Daima seninim

HAYAL KIRIKLIĞI

Bugün büyük gün sabah erkenden kalktım hoş gece uyudumda denemez açıkçası heyecandan yatakta bir sağ bir sol sabahı zor ettim. Artık daha fazla yatakta oyalanmadan kendimi duşa attım hemen saçlarımı köpükledikten sonra Hint Pamuk Çiçeği duş jelimle kendime masaj yaparcasına vücudumun kasılan kaslarını gevşettim, bornozumu giyip gardırobumdan siyah belden oturtmalı elbisemi giyip saçlarımı açık bırakacağım için fön çektim, az bir allık gözlerime eyeliner ve pembe tonlarda olan parlak rujumu sürdükten sonra çantamı alıp durdurduğum taksiyle holdinge geldim. Ağzım bir karış açık olarak baktığıma eminim hep burada çalışmak istemişimdir Türkiye'nin önemli ikinci firmalarından biri alık alık baktığımı farkederek iç sesimin uyarısını dikkate aldım ( kendine gel Efsun daha holdingin girişinde böyle davranırsan içeride nasıl olursun bilemem) Kendimden emin adımlarla holdingin girişindeki güvenliğe kimliğimi verip içeriye girdim holdingin girişi parlak mermerler olup kahverengi tonlara sahip bir yapısı var çevreme baktığımda tam danışmanın karşısında büyük bir havuz mevcut hem sade oluşu hem büyüklüğü ayrı bir hava katmış danışmanın yanı başlarında küçük limon ağaçları var evet yanlış duymadınız limon ağaçları o kadar farklı ki yaklaştıkça o ekşimsi limon kokusunu içinize çekiyorsunuz.Adımlarımı hızlandırarak danışmaya staj için geldiğimi söyledim beni asansörlere yönlendirdi 8.kata bastıktan sonra beklemeye başladım heyecanlımıyım evet heyecandan ölecek gibiyim kesinlikle evet daha öncede staj yaptım ama kime diyorum YILDIRIM holding burası elimde değil ki kalp spazmı geçirmeden bugünüde atlatsam çok iyi olur diye düşünürken asansörün açılış sesiyle kendime geldim . Az ileride sekreterin olduğu yöne doğru ilerledim yaka kartından isminin serpil olduğunu öğrendiğim sevimli bayana sevimli diyorum çünkü çok hoş bir gülümseme ile
Serpil hanım :Günaydın buyrun (dedi)
Efsun: Günaydın ben staj için gelmiştim Mimar sinan üniversitesinden
Serpil hanım: Aaa evet bugün geleceğinizi söylemişlerde ( yine o sıcak gülümseme) hiç vakit kaybetmeden sizi insan kaynaklarına yönlendireyim orda gerekli evrakları doldurursunuz daha sonra sizi Beyazıd beyin yanına götürüceğim oda sizinle kısa bir görüşme yapacak.
Efsun: Peki bu insan kaynakları nerde acaba ?
Serpil hanım: Ben size yardımcı olacağım Efsun hanım merak etmeyin buyrun beraber gidelim ben sizi insan kaynaklarına bırakayım siz işlerinizi hallettikten sonra geri gelirsiniz .
Efsun: Teşekkür ederim serpil hanım
Beni insan kaynaklarına getirip yiğit beyle tanıştırdıktan sonra yanımızdan ayrıldı , yiğit bey 1,80 boylarında kumaral kahverengi gözlü asker trası saçları olan gülümsemesi hoş bir adam.
Yiğit: Hoş geldiniz Efsun hanım şirketimize
Efsun : Hoş bulduk Yiğit bey
Yiğit : Size birkaç evrak vereceğim onları şimdi doldurursunuz daha sonraki günlerde gerekli belgeleri de temin edip departmana teslim edersiniz.
Efsun : Peki Yiğit bey
