Sadi tıraş köpüğünü yüzüne sürdükten sonra Ustura'yı sağ eline alır fakat omzuna giren ağrı ile sinirli bir şekilde nefes verir ve Ustura'yı bu defa Sol eline alır. Songül oturma odasına girer.
"Yardım edeyim mi?"
Sadi kısık gözlerle Songül'e bakar sonra da tavırlı bir şekilde gözlerini kaçırır.
"Gerek yok."
"Sadi bana surat asmaktan ne zaman vazgeçeceksin?"
"Davranışlarının Etrafındakileri nasıl etkilediklerini düşünmeye başladığın zaman Songülcüğüm."
"Düşünüyorum zaten...düşünüyorum.
Ama ben senin böyle yarım yamalak tıraşla Okula gitmeni de istemiyorum.Hadi ver ben yapayım."
Songül Sadi'nin yanına gelir ve Koltuğun kenarına oturup elini uzatır.Sadi usturayı uzatır.
"Al,sinek kaydı olsun."
"Tamam deneyeceğim,ilk seferim sonuçta."
Sadi bunu duymasıyla hızla kararını değiştirir.
"Oldu canım,ver."
"Ne oldu şimdi?"
"Ben deney faresi miyim?"
"E...tamam da benim Berber Dükkanım falan yoktu. Yapacağım işte. Deneyeceğim diyorum."
Sadi dayanamayıp günlerdir içi içini yiyen o konuyu açar.
"Öyle mi...Belki Erkek Arkadaşını Tıraş ettin eskiden?"
Songül gözlerini kaçırır ve yutkunur.
"Benim öyle Hayatımı traş etmeyi değecek bir Adam girmedi..." derin bir iç çeker "...ama sen haklısın ya, ilk denemem kanatırım falan şimdi,gerek yok."
Sadi Ustura'yı uzatınca Songül şaşkın bir şekilde bakar.
"Bir yerden başlaman lazım..."
Songül bu duruma sevinip Ustura'yı eline alır ve Sadi'ye biraz daha yaklaşır.Usturayı yavaşça sağ yanağına götürür ve yavaşça tıraş etmeye başlar.Sadi burnuna dolan Begonvil kokusu ile gözlerini yavaşça kapatır ve yanağında duran el ile huzurlanır.Songül Sadi'yi ciddiyitle Tıraş ederken adamın yüzünü ezberlemek istercesine inceler ve fark etmeden biraz daha yaklaşır.Sadi yavaşça gözlerini araladığında Songülün dibinde durmasını beklemiyordu.İkili birbirine fazlasıyla yakın durdukları için nefesleri birbirinin yüzüne değiyor ve kalpleri daha da hızlanıyordu.
"Songül..." diye fısıldadı Sadi.
Songül sert bir şekilde yutkunur ve sadi'nin gözlerine bakar.
"Songülüm..."
Sadi Songülün önüne düşen saçlarını nahif bir şekilde kulağının arkasına sıkıştırır sonra da elini yanağına koyar.Songül gözünü yavaşça kapatıp Yanağını biraz daha Sadi'nin eline yaslayıp avuç içine bir buse kondurur.Gözlerini yeniden açmasıyla beraber Sadi ile göz göze gelir. Sadi bakışlarını yavaşça Kadın'ın dudaklarına çevirir ve yutkunur.Songülün bunu fark etmesiyle beraber o da gözlerini adamın dudaklarına çevirir.Sadi elini Songülün beline sarıp koltuğun kenarından kucağına çeker ve Dudaklarını buluşturur. Songül şaşkın bir şekilde gözleri kapalı olan Sadi'ye bakar. Sadi gözlerini açıp Songülün şaşkın bir şekilde bakam gözlerine bakar ve geri çekilir.
"Bence bir yerden başlamamız lazım..."
Songül titrek bir nefes verdikten sonra bu defa o birleştirir dudaklarını ve gözlerini kapatmaz. Sadi gözleri açık bir şekilde karşılık vermeye başlar ve Songülün belinde duran elini biraz daha sarar beline.
Songül iki elini Sadi'nin yanaklarına koyduktan sonra Öpüşmeleri şiddetlenir.
Birkaç dakika sonra Songül hafif bir şekilde geri çekilir ve alnını Sadi'nin alnına dayar.
İkili kendilerine geldiklerinde Sadi Songülü şakağından öper ve kokusunu içine çeker.
"Menengiç en lezzetli bulduğum tat sanıyordum...değilmiş."
Songül gülümseyip Sadi'ye sarılır ve omzuna vurur.
"Salak..."
"Çok romantiksin."
"Benim romantikliğim bu Payaslı..."
"Her halinle severim ben seni...
Acarerk Payaslı."
