yarım kalsın, gözlerin kararsın
sende gitmek istiyorsan tilkiler utansın❧
14/03/2023
bir gün."...beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, dokuz buçuk." Ve bir duraksama. "Kaçta kalmıştım? Sanırım baştan başlamam gerekiyor." Kiyoomi aslında kaçta kaldığını çok iyi biliyordu, sadece Atsumu'ya zaman kazandırmaya ihtiyacı vardı.
Ona kadar saydığında dönmüş olacaktı sonuçta değil mi?
Sakusa Kiyoomi solmak ve yeniden yeşermek arasında kalan; kirazdan koyu, şaraptan belki bir ton daha açık renkli kırmızı gül demetini toprağın üzerine bıraktı. Bir demet bile değildi artık, dokuz tane kalmıştı. Bir süredir evinin bir köşesinde öylece bekliyordu güller, ait oldukları yere, toprağa dönmeyi.
Kiyoomi onları görmezden geliyordu, onu yerine en uygun halinde getirmek istemişti. Atsumu'ya en uygun haliyle.
Nitekim öyle olmuştu, güllere baktığında aklına o gelmeye başlamıştı. Aslında nereye baksa aklına o geliyordu. Hatta bazen bakmasına bile gerek kalmıyordu, Kiyoomi gözlerini kapattığında dahi Atsumu'yu görmekten aklını kaybetmek üzereydi. Bu güller de onun bir kanıtıydı.
Atsumu gibi fark edilmeyi beklemişlerdi; ilgilenilmeyi, sevilmeyi, ya da en azından görülmeyi. Ancak son anlarına dek kimse yüzüne bakmamıştı. Son anlarına dek kimse o güllerle ilgilenmemişti ve son anında bile tutup mezarın başına sürüklenilmişlerdi. Üstelik bu soğuğa dayanamazlardı bile. Bu yakıcı soğuk narin ve neredeyse ölü çiçeklerin acı çekmesine neden olacaktı. Kurumuş yaprakları tek tek dökülecek, hiç kimsenin duyamadığı çığlıklar atarken toprağa karışıp gideceklerdi.
Neden onu en başından görememişti? Neden şimdi elinden gelen tek şey en değer verdiği insanın olmayışını kabul etmekti?
Eğer dünyanın merkezine kendini koymasaydı, eğer o aptal merkezde ikisi olsaydı...Ne değişirdi?
Neyin değişeceği hakkında hiçbir fikri yoktu ancak o zaman Atsumu'yla daha fazla vakit geçirmiş, daha fazla gülmüş olacaktı. Sesi bile kafasında silikleşmişti, gülüşünü aklında tutması imkansız gibiydi. Yine de direniyordu. Açlık sınırında yaşıyor, uyku uyuyamıyor hatta zar zor nefes alıyor olsa bile yine de direniyordu. Yaşaması için bir neden kalmamıştı ancak nefes almayı keserse Atsumu gerçekten ölmüş olacaktı.
Soğuktan beyazlamış olan parmak uçlarını toprağa sürttü. Yere oturmuş, yüzündeki belli belirsiz tebessümle önündeki soluk güllere bakıyor, bazende kesik nefeslerinin arasından öksürüyordu. Öksürüğünden sıçrayan kanın toprağa düştüğünü göremeyecek kadar buğuluydu siyah gözleri.
"Aşkını göremeyecek kadar aşıktım." Dizlerini kendine doğru çekti. "Öldüğünü göremeyecek kadar da ölü." Desteden bir tane gül aldı. Gülün dikenleri eline batarken kafasını hafifçe yana yatırdı.
"Ve şimdi yokluğunu kabullenemeyecek kadar deliyim. Ne yapmam gerektiğini bilmiyorum." Gülün yapraklarından biri koparak toprağa düştü. "Bugün tanıştığımız gün, biz tanışalı sekiz yıl oldu." Ve bir yaprak daha düştü kuru toprağın üzerine. "On yıl olduğunda döner misin peki? Yeniden tanışır mıyız?" Bir iç çekiş.
"Beni de öldürdün ama sadece zihnen. Aklımı alman yetmedi, canımı da alman gerekiyordu." Bir yaprak daha. "Neden senin var olmadığını bu dünyada hâlâ nefes alıyorum? Neden senin için aptal bir dünya oluşturamadım?" Gülün sapını iyice elinde sıktı. "O dünyada birlikte yaşamak varken bu dünyada tek başıma ölüyorum."
Yaprakların hepsi toprağın üzerine düştüğünde Kiyoomi avcunu açarak elindeki sapı yere bıraktı. Ardından ayağa kalktı.
"Senin için yıllar boyu sayacağım Atsumu, ömrüm bitene kadar. Ömrüm bittiğindeyse başka evrenlerde olacağım. Seni yine bulacağım sevgilim." Atsumu'nun yüzü gözünün önünde belirirken gülümsedi. Bir yıl olmuştu ama hiç değişmemişti. "Üstünden yıllar geçse de ölümün soğukluğunu ve senin kokunu unutmayacağım. Sensiz yaşamak çok zor ama baksana Atsumu, güneş yerinde değil mi?" Gecenin karanlığında kafasını gökyüzüne doğru çevirip parlayan yıldızlara baktı. "Senin yerin burasıydı oysa..."
Kiyoomi, Atsumu'nun yokluğunda nefes alırken bile zorlanıyordu. Çünkü aldığı her nefes onun yokluğunda yakıcı bir zehirden başka bir şey değildi.
Ancak yaşamaya ve saymaya devam etmeliydi, saymayı bitirirse Atsumu dönemezdi.
❧
Ben kendimi öldürmedim ancak içimde öldürdüğüm her bir
parça için Atsumu'yu öldürdüm.
Bunun için üzgünüm.Hasta parçaları iyileştirdim ve başka bir evrende hayat verdim.
Eternal Sunshine bu yüzden var, orası benim için hep bir gün ışığı olacak.
Çünkü güneş yerindeyse, her şey yolundadır.
teşekkür ederim <3
![](https://img.wattpad.com/cover/319221746-288-k823550.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
count to ten ❦ sakuatsu
Storie brevi"Bittiğimiz yerde başlayalım, o zaman bitmiş sayılmayız." [ Sakusa Kiyoomi ✗ Miya Atsumu ] ‣ Angst. ‣ Depresyon, intihar düşünceleri, kendine zarar verme. ‣ Küfür ve argo. ☞ 13/08/2022