Telefonumu kapattım. Gözlerimi dışarıdaki karanlığa diktim. Siyah gökyüzünde ışık kirliliğinden dolayı sadece iki üç tane yıldız görünüyordu. Ama yine de bakmak güzeldi.
Kendimi gökyüzüne yakın hissediyordum. Oradan dünyayı izlemek çok güzel olurdu. Tamam dünyadan kastım benim dünyam haline gelen adam olabilir ama detaylar önemli değil.
Onunla tanışsam bile bana bakmazdı diye içimden bir ses benim canımı tekrar yaktı. Çıktığı kadınların hepsi çok güzeldi. Buna önem verdiği belliydi. Bütün erkekler aynı. Bu kişi Johnny de olsa dış güzelliğe daha çok önem verdiği gerçeğini değiştirmiyor.
Yine kendime depresyona girmek için sebep bulmuşken, Wattpad'e girmek için telefonumu açtım. Takipçilerimin hepsi Johnny'e olan aşkımı çok iyi biliyordu. Johnny ile ilgili olan her şeyi bana atıyorlardı ve bu çok hoşuma gidiyordu. Ona olan aşkımı Johnny de keşke bilseydi.
Bölüm yazmam gerekliydi artık kurguma. Ama ders çalışmaktan ve ders çalışma baskısından kaynaklı bölüm yazacak halim kalmıyordu. Tony ve Johnny beni birkaç hafta daha beklemeliydi. Onlarla yaşamak istediğim şeyleri yapan küçük bir Zeynep vardı.
Küçük demem küçük olduğu için değil o benim kafamın içindeki küçük Zeynep'ti. Benim hayallerimi yaşayan oydu. Benim kitabıma zorla kendini sokturan ve Stephen ile kendini sevgili yaptıran arkadaşıma bölüm yazması için duyuru yazdıktan sonra bildirimlerimi cevapladım.
Her şeyi yapmak artık zor geliyordu. Yaşamak için sebebim yokmuş gibi. Beni bu depresif halimden kurtarabilecek tek kişi Johnny idi. Ama o başkalarıyla samimi olmakla meşguldü.
Aşk acısının kralını PlATONİK olanlar yaşar. Bunu tam anlamıyla doğrulamıştım. Bu yüzden Wattpad'i seviyordum burası benim gibi ümitsiz platoniklerle doluydu.
Johnny yakın zamanda buraya geleceğini biliyordum. Turneye başlamıştı. Ve sıradaki yer İstanbul'du. İstanbul'da yaşayıp gidememek ve onu görememek çok üzüyordu. O buraya geldiğinde bile aramızda kıtalar olacaktı. Kıtalar tam doğru bir terim olmaz. Biz ona farklı kıtalarda olucaz diyelim. Hem bu kadar yakın hem de bu kadar uzak olmak daha çok canımı acıtıyordu.
O İngiltere'deyken ya da Hollanda'dayken her şey daha kolaydı. Düşüncelerim arasında dolanmayı bırakıp camın dışarısındaki gürültüye odaklandım. Kavga çıkmıştı. Şaşıramıyordum artık her şeyi beklerdim insanımızdan.
Yaşamak gittikçe daha da zorlaşıyordu. Bunları düşünmeyi bırakıp uyumaya karar verdim. Yarın evden azıcık da olsun uzaklaşmak için Beyoğlu'na gitmeye karar vermiştim. Belki Johnny'nin yüzüklerine benzer bir yüzük bulurum diye gezecektim. Her yaptığım aktivitenin onunla ilgili olması, yaptığım şeyleri yapmak için heyecanlandırıyordu beni.
Telefonumu şarja takmak için şarj kablosuna uzandım. Telefonumu komidine koyup ve gözlerimi tavana diktim. Onun yanımda olduğunu ve bana sarıldığını düşünmek çok güzeldi. Ah bir de aramızdaki şu yaş farkı olmasa. Ben onu her haliyle severim de kızından bile daha küçüktüm.
Yanlış zamanda doğmuştum. Ne olurdu onunla geçirseydim yirmili yaşlarımı. Hayallerimi yıkan kader benim için onunla tanışmamı sağlar mısın? Sanmıyorum. Sen ünlü ve güzel kişileri onunla karşılaştırırsın. Ne olurdu kader çarklarını bizim için çevirse.
Gözlerimi bu düşünceleri düşünmeye devam ederek kapattım. Tek hayalimdi onunla tanışmak ama gerçek olamayacak kadar imkansız bir şeydi benim için. Ben sadece normal biriydim. O ise dünyaca ünlü bir aktör.
Kendini zorla kitaba sokan kişinin kim olduğunu tahmin etmişsinizdir. Stephen'a olan aşkımı bütün wattpad âlemi duysun.
Ben birinci şahıstan yazarken yazdığımı beğenemiyorum. Siz seviyor musunuz?
Kendimi geliştirmek için yazmayı seviyorum. O yüzden yazıyorum birinci tekil şahıs.
Pazar gecesinde yaşadığım hüznü pazartesi yaşamıyorum. Yarın çok kötü hasta olmama rağmen iki haftadır doğru düzgün okula gitmediğim için okula gidicem. Derslerimi toparlamam lazım..
Sizde durumlar nasıl?? Nasılsınız?
Dertleşmek isterseniz yazın. Sizi seve seve dinlerim.Ben bu kitabı yazarken _Binsan_ 'ı düşünerek yazıyorum. Ama hepinizin fikir vermesini çok isterim. Mesela Johnny ile yapabilecekler şeyleri ya da ona söyleyeceği replikler falan. Her şey olabilir. Öneriye açığım.
Uzun zamandır bölüm yazmadığımın farkındayım. Ama yazmaya başlayıcam. Özlemişim.
Beni tanıyan kimse bu sözlerime inanmaz bundan eminim cikxşdjdşs ben de inanmıyorum ama elimden geleni yapıcam.
Ayrıca bin tane bildirim oldu. Bu yüzden yorumlarınıza biraz geç dönebilirim kusuruma bakmayın.
Sizi çok seviyorum <3
Öpüldünüz ♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SERENDIPITY | JOHNNY DEPP
Fiksi PenggemarHerkes aşık olduğu ünlüyle tanışmak ister ama eğer onun yaşadığı yerde yaşamıyorsanız örnek TÜRKİYE ,bu birazcık imkansızdır. Ya onun konserine ya da film galasına gitmeniz gerekir ya da onun olması muhtemel bir film festivaline. Ama bazen evren ş...