Mikasa'dan
Armin ve Eren'e PlayStationlarını aldım. Onların mutlu olmasını istiyorum çünkü benim için gerçekten değerliler. Annie'ye ise antrenmanda rahatça kendini kullanabilmesi için dizlik gibi şeylerden aldım.
Eve gittiğimde Armin ve Eren yemek yiyorlardı. Annie ise daha gelmemişti.
Armin "Hoşgeldin Mikasa!" diyerek gülümsedi. Eren de aynı şeyleri dedi.
Bende gülümsedim ve hediyelerini verdim.
Armin ilk kutunun büyüklüğünü görünce şaşırdı. Açtıklarında anında bana sarıldılar. İşte tamda bu çok güzel bir his...
"MİKASA SEN ZENGİN MİSİN?!"
"NE ALAKASI VAR ARMİN ZENGİN DEĞİLİM! VE BOYNUMU BIRAKIR MISIN BİRAZDAN BOĞULACAKMIŞ GİBİ HİSSEDİYORUM!"
"YA NEDEN BAĞIRIYORUZ?!"
"Eren haklı bu arada." dedi Armin.
"İlk sen bağırmasaydın kimse bağırmazdı." dedi Eren atarlı bir şekilde.
"Neyse, Mikasa teşekkür ederizzz."
"Rica ederim de, Annie hala gelmedi."
Armin endişeli bir şekilde "Cidden nerede kaldı acaba?" diye sordu.
"Arayalım." dedim.
Aradığımda ulaşamadığım için kendimi çok kötü hissettim. İçimde kötü bir his vardı, hemde çok kötü.
"Ya durun. En fazla şarjı falan bitmiştir. Yada taksi bulamamıştır." dedi Eren.
"Evet ama birşey olmadığına dair bir bilgimiz de yok değil mi?"
"Evet, Mikasa haklı Eren hadi aramaya gidelim. Ben Connie, Sasha ve Jean'a haber vereceğim. Sasha ve Jean benimle, Connie sizinle gelsin. Üç ler üçer ayrılalım yani."
"İki grup az bence üç grup yapalım." dedi Eren.
"Tamam o zaman, sen Mikasa'yla git. Ben Jean'la, Sasha'da Connie ile gitsin."
"Anlaştık."
"Sen telefonla ara onları Armin, biz Eren'le şimdiden çıkalım. Sonra buluşacağımız yeri ayarlarız. Hadi gel Eren."
Uzun zamandır yoktum kusura bakmayın. Aile sorunları yaşadım. Birde derslerimde problemler yaşadım. Daha çok bölüm atmaya çalışacağım. Sizi seviyorum görüşürüz!