Daren ve Arın. İkisi de aynı kıza aşık olmuşlardı ve sadece biri onla birlikte olabilirdi. Ya da ikisi de olamayabilirdi, kim bilir?
[Daren x Arın, Texting + Düz yazı]
Şafak'ın sözünü dinlememiş ve okula gelmemiş olmayı diliyordu Daren. Sabahın köründe her yeri hala sızlarken ne işi vardı okulda? Çıkışta gelseydi keşke. Bütün derslerde uyumayı planlıyordu zaten.
Attığı her adımda birkaç kişi dönüp ona bakıyor, bazıları fısıldaşıyordu. Kavga olayı bu kadar çabuk yayılmış olamazdı, değil mi? Gerçi yayılsa da yayılmasa da bir şey değişmezdi, yüzü berbat haldeydi. Her türlü birileri dönüp ona bakacaktı.
Müziğin sesini biraz daha açtı ve telefonda bir şeyler yapıyormuş gibi yaparak sınıfına doğru ilerledi. Üzerindeki gözleri yok saymaya çalışıyordu ama asıl sorun sınıfa girdikten sonraydı. Muhtemelen Arın oradaydı, Nova oradaydı ve herkes olayı biliyordu. Bunları düşünürken kapının önüne gelmişti bile. Girmeden önce birkaç derin nefes aldı ve kapıyı açtı.
Göz göze geldiği ilk kişi Arın oldu. Kendi yüzünde hiçbir ifade yoktu ama Arın'ın yüzünde birçok duygu vardı ve hiçbiri iyi niyetli değildi. Bakışlarını Arın'dan ayırıp Şafak'ım yanına oturdu. En başından beri sırıtarak onu izliyordu.
Oturduğunda Şafak bir şey söylemek için ağzını açmıştı ama Daren onu dinlemek yerine başını sıraya yaslayıp uyumaya başladı. İlk iki ders boyunca sadece yoklama sırasında uyandı. İki dersin ardından uykusunu anca alabilmişti. Başını masadan kaldırıp kedi gibi esnedi.
"Uyandın mı sonunda paşam?" dedi Şafak.
"Uyandım uyandım. Bensizliğe dayanamadın değil mi?"
"Tabii canım, çok özlemişim seni."
"Evet özellikle dünkü konuşmalarımızdan sonra çok daha özlemişsindir beni." dedi sırıtarak. Unutmamıştı tabii ki de. Şafak'ı sinir edebileceği herhangi bir şeyi asla unutmazdı.
"Sakın öyle bir şey yapayım deme." dedi ciddileşerek. Başkası olsaydı korkabilirdi ama Daren alışkındı.
"Şartımı söyledim."
"Şartını götüne sokarım senin."
"O da olur fark etmez."
"Eğer ona herhangi bir şey dersen..."
"Nasıl bir şey şunun gibi mi?" dedi Daren ve Şafak herhangi bir şey diyemeden Sina'ya seslendi.
"Efendim Daren?" dedi birkaç sıra ilerideki yerinden dönüp. Eskiden sınıfın öbür ucunda Sonay ile oturuyordu ama muhtemelen Nova onla yer değiştirmek istemişti. Şu an Nova, Sonay ile; Sina, Arın ile oturuyordu.
"İngilizce ödevini yaptın mı, eniş-" dediği sırada Şafak'ın eli Daren'in ağzına kapandı. Sina ne olduğunu anlamadığı için tuhaf tuhaf bakıyordu.
"Evet yaptım."
Şafak, "Ne kadar güzel, ben de yaptım." dedi gülümseyerek. Elini hala Daren'in ağzından çekmemişti, bu yüzden Daren onun elini yaladı. Şafak iğrenerek elini ağzından çekti.
"Ödev hakkında bir şey soracaktım. Bu salağa güvenmiyorum sana sorayım dedim." dedi Daren. "Ama sonra sorarım boşver."
"Peki sen bilirsin." dedi Sina gülümseyerek ve önüne döndü. Şafak anında ayağa kalkıp sınıftan çıktı. Daren de peşinden gitti.
"Orospu çocuğu neden elimi yalıyorsun?!" dedi Şafak elini dünyanın en iğrenç maddesini ellemil gibi elini yıkarken. Arka arkaya iki üç kez köpüklemişti.
"Dudaklarımın üstüne kapanam dudakların değil elin olunca en azından onun tadına bakayım dedim." dedi sırıtarak.
"Sakın bir daha enişte falan demeye çalışma." dedi Şafak yaklaşarak.
Daren sırıttı. "Şartımı söyled-" dediği sırada asla beklemediği bir şey oldu ve Şafak onunla dudaklarını birleştirdi. Daren başta şok olsa da onu öpmeye başladı. Baya baya öpüşüyorlardı yani. Ama Şafak birkaç saniye sonra geriye sonra geri çekildi.
"Mutlu musun?" diye sordu.
"Evet ama daha uzun sürer ve devamında başka şeyler olur diye düşünmüştüm. Ama anlıyorum seni, ilkini enişteme saklıyorsun." dedi Daren göz kırparak. Şafak ise ağzını yıkıyordu.
"Hadi amaaaa, bu kadar da iğrenç bir varlık olamam."
"Bundan sonra çeneni kapatacak mısın?"
"Bilmiyorum. O anki itlik yapma isteğime bağlı." Daren sırıtırken Şafak derin bir iç çekti ve dışarı çıktı.
---
Biraz kisa oldu ama olsun
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
