"chifuyu dışarı çıkacakmış ve seishu onu zar zor evde tutuyormuş. biraz daha hızlı ol tora."
koko yanında arabayı süren arkadaşına yüksek sesle konuştuğunda kazutora resmen gaza abanmış ve birkaç arabayı sollamıştı.
koko ve sanzu arkadaşının bu hareketi üzerine birbirilerine bakıp kalmışlardı ve sanzu en sonunda bir kahkaha tufanı koparmıştı.
"sen ne piç bir adamsın!"
sanzu kahkahaları eşliğinde kazutora'yla dalga geçerken koko sadece gülümsüyordu. kazutora da yanındaki ikiliye kulak vermeden yoluna bakıyor ve daha hızlı bir şekilde gidiyordu.
belki bir kırmızı ışıkta geçmiş bile olabilirdi fakat bunu bile umursamıyordu. şu an tek umrunda olan chifuyu'ydu.
neredeyse yarım ya da kırk beş dakikalık yolu on beş dakikada gelmişlerdi.
kazutora arabayı kenara park edip arabadan indi ve diğerleri de onu takip etti. sanzu inerken kazutora'nın isteği üzerine aldıkları chifuyu'nun çikolatalı pastasını da eline almıştı.
kazutora arabanın kilidini kilitleyip sanzudaki pastayı kendi eline aldı. heyecan, korku ve telaşlı bir şekilde koşar adım apartmana girdi.
en üst kattaki asansörü ikinci kat için bekleyemeyecekti bu yüzden koşarak merdivenleri çıkmıştı. diğer ikili ise aynen onu takip etmişti.
zaten koko da inui'yi görmek için hızlı davranıyordu.
iki dakikada üçlü kapının önüne geldiğinde kazutora ne yapacağını bilmediği bakışlarıyla
arkadaşlarına bakmaya başladı.
koko arkadaşının surat ifadesindeki çaresizliğe gülümseyip zile bastı.
kapı saniyeler içinde açıldığında kazutora kapıyı açanı gördüğü gibi yutkunmuştu.
chifuyu üstünde normal ev kıyafetleriyle kapıyı açmıştı.
o da kazutora'yı gördüğü gibi şaşırmış ve hafif sinirle kaşlarını çatmıştı.
"ne alaka?" demişti yanına gelen inui'ye.
inui arkadaşına yüzünü yumuşar hale getirip baktığında chifuyu somurtup içeriye geçmişti.
kazutora yanındaki sanzu'ya yaklaşıp "ne yapacağım ben?" diye sormuştu.
sanzu gülümseyip arkadaşının omzunu sıkmış ve "sıkıntı yok, chifuyu gecenin ilerleyen dakikalarında seninle yeniden konuşmaya başlayacak." demişti.
ama kazutora'nın içi gram telaştan arınmamıştı.
chifuyu'nun onunla tekrardan konuşmasını gerçekten çok istiyordu ama bunun zor olacağını da biliyordu.
"kazutora hanemiyasın sen, kendine gel oğlum."
içeri geçmeden kazutora'nın yüzünü güldürmek için fısıldamıştı sanzu.
kazutora hafif gülümsemiş ve sanzu gibi içeri geçmişti.
"zor olacak." demişti inui kazutora'ya. kazutora da hafif kafa sallamış ve "isterse kolay isterse zor olsun, gecenin sonunda bana geri dönecek." demişti.
kazutora içeri geçerken inui arkasından gülmüş ve "hadi bakalım." diye mırıldanmıştı.
içeri en son koko girdiğinde inui kapıyı kapamadan kollarını boynuna, koko da ellerini sevgilisinin incecik beline dolamıştı.
ikili özlemlerinden biraz fazla bu halde kalmışlardı sonradan inui geri çekilmesi gerektiğini hissedip geri çekilmiş adamın yanağına öpücük kondurmuştu.
