınsa da ona benzeyen cok yönü vardı: Zeki, beklemeyi sevmez, eh birazda sabırsızlığı vardı
Lisa makineye öylesine odaklanmıştı ki merdivenlerden sonra açılan laboratuarın kapısını tam kapatmamıştı.
Jungkook kapının önüne gelmiş ve açık olduğunu görünce bir kez daha şansına hayran kalmıştı.
Yavas ve sessiz adinlarla laboratuara giren Jungkook her baktığı yerde ağzı biraz daha açılıyordu. Lisa ne ile uğraşıyordu? Bunlar da ne böyle? Oyuncak değil gibi duruyor diye düşünceler aklından geçiyordu.
Çevresine şaşkınlıkla bakmaktan olsa gerek önünü göremeyen Jungkook masaya çarpmış ve buyuk gürültü çıkarmıştı.
Bu gürültü ile işine odaklanan Lisa'nın gözleri Jungkook'u bulmuştu.
..................................................................
Herkese merhaba !
Uzun bir zaman yoktum farkındayım ama gecerli bir sebebim var. Yksye hazırlanıyorum. Bu yuzden pek aktif olamıyorum. Yine de elimden geldikce buraya bir şeyler atmaya calısıcam .
Bölüm hakkında ki dusunceleriniz neler?
Hepinizi seviyorum kendinize dikkat etmeyi unutmayın 💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
A Place In Time |TaeLiceKook|
Science FictionBir tarafta kalbi ilk defa aşkla tanışan Jungkook diğer tarafta Joseon dönemi Hükümdarı Kim Jae in'nin oğlu veliaht prens Kim Taehyung. - Lalisa bir gün babasının ortadan kaybolması ile onu bulmak için babasının icadı olan zaman makinesini kullanar...