DENİZ: pardon
KADIN: hadi yürüyün
(Engin güler bir süre ilerlerler)
KADIN: geldik babam içeride
DENİZ: engin biz buraya girmeyelim bence hiç normal bir yere benzemiyor
ENGİN: sen bilirsin izin alma
KADIN: öyle olmaz izin almazsan kabus görersin
ENGİN: ya duydun mu deniz izin almazsan kabus görersin
DENİZ: tamam canım görerim
KADIN: Allah korusun
(Kadın tükürerek bir şeyler söyler)
DENİZ: ya sen ne yapıyorsun lama mısın
ENGİN: deniz ne diyorsun ayıp
KADIN: tövbe estağfurullah lama ne ben müslümanım Allah'a inancım var sen ne diyorsun ateist ateist laflar Allah'ım sen beni bundan koru
(Engin kahkaha atarak gülmeye başlar)
DENİZ: ya ne diyorsun yine ne zaman gidecek bu ya
ENGİN: gitmesin ya ben çok sevdim
DENİZ: enginn
ENGİN: hani arkadaştık biz neyi kıskanıyorsun
(Kadın uzaklaşır yönetmen ve ahu gelir)
YÖNETMEN: çok güzel bir mekan bulduk bu gece burada kalıyoruz köyün muhtarı bize 2 odasını kiraladı
DENİZ: aman ne güzel
AHU: cidden hiç güzel değil düşmek üzereyim
ENGİN: hadi gidelim şu eve yoruldum ben
(Eve giderler)
MUHTAR: hoş geldiniz hoş geldiniz buyrun
ENGİN: merhabalar amca
MUHTAR: ne amcası yavrum 2,3 yaş var aramızda
ENGİN: niye yavrum diyorsun o zaman bunun kafa kaç milyon olmuş amca seninle aramızda 2,3 yaş olması için benim ölmem gerekiyor
DENİZ: engin ne diyorsun
ENGİN: yaşıtları ahirette kendi krallığını kurmuştur ya
(Ahu güler)
MUHTAR: çokta işitmiyorum biliyor musun turuncu sende hızlı hızlı konuşuyorsun anlamıyor kafa
ENGİN: belli belli
YÖNETMEN: biz odalara geçelim mi muhtar amca
MUHTAR: evet
ENGİN: evet diyorr
DENİZ: engin yürür müsün
(Engin güler ve üst kata çıkarlar)
AHU: biz yönetmenimle kalırız dimi
YÖNETMEN: e yani konuşulacak çok şey var ahu hanım
AHU: gözlerimiz birbirimizi anlamaya yetmez mi
YÖNETMEN: denemekte fayda var buyrun odaya
(Yönetmen ve ahu odaya gider)
ENGİN: gece yüksek ses olacak anlaşılan kulaklık şart
DENİZ: pis pis konuşma be umarım yataklar ayrıdır
ENGİN: ayrı olmasada sen alışkınsın benimle yatıp sarılmaya
(Odaya girerler bir tane çift kişilik yatak vardır)
DENİZ: off
ENGİN: içinden olley falan diyorsun dimi
DENİZ: enginn sus artık arkadaşız dedik flörtleşmeye yer arama
ENGİN: ya ben vazgeçtim ben ahuyla kalmak istiyorum ya
(engin kapıya doğru giderken deniz engini kolunu tutar)
DENİZ: ahuyla
ENGİN: evet
DENİZ: sen çık o kapıdan bakalım bir daha benimle muhattap olabiliyor musun
(Engin güler ve denize sarılır)
ENGİN: senin arkadaşlığını yerim ya
(Deniz engini iter ve yatağın ucuna oturur)
DENİZ: dokunma bana ya git ahuya onunla da sarılarak uyan ben istemiyorum seni
ENGİN: ya uzatma tamam hadi bir öp barışalım
(Engin denizin önünde eğilir)
DENİZ: öpmüyorum
ENGİN: ben öperim o zaman
DENİZ: öp
ENGİN: hiç istemiyormuşsun beni
(Deniz engine bakar engin denizi öper)
DENİZ: öpme beni bir daha ya
ENGİN: çünkü çok özledin dimi itiraf et
DENİZ: EVEETT
(deniz engine sarılır engin güler ve denizin boynunu öper)
ENGİN: ben 2,3 güne aşık olursun yeniden demiş miydim evet demiştim özür dile şimdi benden
DENİZ: niye özür diliyorum
ENGİN: bana inanmadın
DENİZ: of engin ne özürü
(Engin denize yaklaşır)
ENGİN: özür dile dedim
DENİZ: içime gir istiyorsan engin dilemiyorum
ENGİN: istiyorum ama..
(Deniz güler)
DENİZ: ne diyorsun sen
ENGİN: özürü duyamadım
DENİZ: dilemeyeceğim ya
(Engin denizin boynunu öperek morartır)
DENİZ: Ohaa böyle mi özür dileteceksin
ENGİN: daha fazlasınıda yaparım ama geceye kalsın
DENİZ: şapşal ya boynum acıdı
ENGİN: o kadar güzel öpüyorum ki boynun dayanamadı
(Gülerler bir süre sonra çekim yaparlar ve akşam olur)
MUHTAR: bizim aşıklar tepemize gidelim orayıda bir görün
AHU: saatte geç oldu ama
YÖNETMEN: aşıklar tepesi bize uymaz mı ahu hanım
AHU: odamız daha uygun sanki
YÖNETMEN: evet biz gelmiyoruz siz gidin isterseniz
DENİZ: evet ya ben merak ettim
ENGİN: aşıklar tepesi ne ya siz mi uydurdunuz amca
MUHTAR: ben uydurmam herşey doğru burada aşıklar tepesinde mısır kraliçesinin el izi var kocasından önce gerçek aşkı için dilek tutmuş
ENGİN: 2 saniyede nasıl uydurdun mısır kraliçesi senin köyüne gelmiş öyle mi
(gülerler yönetmen ve ahu gider)
DENİZ: hadi gidelim amcacım engine bakma sen
(Beraber giderler ve ateş yakıp otururlar)
ENGİN: şuan burada emekli gibi oturmasaydık odamızda neler neler yapıyorduk
DENİZ: engin adam duyuyor
ENGİN: duymuyor o ya ayrıca duyuyorsa duysun ne kadar uzun zaman oldu farkında mısın
DENİZ: Tamam bende seni çok özledimm
ENGİN: yani gece..
DENİZ: engin tamam sus
MUHTAR: şu yıldıza bakın mısır kraliçesinin yıldızı
ENGİN: tamam tamam
DENİZ: engin ya
ENGİN: ama bu kadar da uydurulmaz ki
MUHTAR: benim karımda elini bastı buraya
DENİZ: nereye
MUHTAR: kalbime
ENGİN: bence kafana basmış
(Deniz güler)
MUHTAR: neyse canım eskiyi anmaya gerek yok sizin kaç çocuk vardı
DENİZ: Yok biz evli değiliz
MUHTAR: kaç tane
ENGİN: evli değiliz amca
MUHTAR: ben matematik bilmem kaç oluyor
DENİZ: off
ENGİN: 5 5
DENİZ: ne 5'i
MUHTAR: 6 olsun o son noktayı koyun
ENGİN: aynen koyarız
DENİZ: ENGİİNNN
ENGİN: amcada ima ediyor işte gidelim artık
MUHTAR: gitmek istiyorsanız gidin ben mısır kra..
ENGİN: tamam Allah akıl fikir versin sana
(Engin denizin elini tutup hızlıca eve götürür)
DENİZ: engin yavaşş
ENGİN: bunu birazdan da duymak istiyorum
(Deniz güler)
DENİZ: ya ne diyorsunnn yönetmen ve ahu hemen karşımızdaki odada sessiz ol
(Odaya girerler)
DENİZ: Ben makyajımı temizliyorum
(Deniz makyajını temizlerken engin arkasından gelip elbisesinin fermuarını açar elbiseyi yavaşça indirip denizi öpmeye başlar gece 2 de uyurlar ve 2 gün geçer istanbula dönmüşlerdir herkes demetin evinde kahvaltıya gidiyordur)
DEMET: hoşgeldin serkay
SERKAY: selaam
DEMET: leyla nerede
SERKAY: denizde arabayı park ediyorlar
DEMET: iyi iyi
SERKAY: sen önemli bir şey söyleyecektin
DEMET: herkes gelsin önce ya
(Deniz ve engin gelir bir süre sonra da aslı ve ekin gelir herkes salonda oturuyordur)
ASLI: sen ne güzel bir bebeksin ama ya
ENGİN: sen bebek misin ya
DENİZ: daha 4 aylık engin
ENGİN: ben 4 aylıkken koşuyordum
(Gülerler)
EKİN: 6 aylıkkende uçuyordun dimi
ENGİN: eveet
(Daha çok gülerler)
SERKAY: eee kimi bekliyoruz
DEMET: cemre ve aliyi
DENİZ: ne
SERKAY: Demet ne saçmalıyorsun sen
DEMET: ya çok önemli
ENGİN: bence demet yine birini öldürdü
DENİZ: şşt
EKİN: ne
DENİZ: hiç canım hiç
EKİN: bok hiç
(Gülerler cemre ve ali gelir)
DEMET: geçin oturun
CEMRE: leyla da buradaymış
SERKAY: uzak dur
ENGİN: serkay yaklaşırsa şu vazoyu veririm kafasına fırlatırsın
ASLI: engin ne diyorsun
DENET: ben hamileyim
(Herkes demete bakar)
DENİZ: ENGİN
ENGİN: ben yapmadım ya
EKİN: sen değilsen..
DEMET: ALİ
-BÖLÜM SONU-
