0.3

123 18 3
                                        

Apo dediğini yapmış, kelimenin tek anlamıyla aklımı başımdan anlamıştı. Genelde kolay sarhoş olan biri değildim ama Apo'nun hazırlığı içkiler sarhoş olmama yenmişti. Belkide sarhoş olmak istiyordum..

"Hey, P'Mile iyi misin? bu kadar çabuk  sarhoş olmanı beklemezdim"

Diye alayla bana bakan Apoya baktım. İyi miydim? Hayır,değildim. Uzun zamandır iyi değildim.. bunun anlaşılması için sarhoş olmamam yeter miydi? Sarhoşluğum tüm acılarımı anlamana yardımcı olur muydu Apo?

Ne zaman dolduğunu bilmediğim gözlerime aldırmadan, gülümsemekle yetindim. Oldukça acınası görünüyor olmalıydım ki, Apo'nun yüzü hemen düşmüştü. Ne kadar acınası bir halde olduğuna bak Mile Phakphum. Sen bu haldeyken bile ne kadar mutlu olduğunu düşünüp, üstelik bu yüzden senden nefret edenler var.

"Eğer yanlış bir şey söylediysem affet beni P'Mile"

Telaşlı ve ne yapacağını bilmeyen bir şekilde bakan Apo'nun gözleriyle buluştu gözlerim. Kendimi daha fazla tutamayıp, ağlamaya başlamıştım. O an yok olmak istemiştim dünyadan, tek bir iz bile bırakmadan yok olmak... Bunca zaman mutlukla bakan gözlerin bile endişe ile bakmasına neden olmuştum. Sırf bunun için bile yok olmak istedim.

Ağladığımı görür görmez, yüz ifadesi değişmişti. Artık endişeli değil düz bir yüzle bakıyordu. Ne olduğunu anlayamadan Apo'yu yanımda bulmuşum. Tek kelime dahi etmeyip, beni kolumdan tutarak bir yere doğru sürüklemeye başlamıştı.

Benden utanmış ya da işi için mi endişelenmişti? İnsanlar yanlış şeyler düşünebilir veya onun buna sebebiyet verdiğini düşüne bilirlerdi. Belkide yetişkin bir adamın barın ortasında ağladığı düşüncesi çok utanç verici gelmiştir.

Çok geçmeden barın terasına gelmiştik ama Apo bana arkası dönük bir şekilde duruyordu. Yüzüme bakmak istemiyor muydu? Bu düşünce midemin bulunmasını sağlamıştı. İğrenmiştim.. kendimden İğrenmiştim.

"Sana sorun çıkardığım için üzgünüm Apo istersen gidebilirsin"

Ama Apo beni hiç duymamış gibiydi. Yerinden bir santim bile kıpırdamamıştı. Bu göz yaşlarımın daha hızlı akmasına neden olmuştu. Sessiz sedasız ama bardaktan boşalırcasına akıyordu göz yaşlarım.

"Madem gitmeyeceksin neden yüzüme bakmıyorsun? Ağladığımı fark ettiğinde yüzündeki değişimi gördüm. Buna rağmen niye gitmi-"

Cümlemin yarıda kalmasına sebebiyet veren şey Aponun bana sarılmasıydı. Sarılken bile yüzüme bakmamış, gözlerini kapatmıştı. Duygularım iç içe geçmiş, ne hissetmem gerektiğini bilmiyordum.

"Yüzüne bakmıyorum çünkü seni üzgünken değil mutluyken hatırlamak istiyorum. Seninde beni sana acıyarak bakarken değil sevgiyle bakarken hatırlamanı istiyorum. Henüz tanışıyoruz bile denemez buna rağmen bir yabancının sana acıdığını düşünmeni istemiyorum. Saatlerce konuşup,ağlayabilirsin seni dinlerim ama asla soru sorarak seni darlamam"

Başımı omzuna yaslayarak, iç çekmiştim sadece. Hayatıma bir sürü insan dahil olmuştu, bir sürü insan çıkmıştı hayatımdan. Ailem dışında kimsenin beni bu kadar düşünerek hareket ettiğini görmemiştim. Apo böyle biriydi. Bu hareketleri ya da söyledikleri bana özel değildi ama oldukça özel hissettirmişti.

Bir süre daha ağlamaya devam etmiştim. Apo dediği gibi hiç bir şey sormamış sadece sarılarak durmuştu. Bu olay bana bir seyi hatırlatmıştı. Onun yanında ilk kez ağladığım zaman.. ağlamamak için kendimi aşırı derce tuttuğum zaman bunu fark edip beni azarlamıştı.

"Kim demiş erkekler ağlamaz diye! Erkekler de ağlar seni şapşal"

Gözlerimi sıkıca kapatıp, kafamda yankılanan sesi dinledim. Yavaş yavaş mayıştığımı hissettim. Bir daha ne zaman bu terimi kullanırım bilemem ama huzurluydu.. Apo'nun kollarında olmak.

-Ertesi sabah-

Yoğun bir baş ağrısı ile olduğum yerde kıvrandım. Yavaş yavaş ayılmaya başlayınca, dün yaşananlar gözümün önünde canlandı. Bu da hemen gözlerimi açmama neden olmuştu. Yabancısı olduğum odaya bakarken buranın Apo'nun evi olduğunu anlamak pek zor değildi. Her yerde bitkiler ve egzotik süsler vardı.

Çok geçmeden kapı açılmış, içeriye Apo girmişti. Yüzünde parlak bir gülümseme vardı. Sanki sarhoş olduğu için her şeyi unutmuş olması gereken oymuş gibiydi.

"Bir an hiç uyanmayacaksın sandım"

"Her şey için teşekkürler Apo"

"Bu teşekkürün dün senin ve arkadaşının içtiği tüm içkileri ödemem, arkadaşının evine gitmesine yardımcı olmam ve seni evimde ağırlamam içinse kabul ediyorum"

"Ah, lay onu tamamen unutmuştum neden onunla yollamadın beni"

"Tek başına bile düzgün yürüyemiyordu, sende kollarımda sızmıştın. Arkadaşına evinin adresini sordum ama sadece kendi evinin adresini söyleyip durdu"

Ne aptal ama.. beni bara getirip, bilmediğim bu şehirde sarhoş bir halde tek bırakmıştı. Onu gördüğüm yerde tekmelemeliydim.

"Neyse bunun hakkında ya da olanlar hakkında fazla düşünme P'Mile sadece anı yaşamaya bakalım"




Umarım hikayeyi okurken sıkılmıyorsunuzdur :" diğer kurgulardan farklı olarak daha duygusal ve daha yoğun olacak çünkü

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 26, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

TON SOURIRE |MİLEAPO Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin