"Hadi meleğim annene gel"işte annem yine büyüleğici güzelliği ile karşımdaydı.Bembeyaz pürüzsüz yüzü, ipeksi kumral saçları ve evet yine elinde bir deste papatya ...hızlı adımlarla anneme ilerledim ama sanki her adımımda benden biraz daha uzaklaşıyordu artık koşuyordum ve ağlamaya başlamıştım."Anne dur anneee.." bağırıyordum ama ne yararı vardı ki duymuyordu. Annem sadece gelmem için sesleniyordu ama olmuyordu, sonunda yoruldum ve yere çöktüm "Hoşcakal meleğimm" diye fısıldadı annem...
Başak 'ın ağzından:
Gözlerimi hızlıca açtım ve derin bir nefes aldım. " off yine aynı rüya" terden saçlarım anlıma yapışmıştı, hemen kalktım ve banyoya girdim.Sıcak bir duşun ardından kendime biraz gelebilmiştim.Yumuşak terliklerimi ayağıma geçirdim ve babamın yanına gittim."Günaydın babacığım uyandın mı?"Babam beni görünce kendini biraz toparladı ve "sanada günaydın güzel kızım "dedi sonra bir an duraksadı ve "sen okula geç kalmadın mı?" Diye sordu"bugün bulduğum işin ilk günü. Bu yüzden okula gitmeyeceğim "dedim burukça gülümsedi .Hızlıca kahvaltıyı hazırladım,babamın ilaçlarını ve yemeğini de masaya koydum.Gözlerim kol değneklerini aradı ,babam onlarla yürüyordu.onları da buldum ve babamın yanına götürdüm. Annem öldüğünden beri evin geçimini ben sağlıyorum ve bir iş bulmam gerekti babam ve ben birbirimize çok destek oluyoruz ama maddi durumumuz pek iyi değil ve bunun için çalışacağım. Hemen kahvaltımı ettim ve üstüme bir şeyler giydim babamın yanına gittim ve "Sen dikkat et kendine ben işleri halledip geleceğim "dedim.Kafasını olumlu anlamda salladı,yanağına küçük bir öpücük kondurdum ve evden çıktım...
21:00 da başak 'ın ağzından:
Bugün zor bir iş gününün ardından bu lanet sokakta yürümek ayrı bir eziyet.Adımlarımı hızlandırmaya başladım ,çünkü bu sokak beni tedirgin ediyordu .Seri bir şekilde ilerliyordum ki ayağıma takılan taş ile duraksadım.
Hadi ama bu olmak zorunda mıydı.Ben ayağımdaki taşla uğraşırken kulaklarımı dolduran öksürük sesi ile irkildim. Sanki biri birini boğazlıyorlardı,korkum katlanarak artarken sesin geldiği yöne gitmek konusunda emin olamadım . lanet olası vicdanım beni rahat bırakmadı ve ayaklarım da bana ihanet edip sesin geldiği yöne ilerlememi sağladılar.Yavaş yavaş öksürük sesinin sahibine yaklaştım. Olamaz bu çocuk berbat durumdaydı .
Gözleri kızarmış,dudakları kurumuş, saçları dağılmış çocuğa baktım."i-iyi misin?"sorum ile beraber kafasını kaldırdı, şaşkın duruyordu.Çantamdan suyumu çıkarıp ona uzattım.İçki içmemişti,kokmuyordu peki onu bu hale ne getirmişti? Aklıma gelen düşünce titrememe sebep olmuştu, yoksa uyuşturucu mu kullanmıştı?!?
"Sen uyuşturucu mu kullandın!?"diye sitem ettim . Kafasını olumlu anlamda salladı ve öksürmeye devam etti. Aklım çok karışmıştı ne yapacağım ben? Hastaneye götürsem iyi olacak diye geçirdim içimden.Ambulansı aradım ve beklemeye başladım. Birkaç dakika sonra siren sesleri kulaklarımı doldurdu,çocuğu ambulansa bindirdiler.Ben de ön tarafa bindim eve geç kalıcaktım hemen babamı aradım ve geç kalacağımı söyledim. Anlayışlı bir babam vardı. Ambulans durduğunda çocuk baygındı hemen arkasından bende gittim ,doktor yanıma yaklaştı ve "Sorun ne Hanımefendi arkadaşınızın problemi nedir?" Diye sordu ."Uyuşturucu almış" dedim gözleri kocaman açıldı ve hemen hemşirelere bir şey söyleyip odaya girdi . Uzun süredir bekliyordum sonunda beni odaya aldılar,hızlıca çocuğun yanına yaklaştım nefes alış verişi düzenliydi acaba onu bu illete iten neydi? ben bunları düşünürken içeri bir kadın ve bir adam girdi .Ayağa kalktım kadın hemen çocuğun yanına gitti ve "Ah be oğlum yine mi?!" Diye sitem etti kadın çok güzeldi orta yaşlarda güçlü bir kadına benziyordu . Kafamı adama çevirdim sert çehresi yüzünden ne hissettiği belli değildi.Bu adam tüylerimin diken diken olmasını sağlamıştı "Bu çocuk bizim başımıza dert olacak" dedi adamın sesi bile korkmama sebep oluyordu . Gözleri bana kaydı ve "Biz burdayız sen gidebilirsin"dedi hemen eşyalarımı alıp çıkıyordum ki kadın bana seslendi "Affedersin adın neydi ?"diye sordu.
Bir an duraksadım" Adım Başak efendim" dedim kafasını tamam anlamında salladı. Hızlıca odadan çıktıp derin bir nefes aldım. Hemen eve dönmeliydim çünkü babamı çok yanlız bırakmıştım...
(Multimedya:Egemen)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Papatya ve bağımlı
Teen FictionMis gibi kokuyu içime çektim... kafamı ona döndürdüm anlamazca bana bakıyordu. "En sevdiğin çiçek papatya mı?"diye sordu başımı olumlu anlamda salladım. "Evet hemde en sevdiğim"dedim bu cevabımla dudaklarında bir gülümseme oluştu .onu izlerken aklı...