Lan Oğlum Böyle Olmaz ✅️

5

Evet fight sonrası olsaydı kiss çok güzel olmaz mıydı arkadaşlar...

Neyse iyi okumalar

Ha birde unutmadan diyeyim belki de kiss vardır :)

&&&

Konuşmadan hızla çıkan Taehyung istediğini elde etmişti şimdi. Yavaşça odasının kapısını açtı, saat epeyce geç olduğu için herkesin uyuduğunu biliyordu ama yinede tedirgin olmadan edemedi. Yavaşça çantasına attığı suyu ve birkaç ıvır zıvırıyla evden çıkıp asansöre bindi. Aynada yüzüne baktı, şuanda gayet normal olan yüzüne. Yeni yeni iyileşen yaralarına yenilerini daha eklemek elbette onu üzüyordu üzmüyor değildi ancak bu geceyi ya güzel bir dayak yiyerek ya da alkol alarak kapatmalıydı. O da alkol almak yerine kendince daha kolay olan yolu dayak yemeği seçmişti. Jungkook'u kışkırtması da bu yüzdendi ya. Kendine gelmek içindi.

Gri saçlarına elini attı, yavaşça geriye doğru itti. Zamanında bu saçlar uğruna ailesini karşısına almıştı. Annesi ve babası dinlerine bağlı insanlardı onlara göre erkek erkek gibi kız ise kız gibi olmalıydı e bu durumda onlara göre  gri saç bir erkeğe kesinlikle uymazdı, uyamazdı. Taehyung ise onları dinlememiş gidip boyatmış ve Seojun'un deyimiyle jilet gibi olmuştu. O zamandan beri de saçlarının rengini değiştirmemiş gri renkle kendini bağdaştırmıştı.

Hatırlıyordu da Jungkook o zamanlarda buna delirmişti. Daha da gay olmuşsun diyerek gülmüş Taehyung'u sinir etmiş ve okul çıkışı her zamanki gibi kavga olmuştu. Taehyung bazen düşünüyordu neden onunla bu kadar kavga ettiğini ya da sebebi neydi bunca nefretin? Ama aynı felsefede bazı soruların cevapsız kalması gibi bu soruların da cevabını bulamıyordu elbette.

Sahil yolunda hızla yürürken bu kendince duygusal düşüncelerden kurtulmuş ve çoktan kavga havasına bürünmüştü bile.

***

Jungkook Taehyungla olan konuşmanın ardından gün içinde arkadaşlarıyla onca yere gidip yorulmasına rağmen hızla hazırlanmış biraz olsun uzamış saçlarının az bir kısmını küçük bir at kuyruğu yapmış ve motorunun anahtarlarını alıp kendini evden dışarı atmıştı. Abisinin nereye sorularına bile cevap vermeyecek kadar çok öfkeliydi bu akşam.

Kim Taehyung seneler önce yaptığı gibi bu akşam onu ilk defa bu kadar çok sinirlendirmiş ve öfkeden deliye dönmesini sağlamıştı. Motorunun gazına basarken ne kadar ileri gidebileceğini düşünüyordu sadece. Bunun normal küçük (!) kavgalarının aksine farklı olduğunun bilincindeydi ancak ne kadar farklıydı orayı kestiremiyordu.

Geçen gece onunla sahilde olanlardan sonra tekrardan onunla orada bulunmak düşüncesi tüylerini ürpertsede yapabileceği bir şey yoktu. O gece yaşanmış ve bitmişti Jungkook'un bunu böyle düşünmesi gerekiyordu. Onunla gerçekten de o geceki gibi konuşsalardı gören kişiler iki yakın arkadaş sanardı ama onlar yakın arkadaşı bırak herhangi bir konuşmalarında birbirlerine küfür etmezlerse içleri rahatlamayan, ellerinde olsa birbirlerinin yüzünü en son cehennemde görmek isteyecek tiplerdendi. İkisinin yakın arkadaş olma düşüncesi korkutucu ve bir o kadar da gerçek dünyaya uzaktı.

***

Sigarasından son bir nefes çeken Jungkook kendine doğru gelen Taehyung'u görünce gülümsedi. Yaklaşık on dakikadır onu bekliyordu ve artık kesinlikle sabrı kalmamıştı. Sigarasını yere attığı anda Taehyung'un üstüne doğru gitmeye başladı. Taehyung içinden derin bir nefes aldı ve işte başlıyoruz diye ağzını oynattı.