3.Bölüm

73 6 17
                                    

~ Gaho ~

Aradan 3 gün geçmesine rağmen ona hoşçakal demeden gittiğim için çok pişmandım. Her zaman yanımda olması için her şeyi yapabilecekken, ona bir şey demeden gitmem en çok benim sinirimi bozmuştu...

Sabah alarmın çalmasını beklemeden erken bi saatte kalmıştım. Derin bir nefes alarak yataktan kalktım ve banyoya gidip soğuk suyla yüzümü yıkadım. Kafamı kaldırdığım da aynada gördüğüm yüz benim 2.kişiliğimdi. Dışarıdan her ne kadar masum iyi ve mükemmel biri olarak görülsem de içim de bi plotanik aşık ve buna dayanamayan, her seferinde aklıma gelen o düşünceler yüzünden yaşamaya devam edemeyeceğimi hatırlatıyordu... Sabah sabah bu tarz şeyler düşündüğüm için bunaldığımı fark ettim ve kendime gelmek için bana iyi gelen yer yani kilitli odaya girdim... Girdiğim de onun yüzüne bakmak benim için iyi gelmişti. Onun gözlerinde kaybolmuştum.Simsiyah saçları, kahverengi gözlerine baktıkça mutlu olmaya başlıyordum. Odanın içinde tur atmaya ve eşyalara bakmaya başladım. Woojin'nin kullandığı parfüm, en çok sevdiği yüzüğü, küpeleri, kıyafetleri, kullandığı saç boyaları bile vardı...

Odanın içinde kendimi kaybetmişken çalan telefonla kendime geldim. Arayan kişi menejerimdi. " Efendim Min" " Nasıl olduğunu sorma kısmını geçiyorum ve direk konuya geliyorum" " Devam et dinliyorum"
"Şuan bi programa katılman gerekiyor ama program sohbet içerikli olduğu için başka bir idolün daha katılması gerekiyor. Sen kiminle katılmak istiyorsun?" soruyu sorduktan sonra direk katılmak istemiyorum dicektim ama benimle birlikte katılan kişi woo olursa eğer onunla daha sık görüşeceğimi düşünüp hızlıca cevap verdim. " Eğer benimle katılan kişi Woojin olursa programa katılıcam." " Tamam ayarlamaya çalışıcam görü-" sözünün bitmesini beklemeden konuşmaya devam ettim.
" Aslında senden bir şey rica edicem." "Söyle, dinliyorum." " Eğer sen de Woojin'nin numarası varsa ya da bulabilirsen bana verebilir misin?" Cidden bunu söylerken beynim nerdeydi merak ediyorum. " Biraz beklersen eğer sana mesaj olarak atarım." " Gerçekten çok teşekkür ederim. Bunun için seni yemeğe çıkarıcam." " Sözünü unutma ona göre. Görüşürüz." " Görüşürüz"

Bu o kadar iyi gelmişti ki. Numarasının bende olması onu istediğim zaman arayabileceğimi düşündürmüştü...

~ Woo ~

Aradan kaç gün geçmişti ama hala unutamıyordum. Aslında onu unutmak istemiyorum, gözlerini, saçlarını, kaşlarını en önemlisi pembe dudaklarını...

2 gündür şirkette sadece prova yapıyordum. O kadar yoğundu ki yemek yemeğe bile vaktim yoktu. Sadece biraz oturup dinlemek istiyordum... Prova odasında öylece yerde yatarken birinin içeri girmesiyle hızlıca ayağa kalktım. " Sen misin Kyu?" " Evet,evet benim" Kyu olduğunu görünce tekrar kendimi yere attım. Konuşacak halim bile olmadığı için sadece Kyu'yu dinliyordum.
" Bugün eve gitmelisin. Biraz dinlen çünkü yakında bi programa katılıcaksın" " Ne programı?" Bu aralar çok yoğun olduğum için programa katılmak hiç istemiyordum. "Konuşma sohbet tarzı işte. Senin için katılmak iyi olur çünkü seninle birlikte katılan diğer idol Gaho"
Onun ismini duyduğum anda hiç yorgun değilmişim gibi ayağa kalktım.
" Olur, katılırım" neden katılmak istediğimi anlamış gibi yüzüme baktı ve konuşmaya devam etti. " Bu arada Gaho'nun menejeri senin numaranı istedi. Merak etme vermedim." Ne Gaho neden benim numaramı istesin ki ? Bana ne dicek ki? Uff ağrıdan çatlıcak olan başım şimdi daha çok ağırıcaktı..."Ya neden vermedin? Belki önemli bi konuydu. " " Cidden vermemi istiyorsan vericem ama kimseye bahsetmesen iyi olur." "Bahsetmem merak etme."

Kyu odadan çıkınca hızlıca üstümü değiştirip şirketten çıktım. Her şeye rağmen günün sonu iyi biticegini hissediyordum. Eve geldiğim de soğuk bir duş alıp kendimi yatağa bıraktım. Yorganın içine girdiğim de yavaşça ısınan bedenim kendini bırakmış ve uyumak için hazırlamıştı. Göz kapaklarımı güzel rüyalar görmek için yavaşça kapadım ve uykuya daldım...

Wooho Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin