Mutluluk için henüz çok erken

2K 119 1
                                    

Efsunun ağzından
Sevdiğim adam ruhumun aynası ailemden sonraki dayanağım geleceğim , gelecekteki çocuklarımın babası beyazıt bana yeni bir gelecek vaat etti evlilik kararımız yeni tanıştığım amcada dahil herkes mutlu bir biçimde karşıladı. O gun gozlerinin yeşili kadar huzurlu bir ortamda evlenme teklifini sorgusuz sualsiz evet dedim , bütün gece gökyüzündeki yıldızların şahitliğinde sevgisini anlattı sevdiğim adam, bu zamana kadar hep sevgi sözcükleri ile fısıldadı kalbime hemde benden hiç karşılık beklemeden sadece dudaklarımız mühürledi sevgimizi ama ben ona bir kere olsun onun gibi konuşamadım onun gibi kalbini titretemedim utangaçlığım beni okadar zor duruma sokuyordu ki korkuyordum sevgimden şüphelenmesinden belki gereksizdi bu korkular ama oda isterdi biliyorum benim gibi kelimelerle okşanmak . evlenme teklifi üzerinden 1 hafta geçti halen ayrı evlerdeydik en kısa zamanda yanında olmamı istediğini ve hemen evlenmemiz gerektiğini söyledi ilk önce şaşırsamda biliyordum benden daha fazla beklenti içinde olduğunu o beni kırmamak için öpmek dışında bile yakınlaşmıyordu artık karar verdim ona sevgimi belki kelimelerle belli edemiyecektim ama ona ruhumun yanında bedenende kendimi sevdirirsem anlardı ona olan hisslerimi . o gün oyayı arayıp bana yardım etmesini istedim oda seve seve yanında olacağını söyledi , iş çıkışı yanına gidip bu akşamki planlarımı yapacaktım en güzel biçimde,kuafördü giyimdi derken öğlen saatlerini buldu hazırlanmam bir resturantta yer ayırtıp bu sefer ben ince düşüncelerle yanaşacaktım diğer yarıma . herşey halledildikten sonra taksiciye holdingin adresini verip holdinge giriş yaptım beyazıtın katına geldiğimde herzaman yerinde olan serpil hanım bugün ortalarda yoktu biraz daha gelmesini bekledikten sonra dayanamayıp beyaztın odasına doğru ilerledim , tam kapıyı açacağım sırada içeriden gelen şuh kadın kahkasıyla kapıda donup kaldım kendi kendime kıskançlık yapma efsun herkes olabilir iş olabilir firma olabilir diyerekten tıklamadan yavaşça içeriye girdim . Her şekilde görüntü aklımdan geçerken İçeriye girdiğimde tam karşımda beyazıtla birbirlerine sarılmış vaziyette öpüşürken birilerini göreceğim hiç aklıma gelmezdi , kaldım sadece baktım beyazıtın sırtı bana dönük halde kendini okadar kaptırmış bir durumdaydı ki benim odaya girdiğimi bile farketmemişti sonra karşımdaki kadının kim olduğuna dikkat ettim bu kadın özlemle alışveriş merkezinde gördüğüm nalan dı nalan beni görünce suratındaki anlamsız bir sırıtmayla hemen beyazıttan ayrıldı , beyazıtın beni görmesiyle yüzü değişti tam ağzını açıp konuşacaktı ki
Efsun : hiç bir açıklama istemiyorum sadece bu şekilde bir ilişkin varsa bana neden evlenme teklif ettin bilmiyorum ama beyazıt sana güvendim sana inandım sana okadar çok inandım ki bu akşam senin olmaya bile karar vermiştim ama allahın sevdiği kuluymuşum bana bu yüzünü gösterdi, seni artık ne hayatımda ne kalbimde nede çevremde görmek istiyorum sana nalan ile mutluluklar dedim tam arkamı dönmüş çıkacağım sırada
Beyazıt: dur efsun bekle yanlış anladın yemin ediyorum gördüğüm gibi değil kanıtlayabilirim
Efsun: nasıl gördüğüm gibi değil nasıl ,sarmaş dolaş öpüşüyordunuz ben gördüğümü bilirim beyazıt bey
Beyazıt: efsun yemin ederim nalanla bir ilişkim yok nalan doğruları söyle efsuna
Nalan: ne söyleyeceğim beyazıt ne gördüyse o
Efsun : bitti mi ? beyazıtı dinlemeden koşarak asansörlere geldim hemen asansöre binip zemin kata ulaşınca kapılara koştum o sırada diğer asansörden beyazıtın geldiğini görünce adımlarımı hızlandırdın gözlerimden akan yaşları ellerimin tersiyle silmeye çalışırken bir taraftanda görüşümün bulanıklaşmasını önlemeye çalışıyordum tam ana caddeye ulaşıp karşıya geçeceğim zaman beyazıtın sesini duydum
