medya: Tuana
"Yeni eğitim öğretim yılına biraz buruk başlıyoruz,tek tesellimiz Vefa'nın kaybının burdaki gençlere umut olması ama şimdi hepinizin önünde onlardan bir söz istiyorum, her kes burda mı?" konferans salonuna giriş yapmıştık ama dikkatler sahnedeydi bir adam konuşuyordu yanındakiler de muhtemelen burslu öğrencilerdi. "Hey sizden bahs ediyor" öğrenci temsilcisi diye bildiğimiz Duru bize seslendi. Onu takmadan dördümüzde pür dikkat sahneye bakıyorduk. Seyircilerin arasında Arap'ın değimiyle sincaplarda vardı.
"Vefa için çalışacaksınız, Vefa'nın adını yaşatmak için gece gündüz çalışacaksınız" diye bir şeyler zırvalamaıştı daha sonra " söz mü? diye sormuştu. "Vefa için söz!" diye bağırmıştık ardına da " Abim için söz" diye bağırarak eklemiştim. Her kes alkışlamaya başladı. Sahneye çıkıp etrafa bir göz attım şu bebeler tedirgin gözüküyordü. Hele şu küpeli olan korkusu suratından okunuyordu. Sonra bir kaç fotoğraf çektiler ve bitti.
Bizimkilerden ayrılıp kafeteryaya du içmeye gitmişdim. Bahçeye çıktığımda bizimkileri gördüm yanlarında şu bebeler de vardı. Yanlarına varmıştım ki adının Çağrı olduğunu öğrendiğim çocuğun " Gel lan gel beraber analım bak yukarı bak bak iyi bak arkadaşın atladı gitti ordan. Geberdi lan arkadaşın o gün şerefsizin biri silindi bu dünyadan. Her sene hatırlat da beraber kutlarız." duyduklarımı hazm etmeye çalışıyordum. Bizimkiler beni fark etmiş olacak ki bana bakmaya başladılar. Zeyno gözleriyle sakin ol demeye çalışıyordu.
Nasıl oldu bilmiyorum ama birden kendimi Çağrı denen çocuğun sırtında buldum. "Lan insene üstümden, kızım bak in diyorum" "Oğlum öldürürüm lan seni gebertirim." Beni sırtından indirmişti ama ellerim saçlarındaydı. "Abim hakkında bir daha konuşmayacaksın" Hâlâ bağırıyordu. Ona karşı koyamıyordum artık tırnaklarımı yüzüne geçirdim. "LAN TIRMALAMAK NEE MANYAK MISIN" "MANYAĞIM KAN MANYAĞIM" Önder hocanın sesi duyuldu bizimkileri ayırmıştı sanırım bi biz kalmıştık. Tam Çağrıyı yumruklayacakken belimdeki kolları hissettim. Ali beni belimfen tutmuş geriyr çekiyordu.
Etrafıma şöyle bir göz attım. Ege'nin burnu kanıyordu, Berk desen perişan haldeydi kızlar daha beter. En son kendi eserime baktım. Kaşı ve dudağı patlamış gözünün altıda şişmişti kesin moraracak beter olsun.
"Sen neye gülüyorsun?" Önder hocanın sorusuyla irkildim o an anlamıştım Çağrı'ya bakarak sırıttığımı. Öndrr hoca baktığım yere bakınca gözleri fal taşı gibi açıldı. " Çağrı senin bu halin ne?" Şimdi doğruya doğru en berbat halde olanı Çağrıydı. "Derhal müdürün odasına" itiraz etmeye kalkışacakken " Hemen dedim!" diye bağırınca mecbur gitmek zorunda kaldık.
Müdürden azar yiyip sınıfa gönderilmiştik. Bir kaç ders sonra teneffüste Hazalın bir yere gittiğini gördüm. Zeynoya kaş göz yaparak beni takip etmesini istedim. Tuvalette sıkıştıtmayı başarmıştık. Hemen eşyalarını toplayıp kaçmaya çalıştı. Zeyno önüne atlayarak " Nereye?' diye sordu. Hazal diğer tarafa geçince bu sefer ben önüne geçtim. " Israr ediyoruz" " Çekiksenize kızım manyak mısınız siz?" sorduğu soruya Zeyno" Kafamız atınca manyağa bağlıyoz o halimizi görmek istemezsin" böyle cevap verirken ben de " Şimdi anlat bakalım o gece neler oldu?" söyledim. Hâlâ cevap vermeyince bağırdım" KONUŞSANA KIZIM".
Tuvalete giren iki kızla Zeyno'nun dikkati dağılmıştı. Hazal hemen kaçtı bende peşinden. Beni fark etmemişti anlaşılan. Okulun arkasına doğru gidiyordu. Birden durdu bende duvara onun göremeyeceği bir yere saklandım. Telefonu çıkarıp birini aramaya başladı. Aradığı kişi belli ki açmamıştı telefonu. Kendi telefonumu açıp video kaydı almaya başladım.
Duyduklarımla olduğum yere çakıldım. Yine haklı çıkmıştık.
Hello her kese merhabaa nabiyosunuzzz. Şiki şiki şiki şik şik.
Yorum gelmediği için hiç bölüm atmak istemiyorum yaa
Hadi hadi yorum yapmadan gitmeyin yahuu
Neyse votelerinizi ve YORUMLARINIZI bekliyorummm.
![](https://img.wattpad.com/cover/316145132-288-k615877.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Story|tozluyaka
Novela Juvenilİşte her şey o zaman o konserde oldu.. Etraftaki insanların bağrışları.. Abim..