So Good • KaiSoo

2. Bölüm | You Held Him Body Closer

'when you left
(her gittiğinde)
i bet you held him body closer
(bahse varım o adamla sarmaş dolaşsın)'

So Good | 2. Bölüm

34. Gün

Kai çekim sonrası sahne arkasında yüzüne yapılan renkli makyajı siliyordu, klip konsepti için yüzünü bambaşka hallere sokmuştu. Kyungsoo ise yanında onu kayda almaya devam ediyordu. Kai elindeki pamukla yüzünü siliyorken Kyungsoo kamerasını yere indirdi bir süre sonra.

"Neden korece ismini hiç kullanmıyorsun?"

"Korece ismim olduğunu nereden çıkarttın?"

"Biliyorum, sadece isminin ne olduğunu bilmiyorum."

"Jongin." dedi sessizce, yüzünü temizlemeye devam ediyorken.

"Jongin mi? İsmin gerçekten çok güzel." Kyungsoo heyecanla söylemişti. "Anlamını biliyor musun? İyilik, nezaket demek."

Kai pamuğu masaya bıraktığında sandalyesinde Kyungsoo'ya doğru döndü ve tekerlerin üstünde hareket ona doğru yaklaştı. Yüzleri şimdi oldukça yakınken Kyungsoo neden bir anda yaklaştığını anlamadığı için şaşkınlıkla bakıyordu.

"Peki senin anlamın ne?"

"Benim.." dedi bir anda nefesini tutarak, bu yakınlık onu germişti. Kai ise kafasını yana doğru eğdi Kyungsoo'ya hayranlık ile bakıyorken. "Hmm?"

"Parlak hazine.. Kyungsoo parlak, zarif hazine demek."

Bu cevabın üstüne Kai güldü, "O kadar şaşırmadım ki.." gözleri Kyungsoo'nun yüzünü inceliyorken Kyungsoo gözlerini kırpıştırdı. "Tam seni betimleyen bir isim."

Kai Kyungsoo'nun dudaklarına ne zaman odaklandığının farkında değildi ama fark ettiğinde gözlerini hızlıca gözlerine çevirdi. Ona şaşkın bakan büyük gözleri gördüğünde ellerini onun bacaklarına yaslayarak sandalyesini geri ittirdi. Bu hareketle Kyungsoo'nun bir anlık nefesi kesilmişti, onun ellerini kendi bacaklarında hissetmek özellikle de bu garip yakınlaşmadan sonra çok garipti.

"Bu işin sevmediğim tek kısmı bu olabilir." dedi Kai, az önce olanlar hiç yaşanmamış gibi davranarak. "Yüzüme bir şeyler sürülmesinden nefret ederim." Pamukları çöpe attığında sandalyesinden kalktı ve kollarını havaya kaldırarak gerindi.

"Senin cildin gerçekten güzel, böyle şeylere gerek duymuyorsundur. Aslında ben de istemezdim ama ekran önünde kusurmak olmak zorunda kalıyorsun."

Kyungsoo kamerasını alıp ayağa kalktığında söyledi. "Bence cildin doğalken gayet sağlıklı görünüyor.." az önce olanların etkisinden çıkamadığını ses tonu ve kaçırdığı gözleri belli ediyordu.

Kai bunu fark ettiğinde ona doğru birkaç adım atmış ve yaklaşmıştı. Kyungsoo yakınına gelen bedene bakabilmek için kafasını kaldırmıştı.

"Biliyor musun, ismimi duymayalı uzun zaman oldu. İstersen bana Jongin diyebilirsin."

Kyungsoo şaşkınlıkla bakmıştı. "Emin misin?"