İYİ KÖTÜ MASUM

⚫2⚪

Multimedya : Buğra - Yağmur

Zeynep

"Siz bir yerden tanışıyor musunuz ? " dedi.

Sesimi birazcık yükselterek

"Tabikide hayır. Sadece öküz gibi bana çarpmıştı " dedim.

"Öküz gibi çarpmıştı değil sen üstüme atlamıştın" dedi adını hala bilmediğim çocuk.

Zeynep kıkırdayarak

" Her neyse bu Buğra benim kuzenim olur."

dedi çocuğu göstererek ve sonrada beni adının Buğra olduğunu öğrendiğim çocuğa göstererek

"Buda Yağmur" dedi.

"Tanıştırmana gerek yoktu bence" dedim bir anda. Buğra tam ağzını açmış bana bir şey söyleyecekken hoca içeri girdi. Buğra çıkmak için kapıya yöneldi ve

"Akşam seni alırım kuzen " dedi. Zeynep kafasını olur anlamında salladı.

Zeynep bana imayla bakıp güldü. Ona 'ne var be' anlamında bakıp gözlerimi devirdim. Zeynep

"Kanka sende benle gel tek kalmayayım lütfen " dedi.

"Saçmalama ya benim ne işim var. Kuzeninle aynı ortamda bulunmak istemiyorum. "

"Ayıp oluyor benim kuzenim o. "

"Tamam be bir şey demiyorum ama gelmem sizle "

"Kanka zaten Gamze ve Mine birlikte alışveriş yapcaklarmış evde tek mi kalıcaksın ? Geliyosun işte o kadar "
Pes edip "Tamam " dedim ve dersi dinlemeye başladım.

Zeynep deli dolu bir kız. Her an ne yapacağı belli olmaz. Saçımı pembeye boyatmak istiyorum der ertesi sabah onu pembe saçlarıyla görürüz. Oyunculuk okuyor ama aynı zamanda yazar olmak istiyor. Bir sürü taslak hikayeleri var ve ben kitapları çok seven biri olarak onun hikayelerine bayılıyorum. Resimleri ayrı bir güzel. Resim çizmeyede bayılır.

"Ya hadi be Yağmur bir saattir hazırlanmanı bekliyorum. Bi de gelmek istemiyordun gelmek istesen senin hazırlanmanı beklerdik bütün gün "
diye söylenmeye başladı Zeynep.
Hemen çantamı aldım ve odadan çıktım.

Zeynep gözlerini kocaman açarak" Kızım bu ne güzellik. Orda yanımdan ayrılma valla kaçırırlar seni " dedi.

"Tamam anne. Sen kendine bak asıl kuzenin var ve sen bu kadar güzel giyinebiliyorsun " dedim ve ikimizde aynı anda gülmeye başladık.

Aşağı indiğimizde arabaya yaslanmış elinde telefonla uğraşan Buğrayı gördük. Siyah bir paltolon ve beyaz tshort giymişti. Üstüne deri ceket giymişti. Saçları ilk gördüğüm gibi dağınık değilde düzeltilmiş bir şekildeydi. Gayet hoş gözüküyordu. Zeynep yanına koşup sarıldı.

Buğra bana alaycı gözlerle bakıp sinir bir gülümseme takınarak konuştu.

"Beni tanımak istemediğini söyleyen biri olarak davet edilmediğin bir yere gelecek kadar yüzsüz müsün?" dedi

"Öncelikle ben davet edildim. Kuzenin tarafından ve sonra adını hatırlamayacak kadar önemsiz olan çocuk sen beni ilgilendirmiyorsun." dedim.

"Oooo gençler sakin olun. Büyük aşklar kavgayla başlar lafını duydunuz mu siz hiç?" aptal bir kahkahayla lafa atlayan Zeynep'e baktım.

"Bende acaba Zeynep ne zaman boş konuşmamıştı diyordum." dedim gözlerimi devirerek.

"Saçmaladın yine Zeynep. Nöronlarını mikserle karıştırmadan önce bin şu arabaya" dedi Buğra.