Evrakları doldurduktan sonra 8. Kata tekrardan çıktım serpil hanım her zamanki gülümsemesi le karşısındaki koltuklara oturmamı istedi o sırada telefonu eline alıp patronuna geldiğimi bildirdi , kapattıktan sonra beni ofis kapısına yönlendirdi giderken de göz kırparaktan başarılar diyince içimde bir korku oluştu acaba nasıl biri despot mu sevimli mi küçük mü görür şimdi bu kadın niye başarılar dedi diye hayıflanırken kapıyı çaldım içeriden tok bir okadar güçlü bir ses GİR! Dedi ve o anda elim ayağım tutmaz oldu desem yeridir. İçeriye girince ofise göz attım modern tarzda döşenmiş bir oda büyük bir kitaplık beyaz tonlarda duvarlar ve duvarlarda birkaç tablo sade ama şık bir ofis buldum abartıyı sevmediğimden ofis bana çok güzel gözüktü bu arada masada oturan kişi halen dışarı bakmakta olduğunu fark edince hafiften öksürdüm ki varlığım belli olsun,o anda döndü ve O bana ben ona bakarken ben hiçbir şey demeden sadece yüzüne baktım o sırada SİZ dedim çünkü bu adam zeusum bir haftadır aralıksız gördüğüm kahveyi üzerine dökünce yanına gittiğim kişi ama öyle bir bakıyor ki sanki beni ilk defa görmüşçesine sert bir ses tonuyla oturun dedi bir anda boğazıma doğru bir yumru oluştu beni boğar derecesinde insanları küçük gören biriyle mi çalışacağım insan bir merhaba ne bileyim daha öncesinde gördüğünü belli eder derecesinde bir tepki verir ama yok bu adam sadece bana oturun dedi benim siz dememi bile dikkate almadı onun bu tepkisiyle dahada hırslandım insanların zengin olması bu şekilde davranma hakları olacağı anlamına vermez, karşısında koltuğa oturunca başladık konuşmaya
Beyazıd : Hoşgeldiniz Efsun Hanım
Efsun : Hoşbulduk efendim.
Beyazıd: Okulunuz staj için buraya yönlendirmiş sizi umarım çalışkan birisinizdir, eğer staj bitimi sizde bizden biz den memnun olursak çalışmaya devam ederiz.
Efsun : Bende öyle umuyorum efendim.
Beyazıd:Sizi Serpil hanım departmanınıza yönlendirecek, çalışma koşullarımızı insan kaynaklarımızdan öğrenmiş olmanız lazım .
Efsun : Evet efendim her şeyi anlattılar.
Beyazıd: Ozaman size kolay gelsin ve tekrardan hoşgeldiniz dedi ve elini uzattı
Efsun: Hoşbulduk tekrardan dedim ve kapıya doğru yürümeye başladım şuanda okadar sinirliyim ki o beni tanımamazlığa veriyorsa bende onu tanıdığımı belli etmemeye karar verdim yine duruşumu dikleştirip kapıdan çıktım .
Serpil hanımın yanına gidip departmanın neresi olduğunu öğrendim ve oraya yönlendim.5.katta olan departmana girince 5-6 kişiden oluşan bir ofise girdim herkes bir an bilgisayarlarsan kafalarını kaldırıp bana baktı o anda adının sonradan Burak olduğunu öğrendiğim hemen hemen benim yaşlarımdaki çocuk yanıma geldi

Burak : Merhaba nasıl yardımcı olabilirim
Efsun : Merhaba ben Efsun EREN yeni stajer diyince
Burak : ooooo yeni çömez arkadaşlar aramıza hoş geldin dedi ve sıcak bir gülümseme gösterdi
Efsun : yapmayın ama burada da mı çömez diyince herkes gülmeye başladı ve beni masama yönlendirdi
En azından Beyazıd bey gibi soğuk bir karşılaşama yapmadılar daha az evvelki sinirim bir nebze olsun geçtide günümün geri kalanını daha iyi geçiriceğimi düşündüm.