Beyazıt: kadınım dur yalvarırım gerçekten gördüğün gibi değil açıklayabilirim diyince o hırsla caddenin orta yerinde durup ne değil dememle beyazıtın efsun diyen haykırışını duydum o anki bedenimdeki açıyla beyazıtın tamam korkma hemen hastaneye gidicez biri ambulans çağırsın sözlerinin ardından gözlerim karanlığa teslim oldum.
Karanligimin içinde ilerlerken annemle babamın sesini duydum.annemin efsun meleğim diye seslenişine doğru ilerledim ilerideki ışıkta el ele tutuşan annem ile babamın bana doğru gelmesini izledim onları görmemle hıckırıklar içerisinde ağlamam arttı annemin yanıma yaklaşıp beni sarmasıyla daha çok ağladım ne kadar çok özlemiştim ve sonunda özlemim sona ermişti yanımdalardı. o sırada babamın bizi izlediğini fark ettim koşarak onun boynuna atladım canım babam halen aynıydı kokusu, oda bir süre sarıldıktan sonra kollarımdan tutup beni karşısına aldı, ne oldu sana cadı ne bu hal niye buradasın sen bakayım . babamın sözleri karşısında başımı eğdim bilmiyordum ki bir cevap vereyim sahi ben buraya nasıl gelmiştim ki . annemin meleğim diye seslenişiyle ona döndüm , saçlarımı her zamanki gibi okşayıp konuşmaya başladı
Efsunun annesi : meleğim ne kadar büyümüşsün seni çok özledim canım kızım ama senin burada olmaman lazım gelmen için çok erken
Efsun: annem babam sizi çok özledim bilmiyorum neden geldim ama iyiki geldim gitmek istemiyorum sizsiz bir yere
Efsunun babası : cadı kız nasıl gitmek istemiyorum ne oldu sana hem ben sana demedim mi ne olursa olsun güçlü olacaksın diye annen doğru söylüyor burada olman için çok erken
Efsun : şimdi hatırladım babam ben bir adamı sevdim sizden sonra ona güvendim sığındım ama o beni aldattı
Efsunun annesi : bebeğim hiç bir şey göründüğü gibi değildir bunu hiç bir zaman unutma eminmisin seni aldattığından
Efsun: gözlerimle gördüm annecim aldatıyordu sonra o sinirle kapıdan çıktım arkamdan bağırıyordu efsun diye tam ona cevap verecekken karanlık oldu herşey
Efsunun babası : cadı, adamın konuşmasına izin verdin mi sen bakayım her zamanki gibi yakıp yıkıp çıkmışsındır ordan ben seni bilmezmiyim
Efsun: açıkcası vermedim babacım ama gördüm diyorum beni niye anlamıyorsunuz
Efsunun annesi : meleğim ben sana ne dedim az önce her gördüğün şey doğru olmayabilir herzaman, hem anlat bakalım biz yokken ne yaptın oralarda
Onlara onlarsız geçen yıllarımı tek tek anlattım sevdiğim adam beyazıtı okulumu oyamla yaptıklarımızı herşeyi beni dinledikten sonra her ikiside bana sıkıca sarılıp kulağına fısıldamaya başladılar.
Kızım artık gitme vakti güçlü ol kimseye boyun eyme biz buradan hep seni görüyor olacağız yalnız değilsin unutma savaşmayı bırakma vakti geldiğinde burada seni bekliyor olacağız hadi meleğim şimdi uyan aç gözlerini seni seviyoruz unutma asla
Her ikisi bana bakarken karanlığa tekrardan sürüklenmeye başladım onlara annecim babacım beni bırakmayın diye ağlarken gözlerim aralanmaya başladı. ben nerdeydim böyle ,sağ tarafında ağlayan biri vardı ışıklardan gözlerimi tam açamıyordum gözlerimi kısaraktan sağımdaki kişinin oyam olduğunu anladım beni fark edince seslenmeye başladı
Oya: kuzum çok şükür bin şükür açtın gözlerini kendine geldin
Efsun: ben nerdeyim oyam
Oya: hastanedeyiz canım kaza geçirmişsin
Efsun: ne kazası ?
Dediğimde odada birini daha farkettim çökmüş bir hali vardı ama yinede çok yakışıklıydı bana her an ağlayacak gözlerle bakıyordu , yine oyaya döndüğümde yatağım yanına geldi konuşmaya başladı
Beyazıt : efsunum iyimisin?
Bu adam bana efsunum mu demişti,ellerimi tutunca birden irkildim vücudumun el verdiğince hemen ellerimi çektim elinden bana ne oldu der gibi bakarken dayanamadım sordum
Efsun: siz kimsiniz?

Daima seninimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin