Canımın acısı:
Günaydın.
09.00 (iletildi)
Jungkook bana görüldü dışında, başka
şeyler de ver lütfen.
Bencilce mi gelir bilmiyorum, sen anlatırsın ha,
öyle özledim ki bana bir şeyler anlatmanı.
Bana kurşunların ağırlığından bahseder, savaşın
yaşanmış tüm acıları kustuğunu anlatırsın.
Acı yaşandıkça korkusuz sanar ya insan kendini,
işte o illüzyona nasıl küfrettiğini anlatırsın.
Sonra bi' buckowski pervasızlığı sarar ruhunu iki
afilli cümle parlatırsın; "çamur yağar, şekeri sevmem,
nerden lan benim viskim?" dersin.
Ardından bir şarkı patlatırsın, dağ yeşerir.
11.23 (iletildi)
Elimi tuttuğun ilk günü hatırlıyor musun?
Ne kadar şapşaldın o gün, yanakların al al olmuştu,
sonrasında ben de ısırıp durmuştum, acıdığını söylediğinde ise minik minik buseler bırakmıştım, her bir yerine.
O kadar sevimliydin ki, gözümden nasıl durduğuna bakmanı isterdim.
11.30 (iletildi)
Peki peki, seni ilk öptüğüm hem de doya doya öptüğüm günü hatırlıyor musun?
Hava yağmurluydu, hafif sıcak bir esinti vardı. Odamın balkonundaydık yağmur eşliğinde şarkılar dinliyor, sohbet ediyorduk.
Sana sarılmamı istemiştin ve hiç çekinmeden kollarımı
zarif bedenine sarmıştım. O tatlı kokunun ciğerlerimi doldurmasına izin vermiştin.
Sonrasında alınlarımızı yaslayıp bi' süre birbirimizin gözlerinde kaybolmuştuk ve ben kendimi tutamayıp naifçe dudaklarını öpmüştüm.
O kadar utanmıştın ki Jungkook, çekingence karşılık verdikten sonra benim odamdan çıkmış ve gitmiştin. Neredeyse bir hafta boyunca benden kaçmıştın ben ise hep peşinden koşmuştum.
Tam da şuan olduğu gibi.
Şimdi ise odamın balkonun da bir başıma, yağan yağmur ve sigaram eşliğinde, seni ve o güzel zamanlarımızı düşünüyorum.
11.37 (iletildi)
Peki bu sefer benden kaçmanın nedenini, neden bilmiyorum?
11.38 (iletildi)
.
04.04 (görüldü ✔)
