İnsanlar üzülür, kırılır paramparça olabilirler. çoğu insan bunu dışına vuruken çok az sayıda insan bu duyguları içinde yaşayıp zamanla geçmesini beklerler. Aslında hangisi doğru olan kimse bilmez. Çünkü insanlara seni kötü etkiyen bir açık Bulduklarında yüzüne üstüne doğru yürümeye başlıyacaklardır. Söylediğin şeyi sana karşı bir darbe olarak göreceklerdir.
Bir diğeri ise anlatmayan kişiler bunlar içlerinde sanki dünyayı biriktiriyorlarmış gibi dolu olurlar. Ağlayamazlar ama aslında en çok onlar ağlarlar. Sadece güçlü olduklarını gösterircesine dik dururlar. Acılarını,kederlerini , mutsuzluklarını , düşüşlerini , kırılışlarını içlerine atarlar.
Ben sanırım ikinci grupta olanlardanım. Kimseye canım acıdı demem zaten diyecek pekde kişi yoktur etrafımda hata belki hiç ya da belki vardır ama ben öyle görmüyorumdur dediğim gibi iki şekildede kötü etkilenen siz olursunuz. Anlatmak derdi azaltır derler ama ben hep bunun farklı olduğunu düşünürüm. Mutluluk anlattıkça azalır, dert anlatıldı çoğalır. Bunun sebebinin insanların içindeki kin ve haset duygularının olduğunu düşünüyorum. İnsan oğlu hasetsiz ve kinsiz yaşayamaz hep Birbirlerinin ayağını kaydırmaya çalışır ve kaydırırlar.
Yeni uyanmıştım. saat beşte odaya gelip uyuduğum aklıma düşmüştü o adam kafamı kurcalıyordu adını sormamam bir pişmanlık olarak kafamı kemiriyordu. Bugün gelir diye düşündüm uzandım koltukta diğer yöne dönerek oda aydınlanmıştı ama benim için uyanış saati değil uyuma saati bu saatler. Bu yüzden uzandığım yerden kalkma zahmetinde bulunmadım. Üstümdeki pikeyi kendime daha da dolayarak tekrar uyumayı diledim ama bunun olmayacağını çok iyi şekilde biliyordum. Uyundığım zaman tekrar uyuyamazdım.
Ama yine de denemek istedim. Gözlerimi kapatıp içimden saymaya başladım düşünmemek için. Kafamı bir şekilde dolu tutmam lazımdı. Gözlerimi kapatıp 100 bulduğunda sayı kapı açıldı. Ama ben gözlerimi açmadım. Nedenini bilmediğim bir his açmamam gerektiğini söylüyordu sanki.
Ayak sesleri koltuğun yanına kadar geldi. Yüzümde bakışlarını hissedebiliyordum. Ama tepki vermedim. Ne yapacağını merak ediyordum. Genelde ben burada olmadığım zaman gelir burada uyurdu. Onun odasında da bir koltuk var ama ona göre kısa bir koltuk rahat etmiyordu sanırım daha önce hiç burada neden uyuduğunu sormak aklıma gelmemişti.
Pikeyi üstümde çekip beni kolarının arasına aldı elerim yumruk olmuştu ne yapıyordu? Gözlerimi açmam gerekiyor muydu? Ne yapmalıydım? Nedense halimden gayet memnundum. Bu ilk kez yaşanıyordum. Kokusu aşırı yakındı...
Beni koltuğun iç tarafına koyup elini belime sardı. Bu yaptı aşırı güven vericiydi. Bunu her gün yaşamak isteyebilirdim. Deli gibi ona karşılık vermek istesemde uyuyor taklidi yaptığım aklımın ucundaydı. İyice iç içe geçmiştik.
Uykum gelmiyordu diken üstünde gibiydim. Buradan çıkıp onu yalnız bırakmam gerek sanırım. Üstünden koltuktan çıkmaya çalışırken gözleri kapalıydı. Uyumuştu. Hemen nasıl uyuyabiliyordu?
Tam koltuktan ineceğim sırada belimden tutup iki elini beline sarıp beni kendine hapis etti . Başımı kaldırıp yüzüne baktım. Gözleri kapalıydı bilinçsiz şekilde mi yapmıştı bunu. Ne yapıyordu bu ? Ben ne yapacaktım?
Üstünde kıpırdanıp koltuktan inmek isterken elini belime daha da sarıp " rahat dur uyanık olduğunu biliyordum dolunay. Şimdi akılı bir kız çocuğu ol ve sessizce uyu. Dinlenmek lazım çok yorgunum."
Ne diyordu bu hergele hıç bir fikrim yoktu ama işime geliyordu. Deli gibi onunla uyumak istiyordum ama ben ikincisi kez uyuyamıyordum Lanet gelsinki...Büyük kocaman kolari beni serbest bırakmayınca Bu olayı kabulenip onunla o uyanana kadar bekleyecektim. Yüzünü boyun girintisine koyup bekledim. Kokusu ferahlatıcı gelmişti çok enteresan şekilde. Bu adam gece gündüz alkol ve sigara içindeyken nasıl bu kadar ferahlatıcı kokuyor olabilirdi? Ben bir gün yakanmasam sanırım boka bunalmış gibi tütün alkol kokuyordum.
Kokusunu içime daha da çekip kendime boynunda yer yaptım. Gözlerime ağırlık düşmüştü. Uyku bastırmıştı direnmeye çalıştıkca daha da içine çekiyordu. Ve beklenen oldu uzun zaman sonra ilk defa ikinci kez uyuyabilmistim. Gözlerim uykuya yenik düştü ve koca bir karanlık...
✨