"Felixh çöz şu ellerimi."
"Hmh pekii."
Felix kenardaki pantolona uzandı ve cebinden küçük anahtarı çıkardı. Önce hyunjin in dudaklarını öptü sonra ellerine uzanıp kelepçeyi bileklerinden çıkardı. Çıkardığı gibi bileklere serbest kalan Hyunjin felixi belinden tutup altına aldı.
"Cezalısın Felix."
"Hmm ne cezasiymis."
"Benimle konusmayacaksın."
Hyunjin bunu demesiyle Felixin üstünden kalktı ve mutfağa doğru ilerledi.
"Ha?"
"Hyunjin baksana bii."
"Hyunjin."
"Ama ağlarım."
"Sariliyim barışalım olur mu?"
Felix hyunjinin beline sarılmıştı arkadan. Cidden konuşmuyordu. Hyunjin tam Felix e dönecekken yandaki tezgahın üzerindeki kadehi ve içki şişesini görmüştü.
"Felix."
"Oh sonunda daha ne kadar konusmayacaksın benimle."
"Ben bugün içki içmedim."
"Eee ne güzel işte."
"O kadeh ne?"
Felix sertçe yutkunmustu. Hyunjin bunu fark edince tamamen Felix e doğru döndü.
"Ne kadehi?"
"Kim içti?"
"Ben bilmiyorum."
"Korumalar benden korktukları için mesai saatlerinde icmezler. Kim içti söyle."
"Ben bilmiyorum."
"Heryerde kamera var Felix. Eğer sen söylemezsen ben öğrenirim."
"Şey ben sadece tadını merak ettim."
"İçki zararlı Felix. İçki içen insanlardan hoşlanmam."
"O zaman evde ne işi var?"
"Misafirlerime ikram ediyorum."
"Özür dilerim."
"Tamam bu önemli değil."
Hyunjin Felixin bugün neden böyle davrandığını anlamış oldu. Felix'in bünyesi fazla güçlü olmadığı için hemen sarhoş oluyordu. Bunu şişeden çok fazla azalmadigini görmesiyle anlamıştı.
"Kızdın mı?"
"Evet ama geçti merak etme."
"Bana sarilir mısın?"
"Gel bakalım küçük bebeğim."
Sıkıca sarılmıştı Felix Hyunjin e. Sanki ondan korkuyor ama asla bırakmak istemiyor gibi bir havası vardı Felix in. Hyunjin de en çok bundan korkuyordu. Felixin onu bırakmasından.
"Felix."
"Efendimm."
"Arkadaşların varmı."
Felix arkadaşlarını hatırlamasıyla gözlerini kocaman açtı.
"Hii Hyunjin arkadaşlarım vardı."
"İsimleri neler."
"Jisung, Seungmin ve Jeongin."
"Hmm buraya gelmelerini istermisin? Benim bu hafta boyunca sıkı çalışmam gerekiyor. Senin canın sıkılabilir. O yüzden arkadaşların buraya gelebilir."
"Evett. Lütfen gelsinlerrr. Çok özledim aşklarımı."
"Huh? Aşk?"
"Evet. Onlara öyle diyorum. Hatta Jisung'la sevgiliyiz."
"Ne?"
"Yani sevgili değiliz ama çok yakın arkadaşız."
"Zaten sevgili olamazsınız."
"Neden ki?"
"Ben varım çünkü."
"Şey evet."
Felixin yanakları kıpkırmızı olmuştu . Hyunjin küçüğüne bakıp küçük bir gülümseme sundu.
"Arkadaşların yarın gelirler."
"Teşekkür ederim."
"İstediğin birşey varsa söyleyebilirsin bugün seninle ilgileneceğim."
"Ama ceza?"
"Vazgeçtim."
"Tamam o zaman avmye gidelimmm."
"Tamam sen hazırlan çıkalım."
Biraz saçma (?) Bir bölüm oldu. Aceleyle yazdım. Affedin ama yarın mükemmel bir bölüm yazcam. Salı günü arkadaşımla çalışarak kazandığımız parayla Denizli'ye gidicdz çok heyecanlıyım. 3 günde olsa yetimhaneden ayrılmak mükemmel bişey ehehe. Neyse sizi seviyorum hyunlix fotosu ekliyip kacyim çiçeklerimm.
Ay çok tatlı bunlar keşke böyle ilişkim olsa.
Görüşürüz kiraz çiçeklerim 🌸~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Little Girl| Hyunlix | Daddykink
Fanfiction"Huh? Merhaba tatlı kız. Evini mı kaybettin? İstersen bulmana yardım edebilirim." Lee Felix, lise son sınıftır. Babası annesini öldürdükten sonra onu da öldürmek ister ama ünlü bir iş adamı olan Hwang Hyunjin onu büyük bir para karşılığında sa...