ANSIZIN

Elis ve Şebnem

Arkadaşlar kendimi bildim bileli günlük tutarım ve mektup, kompozisyon yazarım genelde beğenilir. Dolayısıyla buna dayanarak kendime de güvenerek Ansızın adlı kitabımı yazmaya başladım. Beğeneceğinizi düşünüyorum. Ama beğenmek ya da beğenmemek için ilk olarak okumak gerekir. Ön yargı yapmadan okumanızı rica ediyorum. Her türlü eleştiriye açığım. Şimdiden hepinize teşekkür ederim. :) Ayrıca kitap kapağında Elis karakterimiz vardır.

''kızım yemek hazır'' diye salondan annemin sesi yükselirken ve buram buram kokan mantı evin içine yayılırken daha fazla dayanamayacağımı fark ettim ve son sürat ellerimi de yıkayıp sofraya oturdum. Babam ve annem bu davranışıma gülerek karşılık verirken ben ise iştahla mantıyı yemeye çoktan koyulmuştum.

Babam ve annem de oturduğunda ''Kızım biliyorsun ki lise sona geçtin ve üniversite sınavlarına gireceksin dolayısıyla daha fazla çalışman gerekecek'' dedi babam . Doğrusu hala hangi üniversiteye gideceğime karar vermemiştim.

Suyundan bir yudum alıp tabağının yanına geri bıraktığında tekrar konuşmasına devam etti ''Annenle birlikte senin dershaneye gitmenin daha doğru olacağını düşündük. piyano derslerine ara vermeni ve derslerine odaklanmanı istiyoruz .''

onları kırmak istemiyordum ve bu kez haklı olduklarını düşünüyordum. Pür dikkat babamı dinlerken bu kez söze annem de katıldı '' Senin için birkaç dershane araştırdık ve FDD (final dergisi dershanesi)' ne karar kıldık.''

Ne diyebilirdim ki benim yerime her şey düşünülmüş keşke bir fikrimi sormayı deneselerdi. Tabi ki bu yüzden polemik yaratmayacaktım. İki çift göz ne diyeceğimi merakla bekler gibi bana bakınca ''Peki ne zaman başlıyorum?'' diye oldukça yerinde bir soru sordum.

''Pazartesi başlıyorsun ''diyerek sorumun cevabını verdi annem . Ardından kimse konuşmadı ve yemeğimizi yemeye devam ettik. Yemek faslı bitince ben odama geçmek üzere salondan çıktım ve üzerime rahat bir şeyler giydim. Bilgisayarımı da alıp yatağımın üzerine koyduğum sırada çalan telefonumun sesiyle irkildim. Arayan Şebnemdi.

Şebnem ,en zor zamanlarımda bana elini uzatan, bir bakışımla aklımdan geçen her şeyi çözebilen, gözüm kapalı güvendiğim ve 7 senelik kardeşim gibi değer verdiğim tek insandı. Aynı okula gidiyoruz, Esra kolejine. Hatta aynı sınıftayız ve ona uzun süredir Kürdan diye hitap ediyorum hoşlanmıyor, ama onunla uğraşmak hobilerimin en başında yer alıyor.

İkinci çalışta aramaya cevap verdiğimde şebnem, '' kankacığım neler oldu neler . İnsan bir arar bir merak eder tam 2 saattir konuşmuyoruz el insaf be'' dedi ve ardından 2 saniyelik bir kahkaha atıverdi. ''Bir sakin ol kürdan ne oldu doğru düzgün anlat şimdi.'' ''Bugün kafamı dağıtmak için annemle altın gününe gittim.'' Bence şaka yapıyor. ''Ay bir görsen, kekler, börekler yok yoktu yani masada ben böyle bir şey görmedim.''

'' Ha sen ciddisin?'' ''Ne sandın?'' Çok dikkatli bir şekilde onu dinliyordum kafa dağıtmak için güne gitmek ha. Akıl kârı değil gerçekten. ''Yemeğimizi yedikten sonra teyzenin biri yanıma oturdu ilk önce okulumu falan sordu konuştuk torunundan bahsetti bayağı. Torunu da bizim okuldaymış adını ve soyadını sordum belki tanıyorumdur diye Burak Ersoy'muş.'' '' Eee yani.''

''Yani Elisciğim facebook' tan aradım. Buldum mu, tabi ki buldum. Bilirsin ilk görüşte aşka inanmazdım ama ne yazık ki bu tezimi parçalara ayırıp hiç kimsenin ulaşamayacağı diyarlara postalayan Burak'ı görene kadarmış.''

Alaycı bir şekilde, ''Saçmalama aşık olmamışsındır kürdan, aşık olsan duramazsın'' dedim. ''Durabildiğimi kim söyledi ki. ''deyip kıkırdadı. ''Şebnem yat uyu ne olur kafamı şişirdin akşam akşam yarın okulda görüşürüz hadi '' deyip telefonu kapattım.

Biraz twitter 'da takılıp uyumayı düşünüyordum ki gözüme takvim takıldı ve tam 6 gün sonra Mert'in doğum günü olduğunu fark ettim. Mert, Şebnem, Murat, Sıla, Can ve Ben en yakın arkadaşız. Ayrıca okulda popüler ve sevilen bir grubuz.

Saat de hızla ilerliyorken pikeyi kaldırdım ve yatağın içine girip Mert'e doğum gününde nasıl bir hediye alabileceğimi düşündüm. Düşündüm. Düşündüm.

Ve hiç bir şey bulamadım. Yarın Şebnemle bu konuyu konuşacağımı aklımın bir köşesine yazdım. Gözlerim uykunun esiri altına alınırken kendimi uykunun kollarına bıraktım.

İlk deneyimim olduğu için mutlaka hatalarım olmuştur olumlu, olumsuz eleştirmeyi ve votelemeyi unutmayiniz sizlere ihtiyacım var. Ve arkadaşlar elis karakterinin gerçek instagram hesabı:selaykarasu . Ayrıca en kısa sürede kitaptaki tüm karakterlere twitter hesabı açılacaktir. Ve diğer bölümler hem uzun hem kısa sürede gelecektir. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere seviliyorsunuz.