6 •

240 18 23
                                    

Mekana geldikleri an Kokoyu onun için hazırladığı yatağa nazikçe bıraktı ve Rini aradı. "Kokoyu aldım sizde şu Sarışını alıp getirinde gösteri başlasın." Sanzu bunları söylerken kesinlikle zevkten dört köşeydi ve neler yapıcağını düşünüp manyakça sırıtıyordu.

Telefonun diğer ucundan Rin yanında ona onaylamaz bakış atan abisinin eşliğinde "Tamam." Diyip telefonu kapattı. Telefonu kapatınca Ran ona döndü. Bunu yapmamalıyız sırf o manyağın takıntısı yüzünden başımızı belaya mı sokacağız?

Tin tereddüt etmeden "Istersen sen gelme ama ben gidiyorum." Diyerek önden yürumeye başladı. Ran iste oflayarak peşinden gitmeye başladı kardeşini yanlız bırakamazdı ama kesinlikle bunun altından kötu bişi çıkacağını düşünüyordu.

İki çocuk Sanzu tarafından verilen adrese geldiklerinde binaya baktılar Ran son bir umutla kardeşine baktı ama binaya doğru ilerleyen Rini görünce kardeşinin neden bu kadar aptal olduğunu düşünerek oda girişe doğru ilerlemeye başladı. Aradıkları kapıya geldiklerinde zili çaldılar.

Inui bu saatte kimsenin ona geleceğini düşünmüyordu belki Takemichidir ona bakmaya gelmiştir diye düşünerek kapıya ilerledi dün sabah iyi hissetmediğini söylemişti.

Deliğe bakmadan direk kapıyı açtığında burnuna tutulan pamukla afallayıp kurtulmaya çalışsada başarılı olamamıştı. O kendinden geçerken Tin onu düşmeden yakalayıp kucaklamıştı.

Ran kardeşini omzunda hafif ittirdi. "Çabuk verelimde çekilelim şu işten hiç sevmedim bu olayı." Rin ise ona göz devirerek merdivenleri inmeye başladı.

***

Sanzu yatağın yanında çömelmiş Kokonun ellerini ve ayaklarını bağlamış öylece gülümseyerek onu izliyordu. "Benim olucaksın.." Kokonun yüzüne düşen küçük tutamı yavasca arkaya itti Sanzu o sırada Rin ve Randa mekana giriş yapmışlardı.

Onu böyle gören Rinin borali bozulmuştu Ran ise kardeşinin üzdüğü halde ona yardım etmesi sinirini bozuyordu.

Rin bişi demeden sessizce inuiyi bir sandalyeye oturtup ellerini ve ayaklarını bağlamaya başladı. İşini bitirdiğinde ise Sanzunun yanına gitti.
"İş tamam." Sanzu gülerek ayağa kalktı ve sarı mavi saçlı çocuğa baktı.

"Harikasın Rin!" Ardından yanından geçerek sandalyede bağlı çocuğun yanına gitti ve ona bakaken konuştu. "Siz Kokoyu diğer odaya taşıyın benim burda işim var."

Sanzu baygın çocuğun çenesini tutup yüzünü icelerken Rin Kokoyu kaldırmıştı bile Ran ise söylenerek ona yardım ediyordu.

"Demek Koko seni seviyor..hmm tam olarak neyin var ki ben senden kat kat daha iyiyim." Elini çocuğum alnındaki yanık izinde gezdirdi. "Ikimizinde yara izleri var..ama Koko benim olucak." Diğerleri gittiklerinde Sanzu sarışın çocuğun yüzüne Tokat attı.

Inui acıyla gözlerini araladı başı dönüyordu. Sanzu ise onun ayılmaya çalışmasını sırıtarak izliyordu. "Günaydın uyuyan güzel."
Inui onunla konuşan kişiye baktı. "Sanzu seni piç ne yaptığını sanıyorsun?!"

Sanzu duyduğu hakaretle güldü ve Inuiyi çenesinden tutup sıktı. "Benimle iyi geçinmeni tavsiye ederim çünkü şuan anladığın üzere benim elimdesin." Sırıtıyordu. İnui ise gözlerini devirdi bir bu eksikti hayatında şuan dimi?

Sanzu onu bırakıp cekildi ve telefonunu cebinden çıkartıp mesaj yazarak geri yerine koydu. Onun bu hareketinden birkaç saniye sonra kapı açıldı ve içeriye beş tane adam girdi. Ve Sanzunun yanına geldiler.

Sanzu onlara Inuiyi gösterdi. "Onu dövün daha sonra soğuk hava deposuna götürün. Ölmesin yeter." Bunu söyledikten sonra sırıtarak Inuinin yüz hizasına eğildi. "Bakalım Koko seni tanınmayacak halde görüncede sevicek mi?" Doğrulup adamlara döndü. "Başlayın hadi iyi eğlenceler!" Ve kapıdan geçerek çıktı bulundukları yerden.

Onun gitmesiyle beşi birden Inuiye saldırmaya başlamılardı normalde onları yenenilirdi ama şuan sandalyeye bağlı olduğunu için karşılık veremiyordu. Sadece sessizce bitmesini bekliyordu ve bu çok zordu çünkü her tarafında başka bir ağrı baş gosteriyordu.

En sonunda Inuinin oturduğu sandalye yana düştü bu seferde karnını tekmelemeye başlamıştılar. Inuinin Sanzuyu öldürme isteği gittikçe büyüyordu. Burnua yediği tekmeyle sıcak bir sıvının aktığını hissetti kesinlikle burnu kırılmıştı. Biraz daha dövüldükten kaldırılıp sandalyeden çözüldü ve sürüklemeye başladı Sanzunun dediği soğuk hava deposuna gidiyor olmalıydılar. Inuinin kıpırdayacak hali yoktu.

