15

495 65 10
                                    

Seungmin;
Sanırım chan 'ın grubu ve dans kulübü yine sahne alacaklardı. Biz daha yeni tartışmıştık ama o sahne alıyordu. Gerçekten hiç üzülmemiş miydi?

İlk önce changbin,jisung,hyunjin ve felix çıkmıştı.


Sahneleri gerçekten çok güzeldi. Biraz konuşma yaptıktan sonra sahneler indiler ve chan,park woojin ve jisung vardı.

(Park woojin ile bir işbirliği olmadığı için bunu koydum. Lütfen o kişiyi park woojin olarak hayal edin.)

(Yine o kişiyi park woojin olarak ve seungmin yokmuş gibi hayal edin.)

Aldıkları sahne boyunca gözüm chan 'a kayıp duruyordu. Aslında gülüyordu ama gerçekten de gülmediğini biliyordum.

Göz göze geldiğimizde hemen arkamı dönüp oradan ayrıldım.
Sonunda eve geldiğimde babama ne diyeceğimi düşünüyordum.

Kapıyı çalıp beklediğimde saniyeler sonra açılmıştı. Karşımda yine o kadını görünce sinirlenmiştim. Doğru ya onlar evlenmişti. Ama ölen annemin evinde oturacaklarını hiç düşünmemiştim.

"Hah şuna bak! Ne diye geldin sen buraya? Yoksa ibneliğini bize de mi bulaştıracaksın? Utanmıyor musun sen o hastalıklı halinle buraya gelmeye?"

"Kapa çeneni de çekil önümden hadi. Bir kaç eşyamı alıp gidicem. Senin gibi sürtük bir kadınla aynı evde kalacağımı düşünmedin heralde? Sanki babamla parası için evlendiğini bilmiyorum."

Onu itip içeri girdim ve odama adımladım. Burda bırakmak istemediğim tüm eşyalarımı aldım ve evden çıktım.

Dakikalar sonra chan ile beraber kaldığımız evin önündeydim. Tartıştıktan sonra buraya geri dönmem ne kadar doğruydu bilmiyordum.

Kapıyı ne kadar çaldım hatırlamıyorum ama evde kimse yoktu. Olduğum yerde çöküp chan 'ın eve gelmesini bekledim.

Saatler geçmiş hava soğumaya başlamıştı. Üşüyordum. Chan hala gelmemişti.

"Sikeyim seni Chan. Neredesin?"

Sonunda eve doğru gelen chan 'ı gördüm. Ama o sanırım sarhoştu?

Beni gördüğünde hızla yanıma geldi. Tabii tam önümde yere düşmüştü.

Yerimden kalkıp ona yardım ettim ve kaldırdım. İnanılmaz derecede alkol kokuyordu.

"Seung. Burda ne işin var? Sen. Gelmezsin diye düşündüm."

"Ve içmeye gittin öyle mi Chris?"

"Hayır. Ben... Ben o yüzden gitmedim. Sadece tartıştık ve yanımda değildin Seung. Gelmeyeceksin diye korktum. İçmeye de jisung götürdü."

"Peki. Sana inanıyorum. Ayrıca burdan başka gideceğim bir yer yok maalesef. O yüzden burdayım."

"Ah demek öyle. Peki."

İçeri girdiğimizde elimdeki eşyaları chan 'ın bana verdiği odaya yerleştirdim. Odadan çıktığımda chan olduğu yerde dikiliyordu.

"Sen hala burda mısın? Hadi Chris duşa girmen gerekiyor."

"Ne? Şey... Tamam."

Ona Chris diyince beni dinlemesi hoşuma gidiyordu. Ama bunu bilmesine gerek yoktu değil mi?

Chan duştayken bende mutfağa inip kendim için ramen pişirmeye başladım. Bir kaç dakika sonra belime dolanan kollarla istemsizce irkildim.

Chan boynuma küçük bir öpücük kondurduktan sonra özür dilemeye başladı. Ah gerçekten! Ben bu adama hiç küs kalamayacak mıydım?

"Özür dilerim seung. Gerçekten sevgilim. Çok özür dilerim. O dediklerim konusunda pişmanım. Beni affedebilecek misin?"

Ama nasıl affedemem ki?

"Bilmiyorum Chris. Bana dediklerin gerçekten kırıcıydı."

"Pişmanım sevgilim. Lütfen affet."

Ve boynuma konan bir öpücük daha.

"Peki. Seni affediyorum. Ama bir daha bana o sözleri söylemeyeceksin."

"Asla. Asla seungmin. Bir daha asla sana o şekilde konuşmam. Ah seni çok seviyorum!"

Beni kendine döndürmeden önce ocağın altını kapatmıştım. Chris! Sen bana böyle güzel bakarken ben zaten sana sinirli kalamam ki!

Beni aniden öpünce şaşkınlıktan olduğum yerde kalmıştım. Saniyeler sonra dudakları hareket etmeye başladığında kollarımı boynuna sarıp karşılık vermeye başladım.

Dudakları dudaklarımın üstünde dans ederken telefonun çalmasıyla ayrıldık. Chan bu duruma küfür ederken ben olduğum yerde kırmızı yanaklarla duruyordum.

Telefonunu kapatıp yeniden bana döndü ama ben ona bakamıyordum bile.

"Hmm benim bebeğim utanmış sanırım?"

"Ne? Hayır! Ne utanması? Utanmadım!"

Bunu derken bile utanıyor olmam koca bir sorundu.

Belimden tutup tekrar kendine çekti. Ben daha fazla utanmamak için yanağına küçük bir öpücük bırakıp ramenimi aldım ve salona geçtim.

Televizyondan netflix'e girip yarım kalan dizim elite 'i açtım ve izlemeye başladım. Bölüm boyunca patrick 'e sövüp durmuştum. Chan yanıma oturup benimle izlemeye başladı.

Birkaç bölüm sonra gözlerimin kapanıp durmasından uykumun geldiğini anlayıp başımı chan 'ın omzuna yasladım.

Havalandığımı hissettiğimde gözlerimi araladım ve chan 'ın beni yukarıya taşıdığını gördüm. Ayrı odada yatmak istemediğim için kollarımı boynuna daha sıkı sarıp uyuyormuş gibi yaptım.


_________________________
Selam arkadaşlar 👋. Nasılsınız? Umarım bölümü beğenmişsinizdir.

Yazım yanlışım varsa şimdiden özür dilerim .

Bölüm hakkında fikirlerinizi söylemekten çekinmeyin lütfen.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

Fighting🐿

Blurry Face (Chanmin)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin