Gecenin ilerleyen saatlerinden olsa gerekti. Nefes alacak yer kalmamış gibi tıklım tıklımdı.Sahne kararmış, insanlar birbirinin kucağına geçmişti. Ortalık savaş harbiydi. Sabaha kadar gittikçe azalırdı bu sayı. Özelikle gün doğduktan sonra sanki buraya ait kimse yokmuş gibi bir harabe halini alırdı. Yerlerde şanslılarsa sadece dökülen alkol olurdu.
Şanssız günündeyseler; kusmuklar, kanlar ve hatta belki ölü cesetler. Burası bir genelevdi. Burada aşığı olan olurdu, kocasını bulmaya çalışan olurdu, hatta paylaşılamayanlar bile mevcuttu. Gerçi herkes sikene kadar tuttkuluydu.
Buradan kurtulan genç kadın şu ana kadar pek görülmemişti. Gerçi bir tane kızcağız vardı on dört dedim mi babası satmıştı. Başta temizliğe baksada yıllar geçtikçe serpilip büyümüştü, cebi para dolu bir adam tesadüfen görmüştü onu.
Önce koynuna istemiş, ardından kendinden başkası dokunduğu vakit öldürmüştü adamı. Buradan çıkarılan ilk ceset değildi ama insanların bildiği bir ilkti. Mekanın, büyük olan tek olayı oydu. Sonra kızı da alıp gitmişti.
Gerçi kızın haberini bir daha almamıştı. Ya hayatı kurtulmuştu ya da daha büyük bir cehennemin ortasındaydı. Ölmüş bile olabilirdi.
Buraların inci tanesi ve biricik biricik hizmetlisi vardı; Tavus kuşu'nun, beyaz tavşanın, serçenin, kekliğin, kuğunun ve binbir çeşit isimle adlandırılan özel kadınların arasında tek bir horoz mevcuttu.Guyana Kaya Horozu, olarak bilinen bu genç adam yolunu bulmuş,onu şımartan; zengin, yaşlı ve dul müşterilerine zevklerini veriyor ve gecenin geri kalanında ne kadar tatlı olduğunu kulaklarına fısıldıyordu.
Kendisi biseksüeldi. Arada erkek müşteriler kabul eder ve onlarada cennetini bahşederdi. Önünde sönük duran aletine tatminsizce bakarak gıcırdayan yatakta sağa doğru döndü. Bugün tüm gece ona kiralanan adam gelmemişti.
Uzun zamandır anal yapmamıştı ve bunun heyecanı ile bekleyip duruyordu. Şafak sökmek üzereydi bile. Gerinerek yerinden doğruldu ve odasından çıkarak inleme sesleri ile dolu kapıların önünden geçerek sahne salonuna ilerledi. Yerlerde yatan sarhoşların üzerine basmamaya dikkat ederken ona doğru gelen garsona göz kırpıp dibinde hala biraz var olan içki şişesini tepsisinden kaparak tepesine dikti.
Ne diye böyle yarım kalırdı bu şişeler? Dünyanın parasını sokarlardı bir de. Gerçi kalan alkoller ertesi güne bardak servisiyle satılır, kalmazdı.
Genelev işletmek hayalleri sayılırdı. Kesinlikle zengin olmalıydı. Birilerini sikerek çok bir şey olmuyordu. Yaşlı dul ve zengin bir müşterisi ona nikah kıyarsa helede çocuksuz biri!
Hayalleriydi. Ona en unutulmaz gecelerini yaşatırdı, o da ona mirasını bırakırdı...ah ne hoş şeylerdi bunlar.
Morumtrak püsküllü kıyafetleri, morumtrak tül tokası ve morumtrak ruju ve tırnaklarıyla tam bir ton sür ton olan kadının yanına yüzünü buruşturarak gitti.Kadın ona tatminsizce baktı. "Ne geziyorsun buralarda?" Omuz silkti. "Beni tüm gece kiralayan adam henüz teşrif etmedi." Kadının kaşları bu detayla kaşları çatıldı. "Tüm gece mi?"
Şişenin dibinde olan içkiyi tümüyle dikerek dudaklarının kenarını elinin tersiyle işahla sildi."Sen dedin ya sikişe randevu alanı ilk defa görüyorum diye! O adam işte." Kadın anlamaz gibi kaşlarını çattı "Randevu mu? Hemde adam." Olumluca başını salladı."Perşembeyi Cumaya bağlayan gece için bir erkek müşterin var dendi bana. " Kadın gözlerini şaşkınca açarak yanında duran Hikmete baktı."Hikmet! Yanlış kişi! Koş Hikmet. Dua edelimde edebi uykusuna yatmamış olsun."
Horoz bey merakla kaşları çatılırken elinde duran şişeyi bir masaya koyarak arkalarına düştü. Bu kadın böyle endişe ile ne hatası yapmış olaydı ki? "Neler oluyor?" Kadın umutsuz bir sesle çoğu insana girmesi yasak olan kapının önünde durdular.
Bu kırmızı kapı Azraile aitti. Nuh'un Gemisinin ardından bıraktığı canlar için görevlendirilen güller içinde ki azraile. Nuh'un Gemisinin asıl sırrı kadınlara ve erkeklere hizmet eden özel Horozu değildi! Asıl gizli sırrı, koridorun en dipte olan ses geçirmez, güllerle kaplı odasında duran Azraildi.
Çok nadir özel müşterisi olan ve işini hep temiz bitiren o güzel adam.
Burada doğan, burada büyüyen, mükemmel bir kiralık katil. Fakat biraz farklı. Sadece kendilerini öldürmek isteyen insanlara bakan bir adam.
Öldürmeden önce mutlaka bir dileğiniz yerine getirir ardından sizi hiçliğin koynuna atardı. O sizi hiç korkutmadan bir anda öldürürdü. Son gördüğünüz şeyler kırmızı güller içinde sizi izleyen bu güzellik, ölümün korkulmaması gerektiğini fısıldardı sanki.
"Müşterin." Dedi kadın kaşları çatık bir şekilde. "İçeride." Kaşları çatılan genç adam usulca kırmızı kapıya baktı. Ardından uzaktan duyulan kısık ezan sesi ve hemen ardında bir el silah sesi.
"Sokarlar böyle işe."
09.08.2022
︻デ═一
Benim güz güller içinde parlayan
güzel ölüm'üm.
Evelim, ecelim ve ebediyetim
sen ol isterim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nuh'un Gemisi
Short Story"sokarlar böyle işe " [Tamamlandı] • • bxb • • 12.09.22 - 13.09.2022