***

Sanzu Kokonun olduğu odaya girdiğinde onu hâlâ baygın şekilde yattığını gördü ve yanına gitti ve eğilip saçlarını okşamaya başladı. Koko yavaşca gözlerini aralarken neler olduğunu anlamaya çalışıyordu. Ilk başta saçlarını okşayan kişinin Inui olduğunu düşündüğü için küçük bir tebessüm belirdi yüzünde.

Sanzu onun gülümsediğini gördüğünde karşılık olarak kocaman gülümsedi. "Hoşuna mı gitti?" Koko duyduğu sesle aniden doğruldu ve ona baktı. "SEN SEN INUI DEGİLSİN!" Sanzunun yüzündeki gülümseme duyduğu cümleyle soldu.

"Ne zaman unutucaksın onu Koko sen benimsin!" Koko şaskınca Sanzuya bakıyordu neler olduğunu anlamaya çalışıyordu en son yolda yürürken biri onu bayıltmıştı bu Sanzu olmalıydı. "BEN SENIN DEĞİLİM!"

Sanzu histerik bir kahkaha attı "Bakalım Inuinin şuanki halini görüncede onu sevebilecek misin?" Koko duyduğu şeyle sinirle Sanzunun yakasına yapıştı. "INUI BURDA MI NAPTIN ONA SENI ÖLDÜRÜRÜM NAPTIN?!"

Sanzu onun bu haline güldü."Hadi gel beraber görelim bende son halini çok merak ediyorum." Sanzu Kokonun ellerinden kurtuldu ve kapıya ilerleyip çıktı. Koko hızlıca odadan çıktı ve Sanzunun peşinden ilerledi.

Sanzu Inuinin konulduğu soğuk hava deposunun önüne geldiğinde Koko kocaman gözlerle bakıyordu. Inui daha tam bile iyileşmemişti şimdi daha kötü olucaktı. Sinirle Sanzuya baktı. "NAPTIN SEN CESET Mİ O DA SOĞUK HAVAYA KOYUYORSUN?!" Ardından hemen deponun kapısını açtı. Karşısında yerde yatan ve her tarafi kan içinde bir inui görmesiyle içinde büyüyen sinirle Sanzuya tüm gücüyle bir yumruk attı.

Sanzu yere düştüğünde hızlıca Inuinin yanına çömeldi. Onu kaldırıp yüzune baktığında dokunmaya kıyamadığı bembeyaz teni morluklar ve kanla kaplanmıştı ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Gözleri kapalıydı sarışının. Elini alnına koydu yanıyordu. Mırıldanmaya başladı. "Olamaz olamaz olamaz tekrar olmaz şimdi olmazz!" Onu kendine bastırıp sarıldı.

Onu burda suyada sokamazdı. Koko panikle ne yapıcağını düşünürken sarışın yavaşca gözlerini açtı. Aynı dün geceki gibi kısık ve hırıltılı bir sesle konuştu. "Koko..?" Koko duyduğu sesle onu hafif kendinden uzaklaştırıp baktı. "Burdayım burdayım özür dilerim seni koruyamadım!" Koko onu tekrar çekip sıkıca sarıldığında nerdeyse ağlamak üzereydi.

Sanzu kendine gelip ayağa kalktı ve Kokoyu öyle görünce hemen ikisini ayırmak için yanlarına gitti ve Inuiyi tutup uzağa fırlattı. Sarışının ağzından sadece bir "Ah.." çıkmıştı. Koko saşkınca olduğu yerde kalan çocuğa bakıyordu. "NAPTIGINI SANIYORSUN SEN?!"

Sanzu Kokonun yanına eğildi ve çenesinden tutup sıktı. "Onu bu haliyle nasıl hâlâ seviyorsun? Sen benimsin anladın mı benim?! İlla öldürmeli miyim yani onu?!" Koko elinden kurtulup onu yakasından kavradı.

"HELE BIR DENE BAKAYIM NOLUYOR!"
Sanzu sırıtıp ona daha fazla yaklaştı ama Koko hemen geri çekilip ayağa kalktı.

Sanzu kaşlarını çatarak Inuinin yanına gitti. Koko ne yaptığını anlamaya çalışırken belindeki silahını çıkarttı ve yerdeki çocuğun başına doğrulttu. Koko onu durdurmak için harekete geçmiştiki biri tarafından tutuldu. Arkasına baktığında Rini gördü. Şimdi hersey daha zor olmuştu. Önüne donüp yerte yatan sevdiği çocuğa baktı.

Hareketsizce yatıyordu. Onun iyi olmasını umuyordu tabiki iyi olmadığını biliyordu ona dokunduğunda yanıyordu ve bu öncekinden de kötüydü ama sadece burdan çıkana kadar dayanmasını umuyordu. Uzun dayanamıyacağını biliyordu bu yüzden hemen birşeyler düşünüp burdan kurtulmalıydılar.

Arkada herşeyi onaylamaz bir yüzle izleyen Ranın hic hoşuna gitmiyordu bu durum kardeşinin bu kadar Sanzuya takıntılı olduğunu bilmiyordu. Sanzunun onu taktıği filan yoktu kardeşini kurtarmalıydı.



Yine ve yine çok uzun süren bir araydı üzgünüm gerçekten konteol edemedim yazım yanlışlarımı mazur görün lütfen keyifli okumalarr ~♡🔮

I wanna be yours | Kokonui •Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin