yongbokie
hyunjin
tarih sınavından 0 almissin
hyunjin
bir sorun mu var
yalvaririm soyle
bir haftadir oldukca kotu gozukuyorsun ama sinav haftasi diye dusunmustumhyunjin
felix
bizimkilerin haberi
olmasa olur mu? bir süre daha
kafa dinlemek istiyorumyongbokie
bu cümleden seni sıkıştırmamam gerektiğini anlamalıyım
sanırım
ama hyunjin
bu haberi bana
seungmin söyledi
yani kusura bakma
sınav notlarından
konuşuyorduk ve
yaniyongbokie yazıyor...
hyunjin
felix
sakin ol
sorun yok
sadece jisung minhoya
söylemesin olur mu
zaten iki gün sonra açıklar hoca
o zaman öğrensinyongbokie
tabii ki
bunu düşünme bile
ama
en azından benimle konuşsan
ben belki seni tamamen tanımıyorum ama bu daha iyi olmaz mı
yani bana tamamen kendini anlatsan
tüm hayatını
çok işe yarardı
yine saçmalıyorum di mihyunjin
hmmm
çok zaman ihtiyacımız olacak gibi
yongbokieyongbokie
18 yıldR yaşıyorum ve hepsi bomboştu
eminim geri kalan zamanımı sana harcayarak değerli hâle getirebilirimhyunjin
felixhyunjin yazıyor...
hyunjin çevrim içi.
hyunjin
nerdesin?yongbokie
evdeyimhyunjin
sahilde bekliyorum o zaman
içki tüketiyor musun?yongbokie
evet ama aşırıya kaçmayı sevmiyorumhyunjin
güzel
bir tane sarhoş yeterdi zaten
batı kanadındayımyongbokie
geliyorumm
sadece on dakikaya-
bir insan kendini nasıl tanırdı, bilmiyordum, bu soru her zaman benimle birlikteydi ve kendimi tanımadan ölmekten ölesiye korkuyordum.
karnım ağrıyordu.
çünkü kendimi bile tanımayan birinden ibaretken hyunjin'e ne demem gerektiğini düşünmek karnımı ağrıtıyordu. onun için fazla endişeliydim ve bu benim diken üstünde olmamı sağlıyordu. çünkü o bu fırsatı vermişken bunu mahvetmek istemiyordum. onu tamamen tanımak ve ona iyi gelmek istiyordum. bunu başaramazsam hayatımdaki en büyük pişmanlığımı yaşayacakmışım gibi hissediyordum.
umutsuz biriydim, en azından kendim hakkında bunu biliyordum ama aynı zamanda her şey mümkün olduğunu düşünürüm. ama hyunjin'e karşı tamamen umutsuzdum. yıllardır ona olan hislerim sadece uzaktan izlemekle geçmişti. bunu ben istemiştim ve jeongin'den o ödevi çalmak kendim için ve hyunjin için çabaladığım tek hareketti.
biraz korkak ve biraz da yalnızlığı seven bir tiptim.
tipmişim.
anlaşılan durum böyle değildi çünkü hyunjin benim varlığımı öğrendikten sonra sürekli onun yanında olmak istiyordum. arkadaşlık ilişkilerinde bile kendimi iyi görmeyen biri olarak hyunjin'e hislerimi açmayı hiç düşünmemiştim ve şimdi umut etmek canımı delice acıtıyordu. bu duyguya hiç alışık değildim.
kırmızı bir baş gördüğümde derin bir nefes aldım ve adımlarımı hızlandırdım. sonuçta dinleme işini iyi yapabilirdim değil mi? evet, kesinlikle kendime güvenmem gerekiyordu. içimdeki beni kavuran endişeye rağmen gülümseyerek önüne geçtim.