unseen scene of kaeya

rotten meal

Neden ise bir anda kendini kötü hissetmeye başladı."sanırım onu dememeliydim..kendimi affettirmem lazım bu sefer."Kararlı bir şekilde demişti.Gülümseyerek arkasını döndü*"beni neden takip ediyorsun Amber?"Amber bir anda kaeya'nın ona döndüğünü görünce irkildi."ah fark edeceğinizi düşünmemiştim.Master Diluc'un yaptığını gördüm geçerken iyi olup olmadığınızı soracaktım sadece".Kaeya bir süre sessiz durdu Amber'ın gözlerinin içine bakarak."iyiyim hiç birşeyim yok merak etme kötü olduğumu gördünmü hiç hem sen benim?"Endişeli şekilde bakmaya başlamıştı Kaeya'ya."yani hep yalan söylüyordun iyi olduğunuz konusunda?.Elleriniz kan içinde ve hayla kanıyor iyi olmadığınıza eminim."İkiside bir süre sessiz kaldı."Ugh.sorun yok amber eve gidince hallederim birazcık kan yüzünden ölecek değilim ya?"..Amber ciddi bakışları ile kaeya nın ellerine baktı."Sizinle geliyorum lütfen itiraz etmeyin."Kelimeleri boğazına düğümlendi adeta 10 saniye konuşamadı."Amber kendimi öldürecek değilim merak etme kendimi öldürmek istesem çok daha iyi yerler var.."Az önce ne dediğini yeni fark edip hızlıca Amber a döndü."Ne? Ben intihar dan bahsetmemiştim bile yoksa siz-"..."Amber yeter ciddiyim işin yok mu hem senin? Collei ile takılsana biraz özlemişsindir hem"Amber hızlı bir hamle ile kaeya'nın koluna girdi."Bu gece sizi hayatta tek bırakmam"Derin bir iç çekti."Offff..iyi. beni rahatsız etmek yok direk uyuyacağım anlaştık mı?"Amber gülümseyerek cevapladı."Anlaştık!" Kısa bir süre sonra kaeya'nın evine varmışlardı.Kaeya yavaşca kapıyı açtı ve içeri girdiler etraf boş şarap şişeleri ile doluydu tamamen ve bir çok da peçete ile."Vay canına buranın hali ne böyle-? Savaş falan mı çıktı burada"Pişkin pişkin cevapladı"ehh biraz dağınığım kusura bakma davetsiz misafirsin yoksa toparlar idim etrafı biraz."Amber tekrar konuşmaya başlayana kadar yine sessizlik oluşmuştu."çok fazla içmiyor musunuz? Sağlığınızı çok büyük tehlikeye sokuyorsunuz."Bişey demedi ve kalkıp sadece boş şişeleri toplamaya başladı."Ellerinize pansuman yapmalıyız"."uhh lavabo'da ilk yardım çantası olması lazım orda bandaj vardır."Amber ilk yardım çantası'nı almak için lavabo'ya gittiğinde kanı donmuştu.Etraf tamamen kırık ayna parçaları ve boş ilaç kutuları ile dolu idi bir miktar kurumuş kan ile.Hızlıca çantayı alıp Kaeya'nın yanına döndü ama Kaeya çoktan gitmişti bile.Kaeya'yı ararken mutfak masasında'ki sofra dikatini çekti.Bir şişe şarap ve iki tabak biftek."Acaba ne için iki tabak hazırlamıştı?"Diye geçirdi içinden sonuçta misafir beklemiyor idi değilmi?...Daha sonra zaman kaybetmeden evden çıkıp Kaeya'yı aramaya gitti.Kaeya çoktan uzaklaşmıştı bile biraz tek kalmak istiyordu sadece."Elleriniz kanıyor pansumana ihtiyacımız var,yani hep yalan söylüyordunuz sanane sanki benden off.."Biraz daha ilerledikten sonra büyük bir ağacın gövdesine yaslandı oturup.Acaba şimdi ne olacaktı? Hayla Amber onu arıyormu idi yoksa çoktan eve dönmüşmüydü?.Bu düşünceler'den kurtulup biraz dinlenmek istedi.Tam uykuya dalmış sakin bir şekilde uyuyacakken kafasına yediği taşla uyandı."Şimdi'de insanlara kendini acındırmaya çalışarak mı dikkat çekmeye çalışıyorsun Kaeya?"Taşı atan Diluc'dan başkası değildi.Göz devirip ayağa kalktı."Hayır dikkat çekmek istesem çok daha işlevli yöntemlerim var.Neden geldin?"Her ikiside birbirlerine çatık kaşlar ile bakıyordu sinirli şekilde."Amber haber verdi aptal herif her ne ise amacın diğerlerini endişeye sokarak yapma bunu.Şimdi yürü seni evine bırakıyorum."Bu cümleden sonra Kaeya ciddi anlamda sinirlenmişti."İstemez siktir git işine bak sen kendim giderim ben"Diluc Kaeya'yı arkasından tuttu ve sürükleyerek götürmeye başladı."Seninle uğraşacak zamanım yok alberich çok meraklı değilim zaten senin sorunsuz şekilde eve gidip gitmemene bana bıraksalar geber umrumda olmaz Amber yalvardı."..."senden nefret ediyorum diluc..."