Flasback
Aynanın karşısına geçip göbeğimi sıktım.Elime gelen yağ birikintisini daha da sıkarak çığlık attım.Deli gibi ağlıyordum.Nasıl bana ihanet edebilirdi.Nasıl benden bu şekilde bahsedip dalga geçebilirdi.Neden hep aptal yerine ben konuyordum.Ellerimi bu kez çatlaklar oluşmuş bacaklarımda gezdirdim.İlk kez kendimden bu kadar nefret ediyordum.İlk defa kilolu olduğum için bu kadar utanıyordum.Kendimi yere bırakıp ağlamaya devam ederken annemin neden benimle ilgilenmediğini sorguluyordum.Kim bilir neredeydi.Üvey babamı bile ondan daha fazla seviyordum.Yavaşça yerimden kalkarak banyoma girdim.Geçen gün annemin dolabında bulduğum jileti elime alıp bir kaç kez çevirdim.Değer miydi ki onlar için.Başımı kaldırıp aynaya baktım.Tombul yanaklarım pembeleşmiş, gözlerim ağlamaktan morarmıştı.Onun dışında her zaman ki ben gibiydim.Neden bende zayıf olamıyordum."Şişman, Balina, Çirkin" ve daha fazlası.Elimde tuttuğum küçük parlak şey ile bir daha asla bunları duymak zorunda olmayacaktım.Bir daha asla ağlamayacaktım.Yalnızca bir kaç dakikalık bir acı hissedecektim.Tekrar jilete bakarak gözümden akan damları elimin tersiyle sildim.Az önce Nash ile son kez konuşmuştuk-Tanıtımda ki sahne- ve ben onu şu an gelse affedecek gibi hissediyordum.Aptaldım.Hemde fazlasıyla.Kin besleyemiyordum başkalarına ancak konu kendim olduğunda değişiyordum.Sonuçta 15 yıldır kendimden nefret edebiliyordum.Küvetin tıpasını takarak sıcak suyu doldurmaya başladım.Odama girerek telefonuma aldım ve son kez en sevdiğim şarkıyı açarak yarısı dolmuş küvete girdim."Hazırım" diye mırldandım."Ruhumu özgür bırakacağım" jileti yan bir şekilde hızla bileğimin üzerine sürtünce acıyla çığlık attım.Göz yaşlarım şiddetlenirken aynı şeyi bir kaç kez daha yaptım.Ama derine batırmaya gücüm yetmiyordu.En sonunda jileti daha fazla bastırdım ve gözlerim karardığında kendimi suyun içine bıraktım.Huzurlu hissediyordum.Canım çok yanıyordu ama huzurluydum.Ölmek büyük bir armağan olacaktı bana.
Şimdi ki zaman
"Buraya geleceğinden haberim yoktu." başını salladı."Emin ol benim de öyle." kollarımı kendime çektiğimde Will'e döndüm."Gitmem gerekiyor.Geç olmadan evde olacağım." itiraz edecek gibi olsa da "Lütfen." dedim göz ucuyla tuvalete giden Julia ve diğer kızlara bakarak."Söz veriyorum başıma bir şey gelmeyecek." başını salladığında Ansel'in elini tutarak dışarıya sürükledim onu.Bir kafeye gelene kadar ikimizde tek kelime etmedik.
Flasback
"Bizi gören çoğu insan şöyle düşünüyordur'Bu çocuk bununla çıktığına göre deli olmalı' "
"Ne demek Bununla? Ne demek BUNUNLA?"
"Kimden hoşlanacağıma sen karar veremessin.Tamam mı? Bu karar bana ait hiç kimseye değil.Sana bile"
"Peki neden benden hoşlanıyorsun!?"
"Çünkü hoşlanıyorum! O kadar"
"AMA NEDEN"
"Çünkü öyle! Şimdi göt kafalı olmayı bırakacak mısın?!"
"Bana 'Göt kafalı' demeyi kes!" "Sensin göt kafa"
Beni belimden kavrayıp kendine çekti ve dudaklarıma küçük bir öpücük bıraktı.
MMFD *gözünden kalp çıkan emoji*
Bu arada yeni bir hikaye yayınlamayı düşünüyorum.Kurgusu hazır ancak kimin hakkında yazacağım konusunda emin olamıyorum.Yorumlarda bana fikir vererek yardımcı olursanız çok mutlu olurum.
