8. bölüm

6 1 0
                                    

" Hyung bak bu jungkook yeni aşçımız. "

jungkook + mutfaktaki herkes karşılarındaki mimiksiz adama bakıyorlardı. Yüzündeki ifade ne memnun gibiydi ne de değildi.

" Adım jeon jungkook tanıştığımıza memnun oldum efendim. "

" Gerçekten bir çocuğu aşçı mı yaptın ? " ( Çocuk? karşında jk var lan adam ol.)

Taehyung ve de hoseok prens yoongi'ye dikdik bakmaya başlamış sonrada önlerine dönmüşlerdi.

"Öyle deme hyung bütün aşçılara bin basar o.değil mi jungkook. "

" Siz öyle diyorsanız. "

Başını önüne eğmiş gülüyordu. Aldığı iltifatlar mutlu olmasını sağlıyordu.

" Tae ben gidiyorum. "

" Nereye? daha bugün geldin hyung nereye gidiyorsun. Gitme ne olur. "

" Tae gittiğim falan yok uyuyacağım sadece. Fazla abartıyorsun. Neyse ben gidiyorum. Sen de gel hizmetçi."

" Geliyorum efendim. Bu arada hizmetçi değil yardımcı. "

" Her neyse yürü. "

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

"Beni niye çağırdınız efendim ? "

" Konuşacağız. "

" Neyi ? "

Yoongi yatağına oturmuş dikilen hoseok'a doğru dönük şekilde kurallardan bahsediyordu.

" Aslında hep kız hizmetçim olduğu için bu kuralları fazla umursamazdım. Ama sen erkek olduğun için göz ardı etmeyeceğim."

Hoseok dinleyeceği adamın kurallarını bilmediği için derince bir nefes alıp bıraktı.

"Dinliyorum. "

" Birincisi sakın bana gülümseme. Yabancıların gülümsemesini sevmiyorum.
İkincisi eşyalarımın dokunulmasından nefret ederim. Dokunayım deme. Bırak demeyi aklından bile geçirme. Üçüncüsü efendiden başka sözcük kullanma bana. Dördüncü ve son kural aramızda bir metreden fazla mesafe olmasın. Ve ben istediğim zaman yanıma geleceksin. Eğer bu kuralları çiğnersen bitersin anladın mı beni ? "

" Anladım efendim. "

"Güzel şimdi gidebilirsin hizmetçi. "

" Yardımcınızım efendim hizmetçiniz değilim. Ve gidiyorum izninizle. "

" Sinirlerimi bozmadan git. "

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

" Jungkook sen yemeği mi yaktın ?"

" Efendim yanlışlıkla oldu. Sebzeleri doğrarken yemeği unuttum. O yüzden. Çok özür dilerim söz bir daha olmaz. Gerçekten. "

" Bunun özrü olmaz jungkook. İlk kez herkesi toplayıp yemek yiyecektik. Ailece. Böyle giderse akşama hiçbir şey yetişmeyecek.

Jungkook hala ellerini bağlamış kafası önüne eğik bir şekilde duruyordu. yaptığı yemeği ilk yakışıydı. Önceden hiç böyle bir durumla karşılaşmamıştı yani yemeğini hiç yakmamıştı.

"Ben hemen hallederim efendim. İnanın bana akşama kadar herşey hazır olacak. "

" Bu son şansın jungkook. Normalde ilk hatalarında kovardım ama sen küçük olduğun için görmezden geleceğim. Ama akşama kadar hazır olmazsa-"

"Söz efendim bir daha olmayacak. Hemen yapmaya başlayacağım. İzninizle. "

Eğilerek çıkmıştı kapıdan. Yetiştiremeyeceğini kendiside biliyordu lakin yapmak zorundaydı. Söz vermişti bir kere. Mutfağa geçip elindeki yarayı sardı. Tencereyi aceleyle almaya çalışırken elinin yarısını yakmıştı. Evet çok yanıyordu ama dayanmalıydı. Akşam olana kadar yani. Hızlıca sebzeleri doğramaya başladı. Arasıra elini kessede aldırmayıp devam ediyordu.

Prince darling Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin