BEN SENİN YÜREĞİNİ SEVMİŞTİM

39 5 2
                                    

Anlatmalı saçlarını dağıtan rüzgar,
kulağına fısıldamalı
"O küçücük ellerinde
sımsıkı tuttuğun hayat
avuçlarında şekillenirken,
gözbebeklerindeki sevgin
içindeki sonsuzluğun ırmağı ile beslenir ve sadece  yumruğun kadardır yüreğin" diye...

Ders kitaplarında bize öğretilen,evrenin sonsuzluğa doğru genişlemesiydi oysa,
O zamanlar masmavi rengini  sevmiştim gökyüzünün,
Medcezirdeydi aklım,
Anlayamadım

Sebepsizdi bana gülüşün  fotoğraflarda,
Sadece ben olduğum için
utandım yokluğumdan,
Ellerim boştu çünkü
bir zamana eğikti boynum
bir sevdaya,bir de can borcum vardı ya Allah'a
Ödeyemedim...

Eski bir tren istasyonunda beklerken yalnızlığımı,
Boş vagonlarda gelmişti ağırlığı,
mavileri ben çalmıştım gökyüzünden,
kendimden koparmıştım,
O zamanlar sebepsiz olmayı sevmiştim,
Taşıyamadım...

Kırık dökük duvarlarda
tel örgüler yetiştirmiş,
dışarda bir yerlerdeki sensizliği sevmiştim,
Voltada hayallerim duvarım olmuştu artık,
Kanatmıştım telleriyle yüreğimi,
Kurtulamadım...

Ben ağlamayı seçmistim  dehlizlerimde,
yüreğime değen kimse ağlamasın diye,
mutlu yüze hasretimdi aynalar,
dostlarım ayna oldu,
ben kahkahalarında
boğuldum muhabbetlerin,
Sevdam olmuştu şiirler,
yenik kahramanı olmuştum  hikayelerin,
Kaygıları sevmiştim,
kaygısızlığın değerini öğretir diye,
Seni tanımadan önce,
alışamadım...

Ve nihayetinde,
çerçevelerin ardındaki
buruk ve sisli gözlerin  olmuştum artık
Sayfalarca tortusunda acıların,
Gölgen olmuştum, 
her dönüp baktığında 
ardına ayak izlerim...

Otobüs durağında beklerken
yanında duran yabancı bir adam,
Belki de tanıdık bir tını olmuştum sesine,
Ya da yağmur olmuştum tenine
gizlemek için ağladığımı
Rüzgarın olmuştum saçlarını  dağıtan,
belki de "sen" olmuştum
cebindeki son mavileride
sana vermek isteyen,
Çünkü ben senin yüreğini sevmiştim
ve artık hep seveceğim



















MASUMİYET DUVARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin